Esas No: 2018/6677
Karar No: 2019/4
Karar Tarihi: 07.01.2019
Karşılıksız yararlanma - kaçak elektrik kullanımı - kurum zararının bildirilmesi - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2018/6677 Esas 2019/4 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2018/6677 E. , 2019/4 K.
"İçtihat Metni"
Karşılıksız yararlanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda,... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 26/03/2018 tarihli ve 2017/9176 soruşturma, 2018/856 esas, 2018/850 sayılı iddianamenin iadesine dair ...1. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/03/2018 tarihli ve 2018/850 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin ....Ağır Ceza Mahkemesinin 02/05/2018 tarihli ve 2018/608 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 01/11/2018 gün ve 94660652-105-09-11459-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/11/2018 gün ve 2018/89875 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
....Ağır Ceza Mahkemesinin, iddianamenin iadesi kararına yönelik itirazın reddine ilişkin 02/05/2018 tarihli kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince kesin nitelikte olması karşısında, ...1. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/03/2018 tarihli iddianamenin iadesi kararında belirtilen eksiklikler giderilmeden ...Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 28/05/2018 tarihli ve 2018/4987 soruşturma, 2018/1320 esas, 2018/1309 sayılı iddianamenin iadesine dair ...1. Asliye Ceza Mahkemesinin 31/05/2018 tarihli ve 2018/1309 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin ....Ağır Ceza Mahkemesinin 16/07/2018 tarihli ve 2018/1066 değişik iş sayılı kararının yok hükmünde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
Benzer bir olaya ilişkin olarak Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 31/10/2016 tarihli ve 2016/15416 esas, 2016/16813 sayılı ilamında, "...5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 170/2. maddesine göre soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı bir iddianame düzenleyerek kamu davası açar. Aynı yasa maddesinin 3. fıkrasında ise iddianamede gösterilmesi ve bulunması gereken unsurlar sayılmıştır. Şüphelinin ifadesinin veya savunmasının alınmasında belirtilen madde açısından bir zorunluluk bulunmamaktadır.
Bu itibarla, Ceza Muhakemesi Hukukunun temel amacı olan maddi gerçeğe ulaşılmasıdır. İddianamede belirtilen suç vasfı değerlendirildiğinde, suçun takibinin şikayete bağlı olmadığı ve uzlaşma ile önödeme hükümlerinin uygulanma imkanının bulunmadığı, dosya kapsamında müşteki beyanlarını doğrular nitelikte iki tanığın ifadesine yer verildiği, bu kanıtların kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturduğu tartışmasızdır. Şüphelinin ifadesi veya savunması dosya içerisindeki bu deliller karşısında suçun sübutuna mutlak etki eden bir kanıt niteliği de taşımamaktadır. Dolayısıyla şüphelinin ifadesinin alınmasında bu fıkra açısından da bir zorunluluk bulunmamaktadır.
Sonuç olarak, şüphelinin ifadesinin alınmaması sebebiyle iddianamenin iadesine karar verildiği, bu hususun ikmali amacıyla yapıldığı anlaşılan iddianamenin iadesi ve bu karara yapılan itiraz üzerine verilen kabul kararı yerinde görülmekle, kanun yararına bozma isteminin reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklandığı üzere,
Somut olayımızda ...1. Asliye Ceza Mahkemesince, şüpheliye kaçak elektrik kullanım bedelinin tespit edilip, kurum zararının bildirilmesi ve ödemesi halinde hakkında kamu davasının açılmayacağının ihtar edilmesi gerektiğinden bahisle iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun’un 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesinde yer alan, “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.” hükmü uyarınca Cumhuriyet savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve suçun hukuki nitelendirilmesinin de Cumhuriyet savcısına ait olduğu, bu durumda mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği, şüphelinin tüm aramalara rağmen bulunamadığı, ...Sulh Ceza Hakimliğince 18/12/2017 tarihli kararı ile şüpheli hakkında yakalama emri düzenlenmesine karar verildiği, karşılıksız yararlanma suçu açısından belirtilen etkin pişmanlık hükmünün uygulanma imkanının bu aşamada bulunmadığı cihetle, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma isteminin, karşılıksız yararlanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, ...Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 26/03/2018 tarihli ve 2017/9176 soruşturma, 2018/856 esas, 2018/850 sayılı iddianamenin iadesine dair ...1. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/03/2018 tarihli ve 2018/850 iddianame değerlendirme sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin ....Ağır Ceza Mahkemesinin 02/05/2018 tarihli ve 2018/608 değişik iş sayılı kararına yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
5271 sayılı CMK’nın 160/2. maddesi hükmü ile; soruşturma evresinde Cumhuriyet savcılarına şüphelinin lehine olan delilleri (de) toplama ve şüphelinin haklarını koruma yükümlülüğü getirilmiş, ayrıca aynı Kanun’un 170 ve 174. madde hükümleri ile iddianamenin iadesi kurumuna yer verilmiştir. CMK"nın 174. maddesinin 1. fıkrasının b) bendi hükmüne göre de "Suçun sübutuna etki edeceği muhakkak olan bir delil toplanmadan" hazırlanan iddianamenin iade edilmesi gerekir.
Karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK"nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda şikâyetçi kurumun uğradığı zararın, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarın ödenmesi halinde şüpheli hakkında kamu davası açılamaz. Maddede bahsedilen zarar, vergisiz ve cezasız miktardır, uğranılan vergisiz ve cezasız zarar miktarının tespiti amacıyla keşif yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığınca CMK"nın 83 ve 162. maddelerine istinaden Sulh Ceza Hakimliğinden talepte bulunulması, dosya içeriğindeki delillere göre karşılıksız yararlanma suçunun oluştuğu kanaatine varıldığı takdirde şüphelinin TCK"nın 168/5. fıkrasında düzenlenen yasal imkândan faydalanabilmesi, bu hususun bir dava şartı olduğu ve CMK"nın 174 ve 223/8. maddeleri gereğince işlem yapılmasına da yol açabileceği değerlendirilerek şüpheliye belirlenen vergisiz ve cezasız zarar miktarını kamu davası açılmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde hakkında dava açılmayacağı da hatırlatılarak usulünce bildirilip, makul bir süre tanınması, soruşturma aşamasında zararın tamamen tazmini halinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi, tamamen tazmin edilmemesi halinde dava açılması gerektiği gözetilmelidir.
İnceleme konusu somut olayda; TCK’nın 168/5. maddesine göre, ödenmesi halinde şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına kararı verilmesi sonucunu doğuracak olan, normal tarifeye göre vergisiz ve cezasız gerçek zarar miktarı tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmamıştır. Bu sebeple mahkemesince verilen iddianamenin iadesi ve itiraz merciince itirazın reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, .... Ağır Ceza Mahkemesinden kesin olarak verilen, 02.05.2018 gün ve 2018/608 D. İş sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 07/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.