17. Hukuk Dairesi 2016/5676 E. , 2019/5088 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... vekili ve davalı ... Kargo A.Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalı ..."ın kullandığı diğer davalı ..."ye ait ve bir diğer davalı ... Kargo A.Ş şirketinin işleteni olduğu aracın 03/12/2012 tarihinde müvekkillerinin oğlu/kardeşi olan ..."ye çarpması sonucu vefatına sebebiyet verdiğini, murisin ölümüne neden olan aracın ...’ye Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, kazaya rağmen davalı ... şirketinin kendisine düşen ödeme yükümlülüğüne riayet etmediğini, müvekkillerinden ...’ın murisin babası, ...’nin annesi, ..., ... ve ..."in ise kardeşleri olduğunu, bu nedenlerle baba ... için 1.000,00 TL maddi tazminat, 50.000,00 TL manevi tazminat, anne ... için 1.000,00 TL maddi tazminat, 50.000,00 TL manevi tazminat, kardeşler için ayrı ayrı 30.000,00’er TL manevi tazminat olmak üzere toplam 312.000,00 TL maddi ve manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren avans işlemlerine uygulanan ticari faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketinin maddi tazminatta poliçe ile sınırlı ve manevi tazminattan sorumlu olmaması kaydı ile) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; asıl davanın ve birleşen Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/377 Esas sayılı dosyasındaki maddi ve manevi tazminat davaların miktar ve davalılar yönünden kısmen kabulü ile davalılar ... ve ... yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, maddi tazminat talebinin diğer davalılar yönünden kabulü ile davacı anne ... yönünden 16.723,19 TL maddi (destekten yoksun kalma) tazminatın davalılar ..., ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen tazminine, davacı baba ... yönünden 12.460,01 TL maddi (destekten yoksun kalma) tazminatın davalılar ..., ... Kargo A.Ş ve ..."den müştereken ve müteselsilen tazminine, kabul edilen maddi tazminatların; davalılar ... ve ... yönünden kaza tarihi olan 03/12/2012 tarihinden, diğer davalı ... yönünden dava tarihinden itibaren işletilecek ticari faiz ile birlikte tazminine, birleşen Mersin 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/377 Esas 2015/47 Karar sayılı dosyaya konu manevi tazminat taleplerinin miktar ve davalılar yönünden kısmen kabulü ile bir kısım davalılar ... ve ... yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, diğer davalılar ... ve ... yönünden manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacılar anne ... ve baba ... yönünden 10.000,00"er TL, kardeş ... yönünden 5.000,00 TL, diğer kardeşler ... yönünden 4.000,00’er TL olmak üzere toplam 49.000,00-TL manevi tazminatın davalılar ... ve ... Kargodan müştereken ve müteselsilen kaza tarihi olan 03/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte tazminine, fazlaya ilişkin 261.000,00 TL manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı ... vekili ve davalı ... Kargo A.Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı ... Kargo A.Ş vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davacılar vekilinin ise, her nekadar dava konusu aracın kayden maliki davalı .... ise de, aracın kazadan önce ihbar olunan ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.’ye kiralandığına ilişkin kira sözleşmesinin delil olarak ibraz edilmiş olması karşısında, sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava Borçlar Kanunu"nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK m. 54) gereğince destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat ve Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (6098 sayılı TBK m. 56) gereğince manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Davacı, davalı ...’nün yol bakım ve onarımından sorumlu olduğunu belirterek dava açmış olup, davada hizmet kusuruna dayanılmıştır. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan kuruluşlar, kamu hizmeti sırasında verdikleri zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildirler. Kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir.
Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re"sen) dikkate alınması zorunludur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 04.11.2015 tarih ve 2015/17-731, 2015/2366 K. sayılı kararı ile de; "davalının hizmet kusuruna dayalı zararın tazmini için açılan eldeki davanın tam yargı davası olması nedeniyle davada idari yargı mercileri görevli olduğundan yerel mahkemece dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine karar verilmesi gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır." denilmek suretiyle hizmet kusuruna dayanılarak açılan davalarda idari yargının görevli olduğu belirtilmiştir.
Yargı yolu kavramı, bir hukuk sisteminde herhangi bir davanın o hukuk sistemine dahil yargı kollarından hangisinde bakılacağını ifade eder. Uyuşmazlığa hangi yargı kolunda bakılacağı hususu, davanın genel koşullarından olup mahkemece re"sen dikkate alınması gereklidir. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan ..., kamu hizmeti sırasında verdiği zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildir. Hizmet kusurundan dolayı açılan davaların, İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun"un 2. maddesi uyarınca tam yargı davası olarak ikame edilmesi gerekmektedir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Esasen 2918 Sayılı KTK"nun hukuki sorumluluğa ilişkin 85. ve devamı maddelerinde araç işletenin sorumluluğu düzenlenmiş olup idarenin hizmet kusurundan kaynaklanan sorumluluğu bu yasa kapsamı dışında tutulmuştur.
Somut olayda; davacı vekili, davalı ..."ne karşı hizmet kusuruna dayanarak işbu davayı açmıştır.
Bu durumda mahkemece, ..."ne karşı açılan davaya bakma görevi idari yargıya ait olduğundan, hizmet kusuruna dayanılarak davalı ... aleyhine açılan davanın tefrik edilerek, HMK"nın 114 1-b maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK"nın 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan, davalı ... yönü ile davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması yerinde görülmemiştir.
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 7. maddesinin 2. fıkrası “Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur” yönündeki düzenleme gereğince red nedeni farklı olan davalı ... Kiralama A.Ş lehine reddedilen miktara göre 1.500,00 vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken fazla hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
4-Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Karayolları Trafik Kanunu’nun 92. maddesinin (f) bendi ile Zorunlu Trafik Genel Şartları’nın 3. maddesinin (e) bendi uyarınca manevi zararlar trafik sigortası teminatının dışındadır. Bununla birlikte somut olayda davacı vekilince dava dilekçesi içeriğinden de anlaşıldığı üzere davalı zorunlu trafik sigortacısından manevi tazminat isteminde bulunulmadığı halde, mahkemece kabul edilen manevi tazminat istemi üzerinden davalı ... şirketi aleyhine diğer davalılar ... ve ... Kargo A.Ş ile birlikte müştereken ve müteselsilen vekalet ücreti takdiri doğru olmamıştır.
5-Davacı vekilinin ... lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının yurkarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma sebep ve şekline göre, şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Kargo A.Ş vekilinin tüm temyiz itirazlarının, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (5) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 2.010,04 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ... Kargo A.Ş."den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ...."ye geri verilmesine 18/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.