Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/3768 Esas 2017/1087 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3768
Karar No: 2017/1087
Karar Tarihi: 22.03.2017

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/3768 Esas 2017/1087 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, Kooperatifler Kanunu'nun 62. maddesinde belirtilen kooperatif yönetim kurulu üyeleri ve memurlarının kooperatifin para ve malları üzerinde işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlisi gibi cezalandırılacağına dikkat çekmiş ve sanığın görevi kötüye kullanma suçu işlediği gerekçesiyle mahkumiyet kararı verilmiş. Ancak sanığın eylemi, Kabahatler Kanunu'nun 32. maddesinde düzenlenen \"emre aykırı davranış\" kabahatini oluşturduğu için sanığın kamu görevlisi gibi cezalandırılamayacağına hükmedilmiş ve mahkeme kararı bozulmuştur. 5326 sayılı Yasaya göre zamanaşımı süresi de dolan olayda, sanık hakkında idari para cezası verilemeyeceği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak, Kooperatifler Kanunu'nun 62. maddesi, Kabahatler Kanunu'nun 32. maddesi, 5326 sayılı Yasaya göre 20/2-d maddesi ve 5320 sayılı Yasaya göre 8/1. maddesi ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. ve 322. maddeleri geçmektedir.

5. Ceza Dairesi 2016/3768 E. , 2017/1087 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 62. maddesinde kooperatif yönetim kurulu üyeleri ve memurlarının kooperatifin para ve malları bilânço, tutanak, rapor ve başka evrak, defter ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlisi gibi cezalandırılacağının öngörülmesi karşısında; ... tarafından kooperatif aleyhine açılan itirazın iptali davasında ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince "..."in kooperatif üyesi olup olmadığı, üyelikten çıkartma kararı, yapılan ödemeler ve alınan kararların bir örneğinin" gönderilmesine ilişkin 07/09/2005 ve 20/04/2006 tarihinde yazılan yazılara cevap vermemesi şeklindeki eylemi nedeniyle kamu görevlisi gibi cezalandırılabilmesine olanak bulunmadığı ve dolayısıyla sanığın özgü suç niteliğindeki görevi kötüye kullanma suçunun faili olamayacağı, eylemin Kabahatler Kanunun 32. maddesinde düzenlenen "emre aykırı davranış" kabahatini oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, anılan maddede öngörülen idari para cezasının miktarına göre eylem tarihi ile inceleme günü arasında kabahat tarihinde yürürlükte olan 5326 sayılı Yasanın 20/2-d maddesinde öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşılmış olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca bu hususta karar verilmesi mümkün olduğundan gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5326 sayılı Kanunun 20. maddesi gereğince sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA 22/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.