Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/9603
Karar No: 2022/403
Karar Tarihi: 19.01.2022

Danıştay 6. Daire 2021/9603 Esas 2022/403 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2021/9603 E.  ,  2022/403 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2021/9603
    Karar No : 2022/403

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Köyü Muhtarlığı - ...
    VEKİLİ : Av. ...

    MÜDAHİLLER (DAVACI YANINDA) : 1- ...

    5- ...

    KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Valiliği
    VEKİLİ : Av. ...

    MÜDAHİL (DAVALI YANINDA) : ...Doğaltaş ve Mermer İnşaat Nakliye San. Tic. Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Karaman İli, Merkez İlçesi, ...Köyü, ...Mahallesi, ...ada, ...parsel mevkiinde (RN:...ve ER:...Ruhsat ve Erişim numaralı) ...Doğaltaş ve Mermer İnş. Nakl. San. ve Tic. Ltd. Şti. için davalı idare tarafından verilen Mermer Ocağı Arama ve İşletme projesine ilişkin ...tarih ve E....karar numaralı "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararının iptali istenilmiştir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dava konusu mermer tesisi için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen işletme ruhsatında ruhsat alanının 24,89 hektar olduğu, madencilik faaliyeti yürütülecek sahada patlatma yapılmayarak bloklar halinde üretim yöntemi uygulanacağı, gerekli tedbirlerin alınması durumunda işletme sahası ve servis yolunun tarımsal faaliyet yapılan alanlara mesafeleri göz önünde bulundurulduğunda tarım ve hayvancılığı olumsuz yönde etkilemesinin beklenmediği, Köyde bulunan hayvan sürülerinin (koyun, keçi, sığır) de dava konusu mera alanı dışında diğer mera alanlarının bulunması ve yakın otlama imkânlarının mevcut olduğu, faaliyet sonucu çıkacak toz ve bölgenin hakim rüzgar yönü çerçevesinde faaliyetin tarım arazilerine, seralara olumsuz etkisi bakımından yeterli taahhüt verildiği, flora, fauna ve yer altı kaynaklarına etkisinin olmayacağı anlaşıldığından dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Bölgenin mera ve tarım arazisi olarak düzenlendiği, dava konusu parselin yöre halkının evlerine çok yakın olduğu, işletmenin tamamen tarım alanları içinde yer aldığı, çalışmalar sırasında ortaya çıkacak kirlilik nedeniyle ciddi sağlık sorunları oluşacağı, hemen hemen her parselde su kuyuları bulunduğu ve faaliyetten olumsuz etkilenecekleri, yeraltı sularına karışacak atık ve tozların bölge halkını zehirleyeceği, dosya kapsamında alınan raporun bilimsellikten uzak olduğu, raporda genel anlamda öngörülen taahhütlerin yeterli olduğu görüldüğü denilip her konunun neredeyse bu şekilde kapatıldığı, taahhütlerin neler olduğunun bilimsel olarak açıklanmadığı, olası tehdit ve toplum sağlığı üzerindeki tehlikelerin/etkilerin tarafsız bir şekilde araştırılması ve bilimsel olarak açıklanması gerektiği, raporda tozun etkilerinin detaylı bir şekilde değerlendirilmediği, ÇED raporunda asfalt yoldan bahsedilmediği, servis yolunun sulanması için etkin bir sulama kaynağı da gösterilmediği, tarım arazilerine etkilere ilişkin taahhütlerin neler olduğunun bilimsel olarak açıklanmadığı, yaz mevsiminde hayvanların kışlık merada barınması mümkün olmadığından mecburen işletme sahası içinde yer alan meranın kullanıldığı, bu meranın işletme kaynaklı tozlardan etkilenmesi hususunun da raporda araştırılması gerektiği, köyün 25'e yakın su kaynağı bulunduğu, faaliyet konusu alanın köyün su varlığının tam ortasında bulunduğu, 15-20 metre derinlikten su çıktığı, raporda su kaynaklarına yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, heyette hidrojeoloji mühendisi bir bilirkişi bulunmadığı, raporda pasa alanı hususunun etraflıca değerlendirilmediği, oluşacak gürültünün insan ve hayvan sağlığı üzerindeki etkilerine raporda değinilmediği belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :
    1-Davalı tarafından; üretimin patlatma yapılmayarak yürütüleceği, faaliyetin olumsuz etkilerine ilişkin yeterli taahhütlerin verilmiş olduğu hususunun bilirkişi raporuyla tespit edildiği, işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
