4. Ceza Dairesi 2016/8481 E. , 2020/5874 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1-Sanığa yükletilen hakaret suçundan kurulan beraat hükmünün temyiz incelemesinde;
Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Sanığa yükletilen tehdit suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
a-Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.
Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun kanuni tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.
Somut olayda mahkemece, sanığın iddianamede belirtildiği şekilde katılan iletmesi kastı ile tanık ...’e, "...’a git söyle, sağda solda çok konuşuyor, bir gün dedeman yolunda arkadan tamponuna çarparlar, kazadan dolayı da ağzını burnunu kırarlar, kimin kırdığını da bilemez" diyerek tehdit içerikli sözleri söylediğinin kabul edildiği, eyleminin objektif olarak korkutucu nitelikte bulunduğu gözetilmeden, bu sözlerin genel ifade içerdiği, sanığın bu eylemleri kendisinin gerçekleştireceği yolunda bir söyleminin olmadığı, sanık ile katılan arasında bir husumet bulunmadığı, asıl sorunun sanığın patronu olan ve katılanın da bir dönem ticari ilişkide bulunduğu... arasında bulunduğu, sanığın tehdit etmesi için bir sebep bulunmadığı, tehdit etme kastı ile hareket etmediği, bu sözlerin genel bir uyarı niteliğinde değerlendirilmesi gerektiği, şeklindeki yetersiz ve kanuni olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
b-Bozmaya uyularak eylemin TCK"nın 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğunun kabulü halinde ise;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.