
Esas No: 2019/10467
Karar No: 2021/3897
Karar Tarihi: 23.03.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/10467 Esas 2021/3897 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İlk Derece Mahkemesince (Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/504 Esas–2017/503 Karar) davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 5. Hukuk Dairesince HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalılar vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 16/03/2021 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliyesi 5. Hukuk Dairesince HMKnun 353/1-b-1 maddesi uyarinca esastan reddine ilişkin karar verilmiş olup; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle İstanbul Bölge Adliyesi 5. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/504E. - 2017/503K. sayılı kararının incelenmesinde,
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; kapama fındık bahçesi niteliğindeki Kocaali İlçesi, ... Köyü 103 ada 55 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak, tel çite ise niteliğine göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23/10/2018 ttarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01/06/2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak diğer davalılar yönünden de davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/504 E.- 2017/503 K. sayılı ilamının hüküm fıkrasının;
Davacı idare lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin (6) numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılmasına,
Hükmün böylece HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK"nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"ne GÖNDERİLMESİNE, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davalılar yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.050,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 23/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.