Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2018/294
Karar No: 2022/305
Karar Tarihi: 20.01.2022

Danıştay 4. Daire 2018/294 Esas 2022/305 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2018/294 E.  ,  2022/305 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2018/294
    Karar No : 2022/305


    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …
    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına, araç alım satım faaliyetinden elde ettiği geliri beyan etmediğinden bahisle takdir komisyonu kararına istinaden res'en tarh edilen 2011/2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 dönemlerine ilişkin vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; cezalı tarhiyatın dayanağı olan gelir vergisine karşı açılan davada … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı ile vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ile geçici vergi tarhiyatının kaldırılmasına karar verildiği anlaşıldığından, dayanağı kalmayan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatında da hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Nakil Vasıtaları Vergi Dairesi yazısına istinaden davacının kayıtlı bir çok aracı olduğu, araçların çok kısa süre içerisinde satıldığı, süreklilik arz eden kâr amaçlı araç alınıp satıldığı belirtilerek yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
    TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.


    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin reddine,
    2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 20/01/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


    (X) KARŞI OY :
    Davacı adına, araç alım satım faaliyetinden elde ettiği geliri beyan etmediğinden bahisle takdir komisyonu kararına istinaden res'en tarh edilen 2011/2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 dönemlerine ilişkin vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davanın kabulüne karar veren Vergi Mahkemesi kararı davalı idarece temyiz edilmiştir.
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde, re'sen vergi tarhının, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması olarak tanımlanmış, vergi beyannamesinin kanuni süresi geçtiği halde verilmemesi durumunda, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmayacağının kabul edildiği hüküm altına alınmıştır.
    Takdir komisyonları yetkili makamlar tarafından istenilen matrah takdirini yapmak konusunda görevli olup, takdir komisyonu üyeleri arasında, takdir edilecek matrah açısından ticaret, sanat veya mesleki bakımdan uzman kişiler de bulunmaktadır. Bu kapsamda, defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonlarınca işin türü, işyeri mevkii, emsali mükelleflerin beyan durumu gibi faktörler de dikkate alarak matrah takdirinde bulunulmakta olup, takdir komisyonu kararına dayanak alınan unsurların gerçeği yansıtmadığının davacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir.
    193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Mevzu” başlıklı 1. maddesinde ise, gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tabi; gelirin de bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarı olduğu, aynı Kanunun 37. maddesinde ise, her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazancın ticari kazanç olduğu hükme bağlanmıştır.
    Buna göre, devamlı olarak, ticari organizasyon dahilinde gerçekleştirilen bir faaliyetten elde edilen kazançların ticari kazanç olarak nitelendirilmesi gerekmektedir.
    Yukarıda yer verilen mevzuatın birlikte değerlendirilmesinden, ilgili olduğu yılda birden fazla araç alım satımı halinde elde edilen kazancın ticari kazanç olduğu ve buna ilişkin olarak gelir vergisi beyanının zorunlu olduğu aksi durumda idarenin gerekli tespit ve incelemeler sonucunda vergi matrahını tespit edeceği ve bunu yaparken de somut verilerden hareket ederek matrahın gerçeğe en yakın şekilde belirlenmesinin esas olduğu anlaşılmaktadır. İdare matrah belirlerken olaya özgün somut verilerden hareket ederek matrah belirlemek zorundadır ancak bunun mümkün olmadığı durumlarda, objektif bazı kriterlerden de faydalanabileceğinin ticari ve teknik icaplara uygun olacağı tabiidir.

    Dosyanın incelenmesinden, Nakil Vasıtaları Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı yazısına istinaden davacının üzerine kayıtlı çok sayıda aracı olduğu ve araçların kısa süre içerisinde satıldığının anlaşıldığı, mükellefiyet kaydı olmaksızın 2010 yılında 6 adet, 2011 yılında 24 adet, 2015 yılında 18 adet ve 2016 yılında 38 adet kendi adına yapılan motorlu araç satış işleminin süreklilik arz ettiğinden bahisle geçmişe dönük olarak 02/06/2010 tarihinden itibaren ticari kazanç yönünden mükellefiyet tesis edildiği, elde edilen ticari kazancın beyan edilmediğinden bahisle ilgili dönem kazancının tespiti için takdire sevk işleminin yapıldığı ve takdir komisyonunca tarh dosyası bilgileri, Gelir İdaresi Başkanlığı e-VEDO bilgisayar sistemi üzerinden yapılan kontroller ve faaliyet konusu ile ilgili diğer bilgileri ile emsali mükellef beyanları doğrultusunda matrah takdirinde bulunulduğu, takdir komisyonu kararına istinaden dava konusu vergi ziyaı cezalı vergilerin tarh edildiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, davacının bir yılda birden fazla olmak üzere takip eden yıllarda devamlı şekilde araç satışının ticari kazanç elde etmek maksadıyla yapıldığı sonucuna varılmış olduğundan, Vergi Dava Dairesince matrahın bulunuş şekli yönünden yapılacak değerlendirme sonrası karar verilmesi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi