15. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5372 Karar No: 2016/710 Karar Tarihi: 04.02.2016
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/5372 Esas 2016/710 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklı olarak bakiye iş bedeli alacağı ile sözleşme dışı iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Sözleşmede iş takip ve koordinasyon bedeli olarak belirlenen 100.000,00 TL dışında, davalılar ile ayrıca kullanılacak malzeme ve işçilik tutarı olarak KDV hariç 125.000,00 TL bedelle anlaşıldığı ileri sürülmüştür. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, iş takip koordinasyon bedelinin 100.000,00 TL olduğu, toplam iş bedelinin ise 247.500,00 TL olduğu belirlenmiştir. O halde bu miktardan davacıya yapılan ödeme tutarı 205.250,00 TL mahsup edildiğinde bulunan 42.250,00 TL'ye sözleşme dışı iş bedeli olarak belirlenen 3.540,00 TL'ni ilave ederek toplam 45.790,00 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, sadece sözleşme dışı iş bedeline hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 355. ve 366. maddeleri ilgili konularda belirleyici olmuştur.
15. Hukuk Dairesi 2015/5372 E. , 2016/710 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağı ile sözleşme dışı iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Yanlar arasında 07.10.2011 tarihinde...Noterliği"nde onaylama şeklinde “İnşaat Yapım Sözleşmesi” imzalanmıştır. Bu sözleşme somut olayda sözleşme tarihi itibariyle uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 355. maddesi gereğince bir eser sözleşmesidir. Davacı şirket yüklenici, davalılar iş sahibidir. Sözleşmenin “Özel Şartlar” bölümünün 5. maddesinde kararlaştırılan 100.000,00 TL"lik bedel “iş takip ve koordinasyon” bedelidir. İşin yapım bedeli olarak sözleşmede bir bedel kararlaştırılmamıştır. Bu durumda sözleşme tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesine göre imalât bedelinin yapıldığı yıl piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerekir. Davacı yüklenici dava dilekçesinde sözleşmede iş takip ve koordinasyon ücreti olarak belirlenen 100.000,00 TL dışında, davalılar ile ayrıca kullanılacak malzeme ve işçilik tutarı olarak KDV hariç 125.000,00 TL bedelle anlaştıklarını ileri sürmüştür. Mahkemece alınan 21.02.2014 havale tarihli bilirkişi raporunda sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesine uygun olarak yapılan iş bedeli belirlenmiş olup, davacının imalât bedeli olarak talep ettiği miktar da dikkate alındığında, iş takip koordinasyon bedeli 100.000,00 TL dahil toplam iş bedelinin 247.500,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. O halde bu miktardan davacıya yapılan ödeme tutarı 205.250,00 TL mahsup edildiğinde bulunan 42.250,00 TL"ye sözleşme dışı iş bedeli olarak bilirkişilerce belirlenen 3.540,00 TL"nin ilavesiyle toplam 45.790,00 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, sadece sözleşme dışı iş bedeline hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 181,30 TL temyiz ilâm harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 04.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.