Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3101
Karar No: 2019/4685
Karar Tarihi: 20.06.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/3101 Esas 2019/4685 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/3101 E.  ,  2019/4685 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    (FİKRİ VE SINAI HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ SIFATIYLA)

    TÜRK MİLLETİ ADINA



    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 09/11/2017 tarih ve 2017/157-2017/318 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı, mülkiyeti tarafına ait olan .... ... cd. N.29 .../... adresindeki taşınmaz ile ... mah. Organize Sanayi Bölgesi, 1498 ada, 5 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalı tarafından mimari proje çizildiğini, ... Noterliğinin 29/08/2012 tarih 1961 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile .... ... Cd. N.29 .../... adresinde bulunan yapının mimari projesinde değişiklik yapma gereksinimi hasıl olduğundan davalıya bedelinin ödenmesi koşulu ile ihtar gönderdiklerini, daha sonra ... mah. Organize San. Bölgesi 1498 ada, 5 parseldeki yapının mimari projesinde zorunlu unsur olan kapının projede olmaması sebebiyle bedeli ödenmek koşulu ile projede değişiklik yapılması için ... Noterliğinin 17/04/2014 tarih 4753 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ihtar gönderdiğini, ihtarların tebliği gerçekleşmesine rağmen davalının cevap vermediğini, projelerin tamamlanması için başka bir mimarla anlaşmak üzere 6098 sayılı TBK"nın 113. maddesi gereği nama ifaya izin verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, Borçlar Kanunun 113. maddesinin "yapma ve yapmama borçları" başlığını taşıdığını, iş bu madde de "yapma borcu, borçlu tarafından ifa edilmediği alacaklı ..." hususunu kapsadığını, davaya konu taşınmazlar üzerindeki bina ve fabrikanın kullanım amacına uygun olarak tasarlanarak mimari projesinin müvekkili tarafından çizildiğini, ilgili idareden gerekli ruhsatların alındığını, tarafına düşen edimlerin yerine getirildiğini, .... ... Cd. N.29 .../... adresindeki binada projelere aykırı imalatlar yapıldığı için bu binanın mimari projeye uygun hale getirilmesi tarafınca talep edilmesine rağmen, davacı tarafından bu taleplerinin karşılanmadığını, bu hususta ilgili kurumlara şikayette bulunduğunu, ... mah. Organize San. Bölgesi 1498 ada, 5 parselde bulunan fabrikanın projeye uygun olarak yapıldığını, akabinde bu binaya bitişik tarafınca yapılan fabrika binasının mimari projesine müdahale edecek şekilde ilave kaçak bina yapmak suretiyle tarafına ait yasal hakların ihlal edildiğini, yasaya aykırı davranıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davaya konu yapıların FSEK"nun 4. maddesi kapsamında mimari eser olduğu, davacı yapıların kullanımı için gerekli ve zorunlu olan ilaveleri mimari projede olmamasına rağmen yaptığı ve sonradan davalı mimardan bunun için mimari projede tadilat talep ettiği, davalı mimarın davacının bu talebine cevap vermediği, bu sebeple davacının mimari projeye aykırı yapı yapması sebebiyle telafisi imkansız zarara neden olacağı ve bu hususun devam edeceği anlaşıldığından, davalının tadilat projesi yapmaması TMK 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olduğundan BK 97 ve TBK 113 maddesi gereği davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının müellifi olduğu mimari projelere uygun olarak inşa edilen iki ayrı binada (fabrika ve otel binaları) davacı tarafça gerçekleştirilen ve onaylı asıl projede mevcut olmayan izinsiz imalatlarla ilgili olarak 3194 sayılı İmar Kanunu gereğince idari mercilere sunulmak istenilen tadilat projesi düzenlemeyi reddeden davalı yerine TBK 113. madddesi uyarınca başka bir mimarla anlaşmak üzere davacıya izin verilmesine ilişkindir. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda davalıya ait mimari projelerin 5486 FSEK 2/1. maddesi kapsamında ilim ve edebiyat eseri olduğu, ancak bu projelere uygun olarak inşa edilen fabrika ve otel binalarının (yapıların) ise aynı Kanun’un 4/3. maddesi anlamında mimari eser vasfında olmadığı mütalaa edilmiştir.
    Bu durumda uyuşmazlığın çözümünde binalarda onaylı mimari projeye aykırı olarak gerçekleştirilen imalatların idari ya da teknik zorunluluklardan kaynaklanıp kaynaklanmadığının ve bu durumun tadilat projesine bağlanmasının mümkün olup olmadığının belirlenmesi gereklidir.
    Söz konusu imalatların zorunlu ve gerekli olduğunun kabulü halinde, davalı onaylı mimari projede bulunmayan bu değişikliklere yönelik bir tadilat projesi çizimine muvafakat vermemesi MK’nın 2. maddesine aykırılık oluşturur. Ancak bu halde dahi yapılacak tadilat projesinin herhalükarda 5486 sayılı FSEK 16. maddesi uyarınca davalının müellifi olduğu asıl mimari projelerin bütünlüğü bozucu nitelikte olup olmayacaklarının da her bir proje için ayrı ayrı tespiti gereklidir. Çünkü, düzenlenecek olan tadilat porjelerinin 5486 sayılı FSEK 16. maddesine aykırılık oluşturacağının saptanması halinde bu projelerin çizimini reddeden davalının eyleminin MK’nın 2. maddesine aykırılık oluşturacağından söz edilemeyecektir. Öte yandan TBK’nın 113. maddesine dayalı olarak açılan davada, onaylı mimarı tadilat projeleri hakkında yapılacak değerlendirmelerin, söz konusu izinsiz imalatların 3194 sayılı Yasa"ya aykırılık oluşturması nedeniyle tadilat projesine bağlanması suretiyle yasal hale getirilmiş sayılıp sayılmayacağı hususu ile bağlantısı bulunmayıp, bu hususun takdiri işlemi davanın dışında idari makamlara ait olacağından, uyuşmazlığın çözümünde dikkate alınması da mümkün bulunmamaktadır.
    O halde, mahkemece yeni bir bilirkişi heyetinden yukarıda belirtilen ilkeleri de gözönüne alacak şekilde mütalaa alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davacı talebinin uzunca bir süredir askıda kalmasının telafisi imkansız zarara neden olacağı bu durumun da MK’nın 2. maddesine aykırılık oluşturduğu şeklindeki yetersiz, eksik incelemeye dayalı bilirkişi görüşü benimsenmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın mümeyyiz davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 20/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi