11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1016 Karar No: 2019/8465 Karar Tarihi: 28.11.2019
Sahte fatura kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1016 Esas 2019/8465 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın sahte fatura kullanmak suçundan mahkumiyeti kararlaştırıldı. Ancak suç tarihi olarak gerekçeli kararda yanlış bir tarih verildiği belirlendi ve suç tarihinin aslında 28.05.2005 olduğu kabul edildi. Bu durumda, sanığın suçu işlediği tarih itibariyle olan dava zamanaşımı 21.06.2005 tarihinde başladı ve kararın temyiz inceleme tarihine kadar geçmesi nedeniyle gerçekleşti. Bu nedenle, sanığın temyiz nedenleri kabul edildi ve hüküm BOZULDU. Ancak, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından kamu davası düşürüldü. Bu karar, Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı hükümlerine dayanılarak verildi. Ayrıca, suçun cezasının türü ve üst sınırı, 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4. maddeleri uyarınca belirlendi ve VUK'nin 359/b-1. maddesi uyarınca uygulandı.
11. Ceza Dairesi 2019/1016 E. , 2019/8465 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Gerekçeli karar başlığında "2005" şeklinde yanlış yazılan suç tarihinin suça konu kullanılan en son fatura tarihinin 28.05.2005 olması ve KDV indiriminde kullanılmış olması nedeniyle "21.06.2005" olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “2005 takvim yılında sahte fatura kullanmak” suçunun 213 sayılı VUK"nin 359/b-1. maddesindeki cezasının türü ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, 21.06.2005 suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 28.11.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.