Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/12271
Karar No: 2019/8518
Karar Tarihi: 28.11.2019

Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12271 Esas 2019/8518 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan mahkum edilmiştir. İddialara göre sanık sahte fatura düzenlemiştir. Sanık bu iddiaları reddetmiştir. Ancak, mahkeme sahte faturaların asıllarını getirterek sanığın yazı ve imzalarının ait olup olmadığını belirlememiş ve bu nedenle eksik inceleme yapılmıştır. Ayrıca, sanığın ek savunma hakkı tanınmadan TCK'nin 43. maddesine göre cezalandırılması da hatalıdır. Sanığın temel ceza ve indirim cezasının hesaplanması da hatalı yapılmıştır. Kanun maddelerine göre, 5728 sayılı Kanun'un 276. maddesiyle değişik 213 sayılı VUK'nun 359/b maddesi uyarınca sahte fatura düzenleme suçundaki alt ceza sınırı 3 yıldır. Sanığın hüküm alt sınırı olarak 18 ay tespit edilmesi yanlıştır. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi uyarınca koşullu salıverilme hükümlerinin yanlış uygulanmasından dolayı da hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir:
- Vergi Usul Kanunu'nun 359/b maddesi
- Türk Ceza Kanunu'nun 43., 62. ve 53. maddeleri
- 5728 sayılı Kanun'un 276. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. madd
11. Ceza Dairesi         2017/12271 E.  ,  2019/8518 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanık hakkında 2007 ve 2008 takvim yıllarında hiçbir hizmet ve mal karşılığı olmaksızın sahte fatura düzenlediği iddiası ile açılan kamu davasında, sanığın suç konusu faturaları düzenleyen iş yerini gerçekte ...’ün işlettiğini, ...’nın açılacak iş yeri ile ilgili düzenlenecek evraklara imza atmasını istediğini, evrakların ne olduğunu bilmeden imzaladığını, söz konusu iş yerinin kendisi tarafından işletilmediğini, düzenlenen sahte faturalarla da bir ilgisinin bulunmadığını savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sahte olarak düzenlendiği iddia olunan faturaların asıllarının, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükelleflerin ve sanığın bağlı bulunduğu vergi dairesinden sorulmak suretiyle getirtilip sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını, ...’e ait olduğunu söylemesi halinde ise ...’ün CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi ve suça konu faturalar üzerinde yer alan yazı ve imzaların sanığa veya ...’e aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra, toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilip sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
    2-a)Sanığa ek savunma hakkı tanınmadan TCK’nin 43. maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesine muhalefet edilmesi,
    b)Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan hükümde; 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’un 276. maddesiyle değişik 213 sayılı VUK’nin 359/b maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 3 yıl hapis olduğu, sahte fatura düzenleme suçunda en son düzenlenen fatura tarihinin suç tarihi olduğu, dosya kapsamında faturaların bulunmaması nedeniyle suç tarihinin tespit edilemediği gözetilmeden, sanık hakkında temel cezanın 18 ay olarak tespit edilmesi suretiyle hüküm kurulması,
    c)Sanık hakkında TCK"nin 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılırken, sonuç cezanın "18 ay 22 gün" yerine hesap hatası yapılarak "18 ay 20 gün" olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
    d)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.11.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi