11. Hukuk Dairesi 2018/3421 E. , 2019/4713 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 19/09/2017 tarih ve 2008/1041- 2017/705 K.sayılı kararın asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 26/04/2018 tarih ve 2017/1060-2018/440 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili asıl davada, davacı ile davalı arasında imzalanmış olan 1 Aralık 2007 tarihli distribütörlük sözleşmesi gereğince davalı tarafından üretilen ürünlerin Türkiye sınırları içerisinde pazarlanması ve satılmasına ilişkin yetkinin münhasıran davacı şirkete ait olduğunu, davacının 18 yıldır Tremco ürünlerini Türkiye sınırları içerisinde tek yetkili olarak sattığını, davalı şirketin davacıya ait olan münhasırlık hakkına zarar verecek şekilde bir takım ürünleri sipariş ettiğini, davalının bilerek haksız rekabete konu olacak şekilde dava konusu ürünlerin ithalatını ve satışını yaptığını ileri sürerek haksız rekabetin tespitine, önlenmesine
ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Birleşen davada ise birleşen dava davalıları şirketlerin kötüniyetli olarak birlikte hareket ederek distribütörlük hakkına zarar verdiklerini, davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, haksız rekabetin tespitine, önlenmesine, 40.000,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi tazminatın haksız rekabet tarihinden itibaren kısa süreli banka hesaplarına uygulanan ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş, 05.05.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile 40.000.- TL olan maddi tazminat talebini 228.786,72 TL"ye yükseltmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı ... Tic.A.Ş. vekili, davalının dava konusu ürünleri Tremco Illbruck International Gmbh ile imzaladığı 23/09/2008 tarihli münhasır tek satıcılık sözleşmesi çerçevesinde Türkiye’de satışa arz ettiğini, ayrıca davacının imzaladığı sözleşmenin kendisine Türkiye’de münhasır satıcılık hakkı vermediğini, haksız rekabetin söz konusu olmadığını savunarak asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
Birleşen davanın davalısı Tremco Illburck Internatıonal GmBh ve Tremco Ilburck SAS vekili, davacının imzaladığı sözleşmeye taraf olmadıklarını, ortada bir haksız rekabetin olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen davanın davalısı ... vekili, Fransa"da aynı konuda derdest bir davanın mevcut olduğunu, haksız rekabetin oluşmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, tek satıcının hakkını üçüncü kişiye karşı haksız rekabet kurallarına dayanarak ileri sürebilmesi için rekabet hakkının kötüye kullanılması niteliğindeki bir eylemin varlığının gerektiği, sadece ithalat ve satışın tek başına kötüye kullanma olarak kabul edilemeyeceği, davalılardan Park Dış Ticaret AŞ’nin, aynı malı kanuni yollardan orijinal şekilde ithal edip satmasının haksız rekabet sayılmayacağı, davalı ...Ş.’nin yanlış beyanlarda bulunarak, yanıltıcı reklamlar yaparak veya kendisini dağıtım ağına dahil biri gibi göstererek karışıklık yaratmaya çalıştığına ilişkin herhangi bir eyleminin de bulunmadığı, davacı tek satıcıya o bölgedeki tekel hakkını tanımanın ve bu olanağı sağlamanın sözleşmenin tarafı olan birleşen dava davalısı olan ...’a düşen akdi bir edim olduğu, şartları varsa sözleşmeye aykırılık nedeniyle davacının kendi sözleşmesinin tarafından hak talep edebileceği, nitekim Fransız mahkemesinde sözleşmeninin tarafı olan Tremco Ilbruck International Gmbh (eski ...) aleyhine açtığı davada sözleşmeye aykırılık nedeniyle lehine tazminata hükmedildiği, tek satıcının bu hakkını davalı ... Tic. AŞ’ye karşı haksız rekabet yolu ile ileri sürmesinin mümkün olmadığı, davalılardan Tremco İlbruck SAS"ın 01/12/2007 tarihli ve 23/09/2008 tarihli sözleşmelerde taraf olmadığından bu davalının pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı, birleşen dava davalıların birlikte hareket ederek davayı zarara uğrattıklarına ilişkin bir kanıt bulunmadığı, ıslah edilen kısım yönünden ise talebin zamanaşımına uğradığı gerekçeleriyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı asıl ve birleşen davada davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi"nce, sözleşmelerin nispiliği prensibi gereğince davacının sözleşmeden doğan haklarını sadece sözleşmeye taraf olan kendi muhatabına karşı ileri sürebileceği, tek satıcının ticari faaliyetine konu emtianın başka kişi veya kurumlarca ithal edilip satılmasının tek başına haksız rekabet oluşturmadığı, asıl dava davalısının dürüstlük kuralına aykırı olarak aldatıcı hareketlerle rekabet hakkını kötüye kullandığının ispatlanamadığı, asıl ve birleşen dava davalılarının işbirliği içinde ve salt davacıya zarar verme kastıyla en başından beri birlikte hareket ettiklerinin de ispatlanamamış
olduğu, ıslah ile arttırılan kısmın zamanaşımına uğradığı, davalı yabancı şirketler arasında ortaklık bağı ve organik bağ var ise de davalıların hep birlikte salt davacıya zarar vermek kastıyla hareket ettiklerine dair somut bir kanıt bulunmadığı, Paris İstinaf Mahkemesi kararı ile de davalı yabancı şirketler arasında ortaklık bağı bulunsa da şirketlerin birbirini kesin olarak yönlendirmediği, bağımsız davrandıklarının tespit edildiği gerekçeleriyle asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesin aşağıda yazılı bakiye 17,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıdan alınmasına, 24/06/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.