Esas No: 2021/40669
Karar No: 2022/9858
Karar Tarihi: 12.04.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/40669 Esas 2022/9858 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar temyiz edilmiş ancak beraat hükümlerine yönelik bir temyiz bulunmadığı belirtilmiştir. Sanıklar arasında belirli suçlardan dolayı mahkumiyet hükümleri verilmiş ancak bazı hükümler temyiz istemleri reddedilmiştir. Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hüküm, uzlaştırma kapsamına giren suçlardan biri olmadığı için yeniden değerlendirilmelidir. Sanıkların verilen mahkumiyet hükümlerine itiraz etmeleri nedeniyle dava yeniden görülmeye devam edilecektir. 5320 sayılı Kanun'un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK'nın 317 maddeleri uyarınca hükümlerin temyiz edilemez olduğu vurgulanmıştır. Kanun maddeleri açıklandıktan sonra, kararda bahsedilen suçlar ve sanıkların isimleri detaylı bir şekilde açıklanmamıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanıklar ..., ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında katılan ...'a yönelik tehdit, ...'ye yönelik görevi yaptırmamak için direnme ile sanık ... hakkında katılan ...'a yönelik tehdit suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik bir temyiz bulunmadığı, sanıklar ... ve ... hakkında kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik ise 31/07/2015 tarihli ek karar ile sanıklar ... ile ...'un temyiz istemlerinin reddine karar verildiği ve bu ek karara yönelik sanıkların bir temyizinin bulunmadığı hususları belirlenerek dosya görüşüldü:
A) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında katılan ...'ya yönelik kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı, yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, katılan ... vekilinin temyiz davası istemi hakkında, tebliğnameye uygun olarak KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
B) Suça sürüklenen çocuk ..., sanıklar ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a yönelik kasten yaralama eylemlerinden kurulan kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildikleri tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun'un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, katılan ... vekilinin TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
C) Suça sürüklenen çocuk ... müdafisinin temyiz isteminin reddine dair 31/07/2015 tarihli ek karara yönelik temyizde;
Kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildikleri tarih itibarıyla hükümlerin temyiz edilemez olduğundan bahisle, Yerel Mahkeme tarafından CMUK'nın 315. maddesi uyarınca temyiz isteminin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden, suça sürüklenen çocuk ... müdafisinin tebliğnameye uygun olarak, temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın ONANMASINA,
D) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Suça sürüklenen çocuğa atılı suça ilişkin yasa maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı uyarınca, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 66/2 ve 67/4 maddelerine göre suçun tabi bulunduğu 7 yıl 12 aylık olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk ... müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak, başkaca yönleri incelenmeyen HÜKMÜN BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 66/2 67/4. ve CMK'nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞMESİNE,
E) Sanık ... hakkında katılan ...'ye yönelik görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret; katılanlar ..., ... ve ...'a yönelik kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme, hakaret ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların yasal bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sanık ... müdafisi ve katılan ... vekilinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
F) Sanık ... hakkında katılan ...'a yönelik mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren, 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi uyarınca uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde uzlaştırma hükümlerinin uygulanamayacağının hüküm altına alındığı, somut olayda mala zarar verme suçunun mağduru ..., tehdit ve kasten yaralama suçunun mağdurları ise ..., ... ve ... olmakla bu suçların aynı mağdura karşı işlenmemeleri nedeniyle anılan Kanun hükümleri ile değişik CMK’nın 253/3. maddesinin uygulama alanı bulmayacağı ve suç tarihinde sanığın katılan ...'a yönelik TCK'nın 151/1. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkrayla uzlaşma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, üçüncü fıkrada yer alan "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin madde metninden çıkarılması nedeniyle uzlaştırma kapsamına alınması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda yeniden değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
G) Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında katılanlar ... ve ...'a yönelik tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde;
Tarafların olay tarihinde ilk haksız hareketin kimden geldiği kesin biçimde tespit edilemeyen bir tartışma neticesinde kavga ettikleri, devamında ise sanıkların polis merkezine giden katılanlar ... ve ...'ı tehdit ettiklerinin kabul edilmesi karşısında; olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre TCK'nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün sanıklar hakkında uygulanma olanağının tartışılmaması,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafisi, sanıklar ... ve ... ile katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.