Esas No: 2020/2250
Karar No: 2022/82
Karar Tarihi: 20.01.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/2250 Esas 2022/82 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2020/2250 E. , 2022/82 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/2250
Karar No : 2022/82
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 01/10/2019 tarih ve E:2017/4472, K:2019/5131 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin … tarih ve … sayılı kararın iptali ve bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 01/10/2019 tarih ve E:2017/4472, K:2019/5131 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiş,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararların Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 6 yıl, 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucunda anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı tarafından davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit Tutanağı"ndan, davacının, …5 GSM numarasından, … IMEI numaralı numaralı cihazla ByLock uygulamasını yüklediğinin anlaşıldığı,
Davacının soruşturma aşamasında alınan ifadeleri yönünden, bu ifadelerin değerlendirilmesi sonucunda davacının FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından, dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden, davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesine yönelik isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, kamu görevinden ihraç edilmeden önce davalı idarece hakkında verilen görevden uzaklaştırma kararının tarafına tebliğ edilmemesi ve itiraz hakkının engellenmesi nedeniyle adalete erişim hakkının engellendiğinden dava konusu işlemin bu yönüyle iptalinin gerektiği, meslