11. Hukuk Dairesi 2018/3277 E. , 2019/4727 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 27/11/2017 tarih ve 2015/233-2017/871 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin mülkiyeti kendisine ait olan vagonlar ile TCDD Genel Müdürlüğü"ne ait demiryolları üzerinde, TCDD Genel Müdürlüğü"nün lokomotifleri ile taşıma işi yaptığını, vagonların kaza ve hasar risklerine karşı davalı ...nin poliçesine istinaden vagon tam kasko sigorta poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirkete ait Sgss tipi 33 75 454 8 027-5 ve 33 75 454 8 009-3 nolu vagonların, 06.06.2011 tarihinde Niğde"den Gömeç istasyonuna üzerlerinde boş konteynerler yüklü olduğu halde dolum için, davalı TCDD Genel Müdürlüğü"ne ait lokomotifin arkasında yola çıktığında, makinist tarafından, fren tertibatının açılmayarak, saboların kapalı çalıştırılması nedeniyle tekerlek takımları dönmeyip sürtünerek gitmesi ve uzun süre bu şekilde yol alması sebebiyle, sürtünme neticesinde aşırı ısıya maruz kalarak 8"li teker grubu bant yüzeylerinde deformasyonlar meydana geldiğini ileri sürerek, 62.563,60 TL"nin hasarın meydana geldiği tarih olan 06.06.2011 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalılar davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, somut olayda tazminat isteminin dayanağının haksız fiil olgusu olduğu, TBK’nın 49. maddesine göre, bu olguya dayalı olarak sorumluluk cihetine gidilebilmesi için zarar verenin zararın doğmasına kusuru ile sebebiyet verdiğinin kanıtlanması gerektiği, toplanan delillerden davaya konu 2 adet vagondan birisinde fren sistemindeki arızanın tekerleklerin aşırı ısınmasına sebebiyet vermesinden diğerinde ise teknik arızalardan veya kullanım hatalarından kaynaklandığının anlaşıldığı, bu bulgulara göre, söz konusu zarar bakımından davalı kuruma kusur izafesinin mümkün olmadığı, davacının davalının kusurunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasındaki ilişki taşıma ilişkisi olup, zikredilen vagonun davalı TCCD tarafından yükleme yapacağı mahalle boş bir şekilde taşınmaktayken hasara uğradığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Mahkemece, bozma ilamı çerçevesinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, davacıya ait olup davalı tarafından taşınmakta olan 33 75 545 8 009-3 numaralı vagonda herhangi bir imalat hatasının olmadığı belirlenmiştir. 6762 sayılı TTK’nın 781.( 6102 sayılı TTK’nın 875/1.) maddesi, “Taşıyıcı eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten gönderilene teslim olunduğu tarihe kadar geçen müddet içinde; uğradığı zıya ve hasardan mesuldür.” hükmünü haizdir. Aynı maddede, taşıyıcının belirli olguları ispat ederek sorumluluktan kurtulabileceği de düzenleme altına alınmıştır. Buna göre, somut olayda, taşıma esnasında taşımaya konu eşyada meydana gelen hasarlardan davalı taşıyıcı kural olarak sorumludur. Davalı taşıyıcı tarafından bu sorumluluğu bertaraf eden bir neden iddia ve ispat edilemediğine göre, zikredilen vagonda gerçekleşen hasardan davalı taşıyıcının sorumlu tutulması gerekmektedir. Bu durumda, mahkemece, davacı tarafından söz konusu vagonda oluştuğu iddia edilen hasarın kadri marufunda olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle bu vagona ilişkin davanın da reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 24/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.