5. Ceza Dairesi Esas No: 2017/447 Karar No: 2017/753 Karar Tarihi: 01.03.2017
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/447 Esas 2017/753 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, görevi kötüye kullanma ve yalan tanıklık suçlarından şüpheliler hakkında yapılan soruşturma sonucu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına yapılan itirazın reddedilmesiyle ilgili olarak Sulh Ceza Hakimliğinin verdiği kararı inceledi. Kararında, savcının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160. maddesi gereği soruşturma yapmak zorunda olduğuna, ancak dosya kapsamında yeterli soruşturma yapılmadan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğine dikkat çekti. Bu sebeple kanuna uygun bir soruşturmanın yapılmaması nedeniyle itirazın kabul edilmesi gerektiğine karar veren mahkeme, Sulh Ceza Hakimliğinin kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca bozulmasına hükmetti. Kararda geçen kanun maddeleri: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160. ve 309. maddeleri.
5. Ceza Dairesi 2017/447 E. , 2017/753 K.
"İçtihat Metni"
Görevi kötüye kullanma ve yalan tanıklık suçlarından şüpheliler ... 7 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Personeli haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 06/04/2016 tarihli ve 2016/1097 soruşturma, 2016/1679 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... Sulh Ceza Hakimliğinin 30/05/2016 tarihli ve 2016/1826 değişik iş sayılı kararının; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, dosya kapsamına göre müştekinin iddiaları kapsamında kamera kayıtları dosyaya celp edilerek gerekli inceleme ve araştırma yaptırılmaksızın, keza müşteki ve tarafsız tanıkların ifadelerinin alınması da dahil olmak üzere hiçbir soruşturma işlemi yapılmadan eksik soruşturmaya dayalı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, ortada 5271 sayılı Kanun’a uygun bir soruşturmanın bulunmadığı bir durumda, anılan Kanun’un 160. maddesi ve diğer maddeleri uyarınca soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 26/12/2016 gün ve 94660652-105-34-11661-2016-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü: Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile ... Sulh Ceza Hakimliğince verilen 30/05/2016 tarihli ve 2016/1826 değişik iş sayılı Kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 01/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.