    2-Davalı yanında Müdahil tarafından; tüm işlemlerin mevzuata uygun olarak yürütüldüğü, pek çok kurumdan görüş alındığı, taahhütlerin yerine getirilmemesi gibi bir durumun söz konusu olmadığı, bilirkişi heyeti tarafından hukuka aykırı bir durum tespit edilmediği, kararın usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 17/2. maddesi uyarınca duruşma yapılmasına gerek görülmeyerek, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, Üye ...'in 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İvedi yargılama usulü" başlıklı 20/A maddesinin (i) bendi uyarınca Dairemizce keşif ve bilirkişi incelemesinin yaptırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği yolundaki usule ilişkin azlık oyuna karşın, Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinin yeterli olmaması nedeniyle maddi olay açıklığa kavuşturulmadığından bu aşamada temyiz isteminin esasının görüşülemeyeceği sonucuna varılarak, gereği görüşüldü

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    MADDİ OLAY :
    Karaman İli, Merkez İlçesi, Narlıdere Köyü, ...Mahallesi, ...ada, ...parsel mevkiinde (RN:...ve ER:...Ruhsat ve Erişim numaralı) ...Doğaltaş ve Mermer İnş. Nakl. San. ve Tic. Ltd. Şti. için davalı idare tarafından verilen Mermer Ocağı Arama ve İşletme projesine ilişkin ...tarih ve E....karar numaralı "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararının iptali istemiyle açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 10. maddesinde, "Gerçekleştirmeyi plânladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmeler, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlüdürler. Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez..." hükmüne yer verilmiştir.
    25/11/2014 günlü, 29186 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 4. maddesinde; ''Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı: Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu hakkında Komisyon tarafından yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, projenin çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkilerinin, alınacak önlemler sonucu ilgili mevzuat ve bilimsel esaslara göre kabul edilebilir düzeylerde olduğunun saptanması üzerine projenin gerçekleşmesinde çevre açısından sakınca görülmediğini belirten Bakanlık kararı" olarak, "Çevresel Etki Gerekli Değildir Kararı: Seçme Eleme Kriterlerine Tabi Projelerin çevresel etkilerinin incelenerek, çevresel etkilerinin daha detaylı incelenmesi amacıyla Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu hazırlanmasının gerektiğini belirten Bakanlık kararı" olarak tanımlanmıştır. Aynı Yönetmelik'in 6. maddesinde, "(1) Bu Yönetmelik kapsamındaki bir projeyi gerçekleştirmeyi planlayan gerçek veya tüzel kişiler; Çevresel Etki Değerlendirmesine tabi projeler için ÇED Başvuru Dosyasını, ÇED Raporunu, Seçme Eleme Kriterleri uygulanacak projeler için ise Proje Tanıtım Dosyasını, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum ve kuruluşlara hazırlatmak, ilgili makama sunulmasını sağlamak ve proje kapsamında verdiklere taahhütlere uymakla yükümlüdürler... (3) Bu Yönetmeliğe tabi projeler için "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" kararı veya "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararı alınmadıkça bu projelere hiçbir teşvik, onay, izin, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez, proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez...' kuralına yer verilmiş olup; 7. maddesinde, Çevresel Etki Değerlendirmesine tabi projeler sayılmış, buna göre anılan Yönetmeliğin EK-1 listesinde yer alan projeler ile Seçme Eleme Kriterlerine tabi olup "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gereklidir" kararı verilen projeler için Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu hazırlanmasının zorunlu olduğu; 15. maddesinde ise, Bu Yönetmeliğin EK-2 listesinde yer alan projeler ile kapsam dışı değerlendirilen projelere ilişkin kapasite artırımı ve/veya genişletilmesinin planlanması halinde, mevcut proje kapasitesi ve kapasite artışları toplamı ile birlikte projenin yeni kapasitesi EK-2 listesinde belirtilen projelerin seçme, eleme kriterlerine tabi olduğu kurala bağlanmıştır.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin yollamada bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Bilirkişiye başvurulmasını gerektiren haller" başlıklı 266. maddesi, "(1) Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz. Hukuk öğrenimi görmüş kişiler, hukuk alanı dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olduğunu belgelendirmedikçe, bilirkişi olarak görevlendirilemez." hükmünü; "Bilirkişi sayısının belirlenmesi" başlıklı 267. maddesi, "(1) Mahkeme, bilirkişi olarak, yalnızca bir kişiyi görevlendirebilir. Ancak, gerekçesi açıkça gösterilmek suretiyle, tek sayıda, birden fazla kişiden oluşacak bir kurulun bilirkişi olarak görevlendirilmesi de mümkündür." hükmünü; aynı Kanunun "Bilirkişi açıklamalarının tespiti ve rapor" başlıklı 279. maddesinin 2. fıkrası ise, "(2) Raporda, tarafların ad ve soyadları, bilirkişinin görevlendirildiği hususlar, gözlem ve inceleme konusu yapılan maddi vakıalar, gerekçe ve varılan sonuçlarla, bilirkişiler arasında görüş ayrılığı varsa, bunun sebebi, düzenlenme tarihi ve bilirkişi ya da bilirkişilerin imzalarının bulunması gerekir. Azınlıkta kalan bilirkişi, oy ve görüşünü ayrı bir rapor hâlinde de mahkemeye sunabilir..." hükmünü içermektedir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    ÇED süreci sonunda verilecek kararların yargısal denetimi yapılırken, seçilecek bilirkişiler arasında bir çevre mühendisinin bulunması, diğer bilirkişilerin ise projenin bulunduğu çevrenin özelliklerine göre ve proje tanıtım dosyası ve ÇED raporunu hazırlayan kişilerin uzmanlık alanları da dikkate alınmak suretiyle belirlenmesi önemli bir gereklilik olmakla birlikte; böyle bir heyet tarafından hazırlanacak bilirkişi raporunun, dava konusu proje kapsamında öngörülen faaliyetin çevresel etkilerinin ve bu etkilerin minimize edilmesi için Proje Tanıtım Dosyası ya da ÇED Raporu içinde yer verilen önlemlerin yeterli olup olmadığının tespit edilerek değerlendirilmesi açısından, tarafları tatmin edici düzeyde hazırlanmasının da önemli bir gereklilik olduğu açıktır. Belirtilen hususların sağlanması, adil bir yargılama yapılması açısından önem arz etmektedir.
    Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, bilirkişi raporunda eksiklik veya belirsizlik arz edilen hususların varlığı durumunda, Mahkemece bu hususların, bilirkişiye tamamlattırılması ya da belirsiz olan hususların açıklattırılması veya yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılabileceği sonucuna varılmaktadır.
    Uyuşmazlığın çözümü için İdare Mahkemesince, Ziraat Yüksek Mühendisi ..., Maden Yüksek Mühendisi ...ve Çevre Mühendisi A...'dan oluşan bilirkişi heyetine mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, hazırlanan bilirkişi raporunda özetle;
    ''6.DAVA KONUSUNA İLİŞKİN GENEL GÖRÜŞ DEĞERLENDİRMELER
    6.1.ÇEVRE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
    25.11.2014 tarih ve 29186 sayılı resmi gazetede yayımlanan Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği gereği;
    “Çevresel etki değerlendirmesi başvuru dosyası, çevresel etki değerlendirmesi raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlama yükümlülüğü
    MADDE 6 – (1) Bu Yönetmelik kapsamındaki bir projeyi gerçekleştirmeyi planlayan gerçek veya tüzel kişiler; Çevresel Etki Değerlendirmesine tabi projeleri için; ÇED Başvuru Dosyasını, ÇED Raporunu, Seçme Eleme Kriterleri uygulanacak projeler için ise Proje Tanıtım Dosyasını, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlara hazırlatmak, ilgili makama sunulmasını sağlamak ve proje kapsamında verdikleri taahhütlere uymakla yükümlüdürler.” şeklinde olup firma yetkilileri ile ilgili madde gereği Karaman İli Narlıdere Köyü sınırlarında bulunan işletme ruhsatlı sahanın 24.89 ha’lık kısmında faaliyet gösterebilmesi için ÇED Yönetmeliğinin;
    “Seçme, eleme kriterlerine tabi projeler
    MADDE 15 – (1) Bu Yönetmeliğin;
    a)Ek-2 listesinde yer alan projeler,
    maddesi ve burada ifade olunan Ek-2’deki madencilik projelerine ilişkin kısım ise;
    “Ek-2
    49- Madencilik projeleri:
    •(Değişik:RG-14/6/2018-30451) Madenlerin çıkarılması (Ek-1 listesinde yer almayanlar)”
    55- Maden, petrol ve jeotermal kaynak arama projeleri, (Sismik, elektrik, manyetik, elektromanyetik, jeofizik vb. yöntemle yapılan aramalar hariç,
    bölümünde yer almaktadır. Bu sebeple ...Doğaltaş ve Mermer İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti. firması yine ÇED yönetmeliğinin;
    “MADDE 16 – (1) (Değişik:RG-8/7/2019-30825 Mükerrer) Çevresel Etki Değerlendirmesinin gerekli olup olmadığının araştırılması amacıyla, proje sahibi tarafından yetkilendirilen Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar tarafından; Ek-4’e göre hazırlanan Proje Tanıtım Dosyası, proje sahibince Proje Tanıtım Dosyasında ve eklerinde yer alan bilgi ve belgelerin doğru olduğunu belirtir taahhüt yazısı Bakanlığa sunulur. Bakanlık tarafından belirlenen başvuru bedeli proje sahibi tarafından ödenir.” maddesi gereği, ...Çed Proje Müh. A.Ş.’ye proje tanıtım dosyası hazırlatmıştır.
