Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/89 Esas 2019/2629 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/89
Karar No: 2019/2629
Karar Tarihi: 09.05.2019

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/89 Esas 2019/2629 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapmak suçlamasıyla mahkumiyetine karar verildiğini belirtiyor. Ancak sanıkların temyiz başvuruları üzerine yapılan incelemeler sonunda hükmün bozulması kararlaştırıldı. Sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteği, zincirleme suça dahil edilerek TCK'nın 43. maddesi uyarınca cezasının artırılmasına sebep olan maddi delil bulunamaması nedeniyle yerinde görüldü. Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmü, sanığın 01.06.2016 ve 03.06.2016 tarihli eylemlerine karşılık zincirleme suç hükümleri uygulanırken cezası alt sınırdan artırılmıştır. Mahkeme, sanığın temyiz talebinin reddine karar vererek hükmü onadı. Kararda yer alan kanun maddeleri 696 sayılı KHK'nın 100. maddesi, 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 299 ve 302/1. maddeleridir.
10. Ceza Dairesi         2019/89 E.  ,  2019/2629 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : İstinaf başvurularının esastan reddi

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Dosya kapsamına göre; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasını gerektirir bir neden görülmediğinden sanık ... ve müdafiinin duruşmalı inceleme isteğinin 696 sayılı KHK"nın 100. maddesi ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 299. maddesi uyarınca takdiren reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
    A) Sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, 03.06.2016 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanığın 03.06.2016 tarihli eylemi sabit ise de; 31.05.2016 tarihinde sanık ..."in Bilali isimli şahsa sattığı iddia edilen maddelerin ele geçmemesi ve suçun maddi delilinin elde edilememesi nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği, zincirleme suça dahil edilerek TCK"nın 43. maddesi uyarınca cezasının artırılması,
    Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
    B) Sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
    31.05.2016 tarihli eylemi gerçekleştirdiğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmayan sanık ...’in belirtilen bu eylemi sabit kabul edilerek zincirleme suça dahil edilmiş ise de, sanığın sabit olan 01.06.2016 ve 03.06.2016 tarihli eylemleri nedeniyle zincirleme suç hükümleri uygulanırken cezası alt sınırdan artırıldığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği ve istinaf isteminin esastan reddine dair karar hukuka uygun bulunduğundan, sanık müdafiinin temyiz itirazlarının yerinde görülmemesi nedeniyle, 5271 sayılı CMK"nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan bölge adliye mahkemesi kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA, tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmadığı dikkate alınarak sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
    Dosyanın Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verilmesine 09/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.