Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının ilamların icrası yoluyla başlattığı takip sonucunda icra dosyasına bir takım ödemeler yapılmış bu nedenlede 26.9.2007 tarihinde bakiye dosya alacağının 297.826.52 YTL olduğu belirtilmiştir. Ancak, incelenen kapak hesabında ödeme tarihleri ve ödeme miktarlarının dosyayla tam örtüşmediği bu nedenle anılan kapak hesabına borcun tahsili yönünde itibar edilemeyeceği anlaşılmıştır. Nitekim alacaklının icra mahkemesine başvuru  nedenide 24.9.2007 tarihi itibariyle yapılan bu hesaplamının dosyadaki gerçeği yansıtmadığına ilişkindir. İcra mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi dayanak ilam icra takip dosyası ödeme miktarları ödeme tarihleri ve uygulanan faiz  açısından denetlenerek dosya kapsamına uygun olduğu görülmüştür.
Kaldı ki, alacaklı tarafta 28.11.2007 tarihli bu rapordaki hesaplamayı kabul ettiğini açıklamıştır. Hal böyle olunca alacaklının 27.9.2007 tarihi itibariyle 237.254.14 YTL alacağı olduğu belirlenmiştir. Bu durumda icra mahkemesince yapılması gereken iş 26.9.2007 tarihli dosya kapak hesabı doğru olmadığından iptali ile 28.11.2007 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen miktar üzerinden alacaklının kabulü olduğuda nazara alınarak alacağın tahsilinin gerekeceğine karar vermek gerekirken somut olaya çözüm getirmeyecek biçimde dosya içeriği ile bağdaşmayan 26.9.2007 tarihli kapak hesabının daha fazla meblağ ifade ettiğinden bahisle alacaklı şikayetinin reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.