Esas No: 2020/28389
Karar No: 2022/9692
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/28389 Esas 2022/9692 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, müşteki polislere yönelik hakaret suçundan mahkûmiyet hükmü ve mağdurlara yönelik tehdit suçundan mahkûmiyet hükümleri ile cezalandırılmıştır. Ancak, mahkeme kararına yapılan temyiz başvurusu sonrası, somut olayda hakaret fiillerinin cezalandırılması için gerekli unsurların oluşmadığı ve tehdit suçunun hukuki olarak tek bir fiil olduğu belirtilerek, karar bozulmuştur. Kararda ayrıca, tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı, ancak uzlaşma sağlanamaması halinde uygulanacak Basit Yargılama Usulü düzenlemesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği belirtilmiştir. Bu doğrultuda, dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilerek yeniden değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesi (Aynı nev’iden fikri içtima hükümleri)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 106. maddesi (Tehdit suçu)
- 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253/1. maddesi (Uzlaştırma kapsamındaki suçlar)
- 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 254. maddesi (Uzlaştırma işlemleri)
- 7188 sayılı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Sanık hakkında müşteki polislere yönelik hakaret suçundan verilen mahkûmiyet hükmü yönünden, hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
Somut olayda; Yerel Mahkemece sanığın, müşteki polislere hitaben söylediği kabul olunan "gelmiyorum lan…" şeklindeki sözün, müştekilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkûmiyet kararı verilmesi,
2) Sanık hakkında mağdurlar ... ve ...’a yönelik tehdit suçundan verilen mahkûmiyet hükümleri yönünden;
a) ... Ceza Genel Kurulu'nun Dairemizce de benimsenen, 18/11/2014 gün ve 2013/663 E - 498 K sayılı ilamında belirtildiği üzere, tehdit suçunun farklı mağdurlara karşı tek fiille gerçekleştirildiğinden söz edilebilmesi için tehdidin mutlaka ortak söz veya davranışlarla gerçekleştirilmiş olması şart değildir. Her bir mağdura veya mağdurlardan bazılarına özel olarak hitap edilerek tehdit içeren sözler söylenmiş veya davranışlarda bulunmuş olsa bile objektif bir gözlemcinin bakış açısıyla bakıldığında failin hareketlerinin tek bir iradi karara dayalı olduğu, aralarında yer ve zaman bakımından bağlantı bulunduğu, bu nedenle bir bütünlük oluşturduğu sonucuna ulaşılması durumunda, fiilin hukuken tek olduğu kabul edilmelidir. Aksine, şekli bir yorum ve bakış açısıyla bu bütünlük görmezlikten gelinerek, her bir mağdura yönelik hareketin bağımsız birer fiili oluşturduğunun kabul edilmesi ve gerçek içtima hükümlerinin uygulanması halinde, cezalandırmada adaletsizliğe yol açılacağı gibi "fiilin hukuki anlamda tekliği" prensibine de aykırı davranılmış olacaktır.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde; sanığın, önce mağdur ...’ı, hemen akabinde de diğer mağdur ...’ı tehdit ettiği olayda, sanığın mağdurlara yönelik hareketlerinin aynı yer ve zamanda, aynı suç işleme kararıyla, birbirini takip eden söz ve davranışlarla gerçekleşmesi nazara alındığında, hukuken bir bütün halinde tek bir tehdit fiilini oluşturduğu anlaşıldığından, buna bağlı olarak da tek fiille birden çok mağdura karşı tehdit suçunu işleyen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 43/2. maddesinde düzenlenmiş bulunan aynı nev’iden fikri içtima hükümleri uyarınca tek ceza verilip, bu cezanın aynı Kanun'un 43/1. maddesi uyarınca arttırılması gerektiğinin düşünülmemesi,
b) Kabule göre de;
1- 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik CMK'nın 253/1. madde hükmü uyarınca, sanığa atılı TCK'nın 106. maddesinin 1. fıkrasının 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında; anılan Kanunun 35. maddesiyle değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2- Uzlaşmanın sağlanamaması halinde, 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 esas, 2021/4 sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren suç yönünden; Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.