Esas No: 2020/676
Karar No: 2022/23
Karar Tarihi: 19.01.2022
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2020/676 Esas 2022/23 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2020/676 E. , 2022/23 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/676
Karar No : 2022/23
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı - …
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Ege Tarım Ürünleri Gıda Gübre Hayvancılık Danışmanlık Aracılık Turizm Nakliye Mobilya Temizlik Temizlik Maddeleri İnşaat İnşaat Malzemeleri Taahhüt İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :…Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 2011 takvim yılı yasal defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden 2011 yılının Haziran ilâ Ağustos, Ekim ilâ Aralık dönemleri için re'sen tarh edilen katma değer vergileri ve vergilerin üç katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları ile aynı yılın Haziran dönemi için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:
Bir mükellef hakkında defter ve belgelerini denetmenlik bürosunda yapılacak incelemeye ibraz etmediğinden bahisle takdir komisyonuna sevk işlemi yapılabilmesi, diğer bir ifadeyle anılan durumdan kaynaklı re'sen tarh nedenin varlığından bahsedilebilmesi için öncelikle vergi incelemesine yetkili olanlarca mükellefin iş yerine vergi incelemesi yapılmak maksadıyla bizzat gidilmesi ya da tespit edilen bir tarihte iş yerinde vergi incelemesine başlanılacağının mükellef veya vergi sorumlusuna bir yazıyla duyurulması, iş yerine bizzat gidildiği durumda mükellef veya vergi sorumlusunca vergi incelemesinin denetmenlik bürosunda yapılması istendiği takdirde bu hususun tutanak altına alınması, vergi incelemesi yapılacağının yazıyla duyurulduğu durumda ise istenirse incelemenin dairede yapılabileceği hususunun ibraz süresi verilerek hatırlatılması, inceleme yapılacağının haber verilmesine ilişkin yazının usulüne uygun tebliğine rağmen defter ve belgelerin ibraz edilmemesi gerekmektedir.
Uyuşmazlıkta, 2011 takvim yılı defter ve belgeleri üzerinde yapılacak inceleme nedeniyle vergi denetmeni tarafından davacının iş yerine bizzat gidilmediği gibi posta yoluyla defter belge istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı yazı, iş yeri adresi olan "…Mah. …Bulv. No:… …/…" adresinde 02/07/2013 tarihinde tebliğe çalışılmış, şirketin belirtilen adresten ayrıldığı, yeni adresinin bilinmediği iş yeri sahibi … huzurunda tespit edilmiş, ancak, tebliğ evrakı tutanak haline getirilmemiştir. Aynı evrak davacı şirket temsilcisi …'in ikamet adresi olan "…Mah. … Sok. No:… …" adresinde yengesi …'e 23/07/2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı tarafından defter belgelerin ibraz edilmemesi üzerine 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin ikinci fıkrasının (3) numaralı bendi re'sen tarh nedeni kabul edilerek dava konusu cezalı tarhiyat yapılmıştır.
Olayda, defter belge istenilmesine ilişkin yazı, davacının bilinen adresine posta yoluyla tebliğ edilmek istenmiş, mükellefin adresten taşındığı, yeni adresinin bilinmediği şerhi ile iade edilmiştir. Ancak, tebliğ alındısı 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102. maddesinde belirtilen kişilere imzalatılmak suretiyle tutanak haline getirilmemiştir.
Bu durumda, vergi incelemesi maksadıyla defter ve belgelerinin istenilmesi hususundaki yazı davacı şirket temsilcisine tebliğ edilemediğinden, davacı hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin ikinci fıkrasının (3) numaralı bendinde belirtilen re'sen tarh nedeni gerçekleşmemiştir. Dolayısıyla, davacı şirketin uyuşmazlık konusu dönem matrahlarının re'sen takdirini gerektiren koşul sağlanmadan vergi inceleme raporu düzenlenmesinde ve takdir edilen matrahlar üzerinden cezalı tarhiyat yapılmasında ve süresi içinde defter belge ibraz etmemekten dolayı özel usulsüzlük cezası kesilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle dava konusu vergi ve cezaları kaldırmıştır.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesi 08/05/2018 tarih ve E:2015/611, K:2018/4386 sayılı kararıyla temyiz istemini reddetmiştir.
Davalının karar düzeltme istemini kabul ederek önceki kararını kaldırdıktan sonra temyiz istemini yeniden inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 14/10/2019 tarih ve E:2018/6240, K:2019/6124 sayılı kararı:
Uyuşmazlıkta, defter belge istenilmesine ilişkin yazı mükellefin bilinen adresine posta yoluyla tebliğ edilmek istenmiş, mükellefin adresten taşındığı, yeni adresinin bilinmediği şerhi ile iade edilmiştir. Bu hususa ilişkin tebliğ alındısının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102. maddesinde belirtilen kişilere imzalatılmak suretiyle tutanak haline getirilmediği sabit olmakla birlikte aynı evrakın yine posta yoluyla davacı şirket temsilcisi …'in ikamet adresi olan "… Mah. … sokak No:.. …" adresinde yengesi …'e 23/07/2013 tarihinde Kanun'un 94. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Tebliğ, hukuki bir işlemden ilgili kimsenin haber almasını sağlamak için yetkili makamın kanuni şekilde yazı veya ilân ile yapacağı belgelendirme işlemi olup amaç, işlemin muhatabı açısından yasal haklarını kullanabilmesine imkân tanımak, işlemi tesis eden idare açısından ise hakkında işlem tesis edilen kişilerin hukuki sorumluluklarının yerine getirilip getirilmediğini tespit etmektir.
Bu durumda, şirket temsilcisi …'in ikametgâh adresinde yapılan tebliğ geçerli kabul edilmek suretiyle işin esası incelenerek karar verilmesi gerekirken defter ve belge isteme yazısının usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle davanın kabulü yolundaki vergi mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:
Vergi mahkemesi, aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ilk kararında ısrar etmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı şirketin yasal defter ve belgelerinin istenilmesine ilişkin yazının şirket temsilcisinin ikametgâh adresinde usulüne uygun olarak tebliğine rağmen defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesi üzerine 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin ikinci fıkrasının (3) numaralı bendi uyarınca re'sen tarh edilen vergi ve kesilen vergi ziyaı cezaları ile aynı Kanun'un mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olduğu belirtilerek aksi yöndeki gerekçeyle verilen ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay Dördüncü Dairesinin yukarıda yer verilen kararının dayandığı aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar kararının bozulması gerekmektedir.
Diğer taraftan, Vergi Mahkemesince yeniden verilecek kararda, davacının yasal defter ve belgelerini ibraz etmemesine yönelik fiilinin, hem vergi ziyaı cezasının hem de (özel) usulsüzlük cezasının kesilmesini gerektirir nitelikte olup olmadığı; vergi ziyaı cezasının kesilmesinde özel usulsüzlük cezasının da kesildiği hususunun dikkate alınıp alınmadığı ve bu cezaların mukayese edilip edilmediğinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 336. maddesinin dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekmektedir (Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu, 21/10/2020, E:2019/1467, K:2020/1051).
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1-Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,
2-…Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3-Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/01/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
X - KARŞI OY:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.