5. Hukuk Dairesi 2012/37 E. , 2012/6857 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekilleri yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor geçersizdir. Şöyle ki;
1- Kamulaştırmasız el atma davalarında da Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca, arsalara değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan satışlara göre bedel biçilmesi gerekir. Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tesbiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle dava konusu taşınmaza değer biçilmesi gerekir.
Bilirkişi raporunda, 450,10 m²"lik arsa vasfındaki taşınmazın 343/2688 payının diğer hissedarına yapılan satışı emsal alınmak suretiyle değer belirlenmiştir. Hissedarlar arasında yapılan bu kadar küçük bir pay satışının gerçeği yansıtmayacağı ve yanıltıcı sonuçlara götürebileceği dikkate alındığında raporun hükme esas alınması mümkün olmadığı gibi dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede benzer yüzölçümlü ve değerlendirme tarihine yakın zamanlarda, yer ve konumu itibariyle emsal satışların bulunması doğaldır.
Bu durumda taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü yer ve konumu itibariyle emsal olacak satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Değerlendirme tarihi olan 2009 yılında dava konusu taşınmaz ile, bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu da denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,
3-Davalı kurum harçtan muaf olduğundan aleyhine harca hükmedilmemesi ve yatırılan peşin harç ile ıslah harcının talebi halinde davacıya iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
4-Davalı kurum tarafından yol olarak el atılan kısım 86,75 m2 olduğu halde gerekçeli kararın hüküm fırkasında bu kısmın sehven 8675 m2 olarak belirtilmesi,
5-Dava konusu taşınmazın el atmadan arta kalan 344,25 m2 lik kısmının yüzölçümü ve geometrik durumu nazara alındığında, değer azalışı olamayacağı gözetilmeksizin, yazılı şekilde fazla bedele hükmedilmesi,
6-Kabule göre de;
a)Hüküm altına alınan bedelin tamamına dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken ıslah edilen 15672,47 TL’lik kısmına ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi,
b) Kendisini duruşmada vekil ile temsil ettiren davacıya kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, peşin alınan temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 04.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.