Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/11520 Esas 2019/8531 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11520
Karar No: 2019/8531
Karar Tarihi: 28.11.2019

Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/11520 Esas 2019/8531 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında açılan defter ve belge gizleme suçuna ilişkin davanın 213 sayılı Kanun'un 139/2. maddesi kapsamında incelenmesi gerektiği ancak incelemenin önceden belirlenmemesi nedeniyle tebligatın hukuken geçersiz olduğu cihetle sanığın beraat ettirilmesi gerekirken, mahkumiyetine karar verilmesi bozma sebebi olarak kabul edilmiştir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması talebinin kabul edilmemesi ise, zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu dikkate alınarak gerçekleşmiştir. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şu şekildedir: 213 sayılı Kanun'un 139/2. maddesi, 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesinin 6. fıkrasının (c) bendi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi. Ayrıca, kararda Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararıyla birlikte yeniden değerlendirilmesi gereken 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi uygulamasına da vurgu yapılmıştır.
11. Ceza Dairesi         2016/11520 E.  ,  2019/8531 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Defter ve belge gizleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanık hakkında 2009 takvim yılına ait defter ve belgeleri gizleme suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; 213 sayılı Kanun"un 139/2. maddesinde incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenlerden birinin varlığı önceden belirlenmeden faaliyetini sürdüren mükelleflere defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatların hukuken geçerli olmayacağı cihetle, dosya arasında bulunan vergi suçu raporundan defter ve belge istenmesine ilişkin yazının tebliğ edildiği tarih itibariyle sanığın iş yerinin faal olduğunun anlaşılması karşısında, yüklenen suçun unsurları oluşmadığı gözetilmeden sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, mahkumiyetine hükmolunması,
    2- Kabule göre ise;
    a )Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarihli ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesinin 6. fıkrasının (c) bendinde yer alan zarar kavramının, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu; defter ve belge ibraz etmeme suçunda bu anlamda somut bir zarardan söz edilemeyeceği gözetilmeden; engel adli sicil kaydı bulunmayan ve hükmolunan cezası ertelenen sanık hakkında, kamu zararını gidermediği gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    b) Defter ve belgeleri gizleme suçunun suç tarihinin defter ve belgelerin istenme yazısının tebliğ tarihi olan 28.01.2013 tarihinden itibaren 15 gün sonrası olan 13.02.2013 tarihi olduğu gözetilmeden, gerekçeli karar başlığına "2013" olarak eksik yazılması,
    c) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 28.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.