    Çevresel etki değerlendirmesi gereklidir veya gerekli değildir kararı
    “MADDE 17 – (1) (Değişik:RG-26/5/2017-30077) Bakanlık, Proje Tanıtım Dosyalarını Ek-4’te yer alan kriterler çerçevesinde inceler ve değerlendirir. Bakanlık, bu aşamada gerekli görülmesi halinde Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlardan proje ile ilgili geniş kapsamlı bilgi vermesini, araç gereç sağlamasını, yeterliği kabul edilebilir kuruluşlarca analiz, deney ve ölçümler yapmasını veya yaptırmasını isteyebilir. Bakanlık inceleme değerlendirme sürecinde gerekli görülmesi halinde yetkili kurum/kuruluşlardan görüş isteyebilir.” şeklinde olup ilgili madde gereği hazırlanan proje tanıtım dosyası kurum ve kuruluşlara görüşe sunulduğu görülmüştür. Sunulan proje tanıtım dosyası ;
    •İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından incelendiği ve proje sahasının mera parseline isabet ettiği ve Mera Kanunu kapsamında çalışmalara başlanılmadan gerekli izinlerin alınması gerektiğini belirtilmiş,
    •İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından incelendiği ve Jeolojik/Jeoteknik etüt raporu yapılarak, resmi fen kurulu onayının yaptırılıp, rapor sonuçlarına ve rapordaki belirtilen tüm önlem ve önerilere titizlikle uyulduktan sonra, Kurumumuzca sakınca bulunmamaktadır,
    •Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü proje sahası için sakınca bir durum bulunmadığı,
    •Yol ve Ulaşım Müdürlüğü yollara gerekli çekme mesafelerinin bırakılması, tonajlara dikkat etmesi, trafik, can ve mal güvenliği yönünden gerekli tedbirlerin alınması halinde sakınca bulunmadığı,
    •Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 4. Bölge Müdürlüğü altı maddelik hususlarda gerekli çalışmaların yapılmasını istediği,
    •Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü inceleme ve değerlendirme yapılmış ve proje tanıtım dosyasında çevresel etkilere karşı alınması öngörülen önlemler yeterli görüldüğü bu sebeple Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir kararının verildiği dosyada görülmüştür.
    Kurumların istemiş olduğu eksikler, önlemler, taahhütname gibi evraklar nihai proje tanıtım dosyasında görülmüştür.
    6.2 MADENCİLİK YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
    Dava dosyasında bulunan bilgilere göre bahsi konu ruhsat; Karaman İli, Merkez İlçesi, da-hilinde bulunan 85,05 hektar alan için 14.09.2020 – 14.09.2030 tarihler arasında geçerli olmak üzere Ruhsat No: ..., Er: ...nolu II(b) Grubu İşletme (mermer) maden ruhsatının Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünden alındığı; 14.09.2020 Yürürlük tarihli 24,89 hektar alan için Karaman Valiliği Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünden Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerek-li Değildir Kararı (ÇED) alındığı; Dosyadaki verilerde görülmüştür.
    Karaman İli, Merkez İlçesi, dahilinde bulunan Ruhsat No: ..., Er: ...nolu II(b) Grubu İşletme (mermer) maden ruhsatında; Keşif esnasında yapmış olduğum gözlemsel ince-lemeler neticesinde: Ruhsat sahasında üretim faaliyetinde bulunulmadığı görülmüştür.
    6592 Sayılı kanun ile 3213 sayılı Maden kanununda 21 Eylül 2017 tarih ve 30187 resmi gaze-tede yayınlanmış Maden Yönetmeliğinin kapsamında;
    Alınması zorunlu izinler
    MADDE 110 – (1) Ruhsat sahibince, işletme ruhsatı yürürlük tarihinden itibaren üç yıl içinde Ka-nunun 7 nci maddesine göre alınması gerekli olan ÇED kararı, mülkiyet izni, işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile Genel Müdürlüğün kayıtlarına işlenmiş alanlar ile ilgili izinlerin alınarak Genel Müdürlü-ğe verilmesini müteakip işletme izni düzenlenir. Süresi içinde yükümlülükleri yerine getirilmeyen ruh-satlar için Kanunun 24 üncü maddesinin on birinci fıkrası gereğince işlem tesis edilir. İşletme ruhsat süresi sonuna kadar bu fıkrada belirtilen izinlerden dolayı işletme izninin alınamaması hâlinde ruhsat süresi uzatılmaz ve ruhsat iptal edilir. Denilmektedir. Bu hükme göre dava konusu saha için 14.09.2020 Yürürlük tarihli 24,89 hektar alan için Karaman Valiliği Çevre Şehircilik İl Müdürlüğün-den Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı (ÇED) alındığı;
    15 Haziran 1985 tarih ve 18785 resmi gazetede yayınlanmış Maden Kanunu kapsamında;
    Madencilik faaliyetlerinde izinler
    Madde 7 – (Değişik fıkra: 10/6/2010-5995/3 md.)
    Kamu hizmeti veya umumun yararına ayrılmış yerlere ve bu tür tesislere 60 metre mesafe da-hilinde madencilik faaliyetleri Bakanlığın, binalara 60 metre, özel mülkiyete konu araziye 20 metre mesafe dahilinde ise mülk sahibinin iznine bağlıdır. Bu mesafeler, ihtiyaç halinde madencilik faaliyet-lerinin boyutu, emniyet tedbirleri ve arazinin yapısı dikkate alınarak Bakanlıkça artırılabilir. Mesafe-ler yatay olarak hesaplanır. Denilmektedir. Bahsi konu saha; Yerleşim alanına uzak olması ve sahada yapılacak maden üretimde patlayıcı madde kullanılmayacağı için mera, hayvancılık, köy halkı ve kamu yararı açısından sakıncası yoktur.
    Karaman İli, Merkez İlçesi, ...Köyü dahilinde bulunan Ruhsat No: ..., Er: ...nolu II(b) Grubu İşletme (mermer) maden ruhsatında patlayıcı madde kullanılmadan bloklar halinde üretim yöntemi uygulanacağı ve blok şeklinde sevkiyatı yapılacak mermerin toz çıkışının fazla olmayacağı için bölgedeki parsellere etkisinin az olacağı düşünülmektedir.
    Maden doğal bir süreç sonucu yeryüzünün bazı yerlerinde olması ve işletilmesinin ülke ve bölge ekonomisine katkıda bulunulacağı için Karaman İli, Merkez İlçesi, Narlıdere Köyü dahilinde bulunan Ruhsat No: ..., Er: ...nolu II(b) Grubu İşletme (mermer) maden ruhsatın-da üretim faaliyeti esnasında ve sonrasında tarım arazilerini ve köy halkını olumsuz etkileyemeye-cek şekilde gerekli çevre ve emniyet tedbirlerini alınarak faaliyetlerin sürdürülmesinin uygun olacağı kanaatindeyim.
