Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15093
Karar No: 2019/6741
Karar Tarihi: 19.12.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/15093 Esas 2019/6741 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/15093 E.  ,  2019/6741 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, dava dışı torun ...’ın, mirasbırakan ...’dan aldığı 02.03.2010 tarihli vekaletnameyi kullanarak dava konusu 470 parsel sayılı taşınmazda mirasbırakan adına kayıtlı payı 05.03.2010 tarihinde davalı ...’e, adı geçenin de 15.04.2010 tarihinde dava dışı torun ...’ın eniştesi olan davalı ...’e satış yoluyla temlik ettiğini, vekaletname tarihinde mirasbırakanın ehliyetsiz olduğunu, her iki satış işleminin muvazaalı ve mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik olup mirasbırakan Teslime’nin, dava dışı torunları ile el ve işbirliği içinde hareket ederek dava konusu taşınmazı diğer mirasçılardan kaçırma çabası içine girdiğini, davalıların iyiniyetli olmayıp taşınmazı hiç kullanmadıklarını, murisin asıl amacının taşınmazı toruna bağışlamak olduğunu ileri sürerek dava konusu 470 parsel sayılı taşınmazın satışının miras payları oranında iptali ile adlarına tescilini istemişler; mirasçılardan ...’ın asli müdahale talebinin reddine karar verilmiştir.
    Davalı ..., mirasçı olmayıp iyiniyetli 3. kişi olduğunu, çekişme konusu taşınmazı bedelini nakten ödeyerek ticari amaçla satın aldığını, satan kişinin taşınmazdan çıkmaması ve ipotek borcunun da ödenmemesi üzerine taşınmazı diğer davalıya sattığını, zamanaşımı süresinin geçtiğini; davalı ..., mirasçı olmayıp tapu kaydına güvenen iyiniyetli 3. kişi olduğunu, 300.000 TL satış bedelini nakten ödediğini ve yaklaşık 85.000 TL ipotek borcunu da kapattığını, bu bedeller üzerinden hapis hakkı tanınması gerektiğini, taşınmazı kullandığını, zamanaşımı süresinin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, mirasbırakanın vekaletname tarihinde hukuki ehliyeti haiz olduğunun Adli Tıp Kurumu raporuyla saptandığı ancak mirasbırakan tarafından ilk el davalı ...’e yapılan satışın diğer mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup davalı ... ve ikinci el davalı ...’in iyiniyetli olmadıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı ... vekili tarafından duruşma istekli olarak ve davalı ... ile İlgili Kişi ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 19.12.2019 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... Aktar, davalı ... ve vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacılar vekili Avukat... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz eden davalı ... vd. gelmedi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-

    Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, Finike Sulh Hukuk Mahkemesinin 12.04.2012 tarih 2012/91 Esas 2012/97 Karar sayılı veraset ilamına göre, 1916 doğumlu mirasbırakan ...’ın 30.01.2012 tarihinde ölümü üzerine davacı çocukları Elif, Halil, asli müdahale talebi reddedilen kızı Fatma ile 1991 yılında ölen oğlu Bayram’dan olma dava dışı torunları Osman, Teslime ve Şerife’nin mirasçı kaldıkları, davacı ... ve Halil’in her birinin miras payının 3/12 olduğu, dava dışı torun ...’ın, mirasbırakana vekaleten hareketle dava konusu 470 parsel sayılı taşınmazda mirasbırakan adına kayıtlı 5440/6440 payı 05.03.2010 tarihinde satış yoluyla davalı ilk el Bilal’e, adı geçenin de kısa bir süre sonra 15.04.2010 tarihinde dava dışı Osman’ın eniştesi olan davalı ...’e satış yoluyla temlik ettiği, davacı tarafça ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı olarak eldeki davanın açıldığı, mahkemece, vekaletname tarihinde mirasbırakanın ehliyetli olduğu ancak temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın muvazaa yönünden pay oranında kabulü ile iptal tescile karar verildiği anlaşılmakta olup hüküm davalılar ve ilgili kişi sıfatıyla karar başlığında yer verilen dava dışı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki; karar başlığında ilgili kişi olarak yer verilen ve davada taraf olmayan dava dışı ...’ın hükmü temyiz hakkı bulunmadığından temyiz isteğinin reddine.
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle iddianın kanıtlandığı gözetilerek davanın kabulü doğru olduğuna göre yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
    Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere, HMK 297/2. maddesinde “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince de hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır.
    Somut olayda, dava konusu taşınmazda mirasbırakana ait pay gözetilmek suretiyle ve veraset ilamına atıf yapılarak ya da davacıların miras payları belirtilerek iptal tescile, kalan payın davalı ... üzerinde bırakılmasına şeklinde hüküm kurulması gerekirken değinilen hususlar gözardı edilerek ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Öte yandan, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında dava değerinin, çekişme konusu taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı ya da mirasçıların paylarına isabet eden değer olduğu kuşkusuzdur.
    Dava konusu 470 parsel sayılı taşınmazda mirasbırakana ait 5440/6440 payın temlike konu edildiği ve keşfen bu payın toplam değerinin 362.901 TL olarak saptandığı, bu değerden davacıların 3/12’şer miras payına isabet eden değer ayrı ayrı 90.725,25 TL, toplam değer 181.450,50 TL olup harcın ikmal edildiği anlaşılmaktadır. Davanın kabulüne karar verilmiş olmakla paya isabet eden ve dava değeri olan toplam 181.450,50 TL üzerinden 12.394,88 TL nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken çekişme konusu taşınmazın tamamının değeri üzerinden 24.789,77 TL nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi doğru olmadığı gibi dava değerinin her bir davacı bakımından 90.725,25 TL olduğu gözetilerek her bir davacı yararına 10.008,02 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken çekişme konusu taşınmazın tamamının değeri üzerinden toplam 27.724,06 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsizdir.
    Ne var ki; değinilen hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 2. bendinde yazılı “ Antalya ili, Finike ilçesi, İncirağacı Mahallesi 470 parsele ilişkin tapu kaydının iptali ile davacıların veraset ilamındaki hisseleri oranında davacılar adına tesciline, artan kısmın davalı ... adına tesciline,” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “ Dava konusu 470 parsel sayılı taşınmazda davalı ... adına kayıtlı 5440/6440 oranındaki payın davacılar ... ve ...’ın Finike Sulh Hukuk Mahkemesinin 12.04.2012 tarih 2012/91 Esas 2012/97 Karar sayılı veraset ilamında yazılı miras payları oranında iptali ile iptal edilen payların davacılar ... ve ... adlarına tesciline, kalan payın davalı ... üzerinde bırakılmasına” cümlesinin yazılmasına, hükmün 3. bendinde yazılı “Alınması gereken 24,789,77 TL"den peşin alınan 742,50 TL harç ve 5.455,50 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 6.198,00 TL"nin mahsubu ile bakiye 18.591,77 TL"nin davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “ Alınması gereken 12.394,88 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 742,50 TL harç ile toplam 5.455,50 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 6.196,88 TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına” cümlesinin yazılmasına, hükmün 5. bendinde yazılı “ Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 3. Kısmına göre nispi olarak belirlenen 27.724,06 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “ Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre her bir davacı yararına ayrı ayrı 10.008,02 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine” cümlesinin yazılmasına, davalıların temyiz itirazlarının değinilen yönlerden kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davalılar ... ve Bilal Kurşun vekilleri için 2.037.00.-"şer TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilen davacılardan alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 19.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi