21. Hukuk Dairesi 2016/7381 E. , 2017/410 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle, davalılardan ... A.Ş. aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine, 66.119,52 TL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan ... Ltd. Şti. alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılardan ... Ltd. Şti. vekilince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24/01/2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü yapılan tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildi ve aynı gün Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici nedenlere göre davalı ...Ltd. Şti. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, sigortalının 14.09.2013 tarihli iş kazası sonucu sürekli iş göremezliği nedeniyle maddi ve manevi zararların giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, Davalı... A.Ş. hakkında açılan davadan davacının feragat etmiş olması nedeniyle bu davalı yönünden davanın reddine, davalı ... Ltd. Şti. yönünden ise 46.119,52 TL maddi tazminat ile 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 14.09.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Birden çok kimsenin birlikte neden oldukları zarardan sorumluluklarını düzenleyen TBK"nun 61. maddesi uyarınca (BK’nun 50 ve 51. Maddesi) ve aynı Yasanın 163. (BK’nun 142.) maddesi hükmüne dayanarak davacı, zararının tümünü müteselsil sorumlulardan biri aleyhine açacağı bir dava ile isteyebileceği gibi, sorumluların hepsi aleyhine açacağı bir dava ile de talep edebilir. Ancak, aynı Yasanın 163. (TBK 141) maddesi gereğince teselsül, ister yasadan, ister sözleşmeden doğmuş olsun, bu kuraldan yararlanma hakkı sadece zarara uğrayanın, daha geniş bir deyim ile alacaklınındır.
Öte yandan, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 165.maddesi (818 sayılı BK"nun 144. maddesi) hükmüne göre, Kanun veya sözleşme ile aksi belirlenmedikçe, borçlulardan biri kendi davranışıyla diğer borçluların durumunu ağırlaştıramaz. 166. maddesi(818 sayılı BK"nun 145. maddesi) hükmüne göre, sorumlulardan birinin zararı ödemesi halinde, diğerleri bu oranda borçtan kurtulurlar. Ancak, müteselsil borçluların borçtan tamamen veya kısmen kurtulabilmeleri, alacaklının bilfiil tatmin edilmiş olması halinde söz konusudur. Yine, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 147. madde hükmüne göre, rücu hakkından yararlanan müteselsil borçlulardan her biri ödediği miktar oranında alacaklının haklarına halef olacağına ve alacaklının diğerleri zararına, müteselsil borçlulardan birinin durumunu iyileştirdiği takdirde bu fiilin neticelerini şahsen tahammül edeceğine dair hükmüne havidir. Diğer bir deyişle müteselsil sorumlulardan birine yönelik feragati ile diğer müteselsil borçluların durumlarını ağırlaştıran alacaklı bunun sonuçlarına katlanır.
Somut olayda, davacının davalı ... Şirketine ait işyerinde davalı ... şirketi işçisi olarak çalışırken, iş kazası geçirerek %45,2 oranında malul kaldığı, hükme esas bilirkişi heyet raporunda asıl işveren ... şirketinin %35, alt işveren ... şirketinin %35, davacının ise %30 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, davacının 03.07.2015 tarihli dilekçesiyle davalı asıl işveren... A.Ş. hakkındaki davasından feragat ettiğini beyan ettiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen yasa hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; işveren şirketler aleyhine açılan temyize konu davada, davacı sigortalının asıl işveren Kardemir şirketi hakkında açtığı maddi ve manevi tazminat davasından feragat etmesi nedeniyle Kardemir şirketine yüklenilen %35 oranındaki kusura isabet eden tazminat alacağı yönünden alacağının sona erdiği kabul edilerek bu kısma ilişkin tazminat alacağı değerlendirme dışı bırakılmak suretiyle, davalı alt işverenin sorumlu olduğu kusur oranı üzerinden tazminat sorumluluğunun değerlendirilmesi gerekirken; hakkında davadan feragat edilen asıl işverenin sorumlu olduğu kısım davalı alt işverenin sorumluluğuna yüklenilmek ve davalı alt işverenin sorumluluğu ağırlaştırılacak şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı ...Ltd. Şti. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.