    6.3 ZİRAAT YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
    a) Toprak Yapısı: Karaman İli, Merkez İlçesi, ...Köyü, Ruhsat No: ..., Er: ...nolu II(B) Grubu (Mermer) İşletme Ruhsat sahası içinde bulunan ... ada ... mera par-selinde toplam 84.400 m2’lik alanı kapsamaktadır. Bölgenin toprakları Kahverengi Orman Toprağı grubundan oluşmaktadır. Yamaç pozisyonunda ve orta meyilli (%6-12) arazi üzerinde ince bir toprak tabakası bulunmaktadır. Yer yer çok sığ (0-20 cm.) derinliğe sahip killi-tın, tın bünyeli yapışkan plas-tik toprak bulunsa da toprak özellikleri litozolik karakterlidir. Ana maddeyi oluşturan kalker kayaçla-rının rengi beyaz, bej ve açık gridir. VII. ci sınıf olarak belirlenen arazide yer yer (T2) taşlılık sorunu bulunmaktadır. Etüt sahasında erozyon şiddetli, genel meyil komplekstir. Mevsime bağlı otsu bitki-ler, step ve bozkıra özel bitkiler mevcuttur. Arazi Kullanım Kabiliyeti (AKK Sınıfı) VII. sınıf arazi-dir.
    Arazi yetenek sınıflaması, arazinin tarımsal kullanımında engellemelere neden olan: iklim, ıslak-lık, toprak derinliği ve erozyon tehlikesi gibi sınırlamaların değerlendirilmesi amacıyla geliştirilmiştir. Temel toprak etütlerine dayanan bu sistemde, işlemeli tarım için çok az veya hiç riski olmayan I. sı-nıfla, sadece yabani hayat için emniyetle kullanılabilen, pürüzlü arazi olan VIII. sınıf arasında sekiz sınıf ayrılır. İlk dört sınıf işlemeli tarıma uygun olup, V., VI., VII. ve VIII. sınıf araziler yalnız mera, orman ve doğal hayata uygundur ve işlemeli tarım için kullanılamaz.
    b) Bitki Örtüsü:
    Resmî gazetenin 31/07/1998 tarih ve 23419 sayılı Mera Yönetmeliği’nin 6 madde c) bendine gö-re: Mera, yaylak, kışlak ile umuma ait çayır ve otlak durumu ve sınıfları şöyle sınıflandırılmıştır.
    1.“Çok iyi; Bitki örtüsünün ağırlık olarak % 76-100'ü kaliteli bitkilerden oluşan mera, yaylak, kışlak ile umuma ait çayır ve otlakları,
    2.İyi; Bitki örtüsünün ağırlık olarak % 51-75'i kaliteli bitkilerden oluşan mera, yaylak, kışlak ile umuma ait çayır ve otlakları,
    3.Orta; Bitki örtüsünün ağırlık olarak % 26-51'i kaliteli bitkilerden oluşan mera, yaylak, kışlak ile umuma ait çayır ve otlakları,
    4.Zayıf; Bitki örtüsünün ağırlık olarak % 0-25'i kaliteli bitkilerden oluşan mera, yaylak, kışlak ile umuma ait çayır ve otlakları, ifade eder” ibaresi bulunmaktadır.
    Keşif tarihi itibariyle dava konusu taşınmazda yapılan inceleme ve gözlemlerde; Etüdü yapılan araziler mera arazisi olup üzerinde muhtelif türlerde (koyun yumağı, yavşan, kekik, ayrık, brom, ge-ven, diken türleri, tek yıllık yabancı otlar vb.) step mera bitkileri ile kaplı olduğu tespit edilmiştir. Bitki örtüsünün ağırlık olarak %75'i çalılık, fundalık ve taşlık olması nedeniyle zayıf sınıf mera vasfı taşıdığı tespit edilmiştir.
    c) Taşınmazların çevre arazilere göre konumu:
    ...Köyü, ...ada ...nolu Mera parselleri içinde kalan tahsis değişikliği istenilen toplam 8,44 (84.400 m2) hektar İşletme sahaları Narlıdere Köyünün Güneydoğusunda bulunmaktadır. Mera tahsisi istenen mera içerisindeki işletme sahası Narlıdere köyüne bağlı (bahçe içi yerleşim) en yakın sera ve binalara 150 m. ve Karaman Ermenek yoluna 467 m. mesafede kalmaktadır. Dava konusu meralar ile tahsis değişikliği istenilen alanlar Meskun Mahallere uzak bir bölgede yer almaktadır.
    Geçim kaynakları arasında hayvancılık olan köylünün mera olarak kullanabileceği alternatif alanları olduğu da tespit edilmiştir. Karaman İli, Merkez İlçesi, ...Köyüne ait toplam 8.775.626,22 m2 alanda yani Narlıdere sınırları içerisinde Mera Özel siciline kayıtlı mera vasıflı par-sellerin toplam alanının 878 hektar olduğu anlaşılmaktadır.
    Mera alanın çevresinde işletme ruhsatı içerisinde özel mülkiyete ait tarla vasıflı parseller mevcut-tur. Söz konusu tarım arazisi niteliğindeki bu parsellerin büyük kısmı sulama imkânı olmayan, nispe-ten verimi düşük kuru tarım arazileridir.
    7 SONUÇ
    Davacı ...Köyü Tüzel Kişiliği vekili Av. ...tarafından, yapılması planlanan Karaman İli, Merkez İlçesi, ...Köyü RN:...ve ER:...Ruhsat ve Erişim numaralı ‘Mermer Ocağı Arama ve İşletme” projesine ilişkin ...tarih ve E-...sayılı Karaman Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından “ÇED Gerekli Değildir Kararı” verilmesine karşı açılan davada;
    •Dava konusu sahada gerçekleştirilecek mermer ocağı arama ve işletmeciliği faaliyeti hakkında Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği gereği Çevresel Etki Değerlendirmesi gerekli olup olmadığı,
    Dava konusu sahada gerçekleştirilecek mermer ocağı arama ve işletmeciliği faaliyeti hakkında Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği gereği 24,89 ha. alan için “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir“ alınması, Maden Yönetmeliğinin 110.Maddesi gereği alınması gereken izni kapsamaktadır.
    •Bölgede yapılacak madencilik faaliyetinin kapsamı, sınırı ve işletmenin kapasitesi göz önüne alınarak yapılacak faaliyetin bölgenin hayvancılık faaliyeti dikkate alınarak meralara herhangi bir olumsuz etkisinin olup olmadığı, anılan yerde madencilik faaliyetlerinin yürütülmesinin hayvancılığa olumsuz etkisinin olup olmadığı,
    Madencilik faaliyeti yürütülecek sahada patlatma yapılmayacak olması, madencilik faaliyetinin her aşamasında gerek işletme esnasında gerekse malzeme taşınmasında diğer mera alanlarına ve çevreye zarar vermeyecek şekilde gerekli tedbirlerin alınması, servis yolu olarak kullanılacak kısımlarda tozuma olayının olmaması için gerekli tedbirlerin alınması (mevsimine göre sulama veya asfalt yol yapılması vb.) durumunda işletme sahası ve servis yolunun tarımsal faaliyet yapılan alanlara mesafeleri göz önünde bulundurulduğunda tarım ve hayvancılığı olumsuz yönde etkilemesi beklenmemektedir. Köyde bulunan hayvan sürülerinin (koyun, keçi, sığır) de dava konusu mera alanı dışında diğer mera alanlarının bulunması ve yakın otlama imkânlarının mevcut olması nedeniyle sakınca oluşturmayacaktır.
    •Faaliyet yakınındaki tarlaların ve seraların mesafesi dikkate alınarak yürütülecek faaliyet sonucu çıkacak toz ve bölgenin hakim rüzgar yönü çerçevesinde faaliyetin tarım arazilerine, seralara olumsuz etkisinin olup olmadığı, bu konuda proje tanıtımında taahhütte bulunulup bulunulmadığı,
    Proje Tanıtım Dosyasında, faaliyet yakınındaki tarlaların ve seraların mesafesi dikkate alınarak hesaplamaların yapıldığı, faaliyet sonucu çıkacak toz ve bölgenin hakim rüzgar yönü çerçevesinde faaliyetin tarım arazilerine, seralara olumsuz etkisinin olup olmadığı dosya içeriğindeki görülen modellemeyle yapılmıştır. Ayrıca yakın yerleşim yerlerine, tarım arazilerine ve seralara etkisinin olmayacağı beyan edilmiş olup, olası zarar durumunda, zararların firma tarafından karşılanacağı görülmüştür. Genel anlamda öngörülen taahhütlerin yeterli olduğu görülmektedir.
    •Yapılacak faaliyetin yerleşim yerlerine olan uzaklığı dikkate alınarak yerleşim yerindeki insanlara zararı olup olmadığı, proje tanıtımında öngörülen taahhütlerin yeterli olup olmadığı,
    Karaman İli, Merkez İlçesi, dahilinde bulunan Ruhsat No: ..., Er: ...nolu II(b) Grubu İşletme (mermer) maden ruhsatında patlayıcı madde kullanılmadan bloklar halinde üretim yöntemi uygulanacağı için çevredeki tarım arazilerine etkisinin az olacağı ve blok şeklinde sevkiyatı yapılacak mermerin toz çıkışının fazla olmayacağı için bu bölgedeki parsellere etkisi az olacağı ve genel anlamda proje tanıtım dosyasında öngörülen taahhütlerin yeterli olduğu,
    •Yapılacak faaliyetin söz konusu maden sahasının etki alanı içerisinde bulunan alanlardaki flora ve fauna yapısının ve yer altı kaynaklarının etkilenip etkilenmeyeceğinin, çevre kirliliğine neden olup olmayacağı,
    Bölgenin floristik listeleri keşifte yapılan gözlemler ve alanda daha önce yapılmış çalışmalarla ilgili literatür bilgilere dayanılarak hazırlanmış ve alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir. Buna göre alanda familya ve bu familyalara ait çeşitli türde bitki tespit edilmiştir. Alanda bulunan bitki taksonları, yurdumuzda dar ve sınırlı yayılış gösteren ya da baskı altında olan türler olmayıp, aksine geniş dağılımlar arz etmektedirler. Dolayısıyla, bu projenin hayata geçirilmesiyle, kendini tekrar eden habitat özelliği gösteren alanda bulunan geniş populasyonlu ve bol bulunuşlu türlerin nesillerinin ortadan kalkması gibi bir tehdit unsuru söz konusu olmayacaktır. Proje tanıtım dosyasında geniş kapsamlı çalışma yapıldığı görülmüş olup, verilen taahhütlere şirketin uyması şartıyla flora, fauna ve yer altı kaynaklarına etkisinin olmayacağı görülmüştür.'' yönünde görüş bildirilmiş ise de;
    Mahkeme tarafından karara esas alınan bilirkişi heyeti raporu incelendiğinde; dava dilekçesinde, bölgede hemen hemen her parselde su kuyuları bulunduğu yönünde bir iddia olduğu halde, bu hususta yeterli araştırma yapılmadığı, bölgede su kaynakları bulunup bulunmadığı, varsa projenin mevcut su kaynakları üzerindeki muhtemel etkilerinin ve buna ilişkin proje tanıtım dosyasındaki taahhütlerin bilimsel değerlendirmesinin yeterince yapılmadığı, bilirkişi heyeti içerisinde hidrojeoloji mühendisinin bulunmadığı, yine raporda bölgenin flora ve fauna yapısı hususunda da yeterli çalışma yapılmadığı, sadece literatüre ve proje tanıtım dosyasındaki belirlemelere atıf ile yapılan değerlendirme neticesinde, verilen taahhütlere uyulması şartıyla flora, fauna ve yer altı kaynaklarına etkisinin olmayacağının tespiti ile yetinildiği, bilirkişi heyeti içerisinde flora-fauna uzmanı bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, yukarıda verilen bilgiler ışığında, bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek nitelik ve yeterlilikte olmadığı sonucuna varıldığından, uyuşmazlığın tereddüte mahal vermeyecek şekilde çözümlenebilmesi amacıyla, temyiz dilekçelerindeki iddialar ile yukarıda yer verilen hususlar da dikkate alınarak, dava konusu projenin gerçekleştirilmesinin, kamu yararı ve çevre dengesi gözetilerek çevresel açıdan oluşturabileceği muhtemel zararlar ile (proje tanıtım dosyasındaki taahhütlerin bilimsel olarak değerlendirilmesi yapılmak suretiyle) bu zararların alınacak önlemlerle giderilebilmesinin mümkün olup olmadığının aralarında Çevre Mühendisi, Maden Mühendisi, Ziraat Mühendisi, Hidrojeolog ve Flora-Fauna uzmanı olmak üzere, gerekirse başka dallardan da öğretim üyeleri seçilerek oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetiyle, mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması, projenin çevresel etkilerinin değerlendirilmesi suretiyle düzenlenecek rapor dikkate alınarak, işin esası hakkında yeniden karar verilmesi gerekmektedir.
    Bu itibarla, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
    2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin temyize konu .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, kullanılmayan ...-TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine,
    4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20/A-2-(i) maddesi uyarınca, karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun duyurulmasına, 19/01/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY (X):
    Temyize konu edilen İdare Mahkemesi kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen bozma nedenleri bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi