
Esas No: 2015/3442
Karar No: 2015/4216
Karar Tarihi: 17.09.2015
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3442 Esas 2015/4216 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2015/3442 E. , 2015/4216 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 12/12/2008
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık Hüseyin Altınbaşlıer’in suç tarihinde Antalya İli, Serik İlçesi Çandır Beldesinde film çekmek üzere kurulan katılan ... Şirketine ait film stüdyosunda asistan ve tercüman olarak çalıştığı, tanık Anita Grünbeck’in ise bu film stüdyosunun yapım sorumlusu olduğu, suç tarihinde adı geçen tanığın stüdyoda çalışan işçilere dağıtılmak üzere hazırladığı 80.000 avro parayı türk lirasına çevirmesi için sanığa teslim ettiği, sanığın yanında sette şoför olarak çalışan ... isimli kişi olduğu halde şehir merkezine doğru yola çıktığı, ancak yolda tanık ...’yi bir şekilde araçtan indiren sanığın suça konu para ile kaçtığı, sanığın bu parayı kendi ihtiyaçları için kullanmak suretiyle harcadığı ve katılan şirkete iade etmediği, bu şekilde sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu işlediğinin iddia edildiği somut olayda; sanık savunmasına, katılan beyanına, tanık anlatımlarına, suç tarihinde sanıkla iletişim kuran jandarma görevlilerince tanzim edilen 12/12/2008 tarihli tutana içeriğine ve tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı suçtan mahkumiyetine yönelik kabulde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/06/2013 gün ve 2013/1441 Esas, 2013/303 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; sanığa ait adli sicil kayıtlarının devletin resmi bir kurumu tarafından tutulup muhafaza edilen ve aksi sabit olmadıkça güvenilmesi gereken kayıtlar olması nedeniyle sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması için sabıka kayıtlarına esas ilamların getirtilmesine ilişkin herhangi bir zorunluluk bulunmamakta olup; bu nedenle tebliğnamedeki kesinleşmiş ilam örneğinin getirilmesi gerektiğine ilişkin görüşe iştirak edilmemiş, bununla birlikte sanığın adli sicil kaydında yer alan Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2007 gün ve 2003/296 Esas, 2007/1520 Karar sayılı ilamının tekerürre esas nitelikte olduğu anlaşılmış olup sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nın 53/3. maddesi gereğince, mahkum olduğu uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/09/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.