Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/27127
Karar No: 2018/425
Karar Tarihi: 22.01.2018

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/27127 Esas 2018/425 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatılmış, ancak borçlu yetkiye ve kısmi olarak borca itiraz etmiştir. Takibin durdurulmasına karar verilmiş, fakat alacaklı mahkemeye başvurarak yetki itirazının kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkeme ise bu talebi reddetmiştir. Ancak borçlu, asıl alacak yönünden herhangi bir itirazda bulunmadığı için hukuki ilişkiyi kabul etmiştir. Para borcu olduğu için TBK'nun 89. maddesi uyarınca, alacaklının ikametgahı ifa yeri sayılır. Borçlu da herhangi bir itirazda bulunmadığı için alacaklının kendi ikametgahında icra takibi başlatması hukuka uygun görülmüştür. Mahkeme kararı, İİK'nun 366. maddesi ve HUMK'nun 428. maddesi uyarınca bozulmuştur.

Kanun maddeleri:
- İİK'nun 68. maddesi: İcra ve iflas dairelerine yapılan itirazlar hakkında karar verme yetkisini içerir.
- İİK'nun 50. maddesi: Yetki konusunda HMK'nun hükümlerinin uygulanacağını belirtir.
- HMK'nun 10. maddesi: Sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği
12. Hukuk Dairesi         2016/27127 E.  ,  2018/425 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek (7) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçe ile yetkiye ve kısmen borca itiraz üzerine müdürlükçe takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece yetki itirazının kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmektedir.
    Alacaklının icra mahkemesine başvurusu, bu hali ile İİK"nun 68. maddesi kapsamında itirazın kaldırılmasına ilişkindir.
    İİK"nun 50. maddesinin birinci fıkrasına göre; HMK"nun yetkiye ilişkin hükümleri para ve teminat alacaklarına dayalı takiplerde kıyas yolu ile uygulanır. Aynı fıkranın ikinci cümlesinde, takibe konu akdin yapıldığı icra dairesinin de takipte yetkili olduğu belirtilmiştir.
    İİK"nun 50. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken HMK"nun 10. maddesine göre, sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.
    Sözleşmenin ifa yeri, TBK"nun 89. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, öncelikle borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir. Şayet aksine bir anlaşma yoksa, para borçlarında, borç, alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödenir. Ancak aranacak ya da aldırılacak borçlarda bu madde uygulanmaz. Nitekim Hukuk Genel Kurulu"nun 2001/12-1162-1191 sayılı kararında da bu kural benimsenmiştir. Ancak TBK"nun 89. maddesinin uygulanabilmesi için, akdi ilişkinin kabul edilmesi gerekmektedir.
    Somut olayda, faturaya dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine karşı borçlu yetki itirazında bulunmakla birlikte,temerrüde düşürülmediği için takip tarihine kadar işlemiş faiz miktarı 1.610,21 TL.ye itiraz ettiğini belirterek, takibe konu asıl alacak yönünden herhangi bir itirazı bulunmadığından, alacaklı ile arasındaki hukuki ilişkiyi kabul etmiştir. Borçlunun borcu, bir miktar paradan ibaret olup, TBK’nun yukarıda yer verilen hükmü uyarınca, alacaklının ikametgahı, ifa yeri sayılır. Borçlu tarafça, para borcunun ifa yeri olarak bir başka belge de sunulmadığına göre, TBK"nun 89/1. maddesi uyarınca, alacaklının kendi ikametgahında icra takibi başlatmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
    O halde mahkemece, borçlunun yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile aksi yönde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi