13. Hukuk Dairesi 2016/29681 E. , 2018/10587 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı tarafın kendisine karşı ... 2. İcra Dairesinin 2015/895 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatmış olduğunu ve takibin kesinleştiğini, kendisinin galerici olup ... adlı galeri dükkanı olduğunu, davalının genel vekaletname ile kendisine ait arabayı satması için yetki verdiğini ayrıca arabaya ait 162.801,00 TL otomobil kredisini ... Bankası ödemeyi üstlenmiş olduğunu, aracın 3. bir kişiye 195.000,00 TL bedel ile satıldığını, kredi borcunun kapatıldığını, ayrıca aracın toplamda 4.500,00 TL civarında olan trafik taşıt pulu trafik cezasısını ödediğini, bu sebeple davalıya borcunun kalmadığını, mesleği gereği satışlardan bir miktar komisyon aldığını, buna rağmen davacının icra takibi başlattığını ileri sürerek ... 2. İcra Dairesinin 2015/895 E.sayılı dosyasında borçlu olmamdığının tespitine, davalının takibinde haksız ve kötüniyetli olmasından dolayı takip miktarının %20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş,; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı, vekaleten araç satışı nedeniyle davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dosya içinde yer alan taraf beyanlarına göre davacının araç alım satımını mesleki amaçla yapan galerici sıfatını taşıdığı, davalının ise tüketici sıfatını haiz olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığı, buna göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, ayrı bir Tüketici Mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi yok ise ara kararıyla davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, işin esasına girilerek genel mahkeme sıfatıyla yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın (1) nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, (2) nolu bentte gösterilen nedenle davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 440/I maddesi uyarınca ...liğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.