4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3904 Karar No: 2018/3212 Karar Tarihi: 24.04.2018
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3904 Esas 2018/3212 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/3904 E. , 2018/3212 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 29/03/2012 gününde verilen dilekçe ile 5233 sayılı Yasadan kaynaklanan rücuen alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyanın incelenmesinde; davalı ..."a yapılan gerekçeli karar tebliği ve davacı temyiz talebi tebliğinin usulüne uygun olarak yapılmadığı anlaşılmıştır. Şöyle ki; Tebligatın usulüne uygun olabilmesi için Tebligat Kanunu 10 ve 21/2. maddelerinin birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Tebligat Kanunu 10. maddesinde bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin, bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın buraya yapılacağı düzenlenmiştir. Tebligat Kanunu 21/2. maddesinde ise; gösterilen adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatabın o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memurunun tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim edeceği ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnamenin gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırılacağı düzenlenmiştir. Açıklanan yasa maddeleri gereği davalı ..."a yapılacak tebligat yönünden izlenecek yol; öncelikle Tebligat Kanunu 10. maddesi gereği bilinen adrese tebligat çıkartılması, şayet bu adrese çıkan tebligat evrakı iade edilecek olursa adres kayıt sistemindeki adresine mernis adresi olduğuna dair şerh düşülmeksizin normal yollardan tebligat çıkartılması, bu tebligatta iade olunursa son aşamada Tebligat Kanunu 21/2. maddesine göre adresin, adres kayıt sistemindeki adres olduğuna dair şerh düşülerek bu madde hükümlerine göre tebligat yapılması gerekmektedir. Şu halde mahkemece, adı geçen davalının savunma hakkının sınırlanmaması için yukarıda belirtildiği şekilde usulüne uygun olarak gerekçeli karar ve davacı taraf temyiz dilekçesi tebligatı yapılmak üzere dosyanın geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlanıp gerekli temyiz süresi beklendikten sonra, temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 24/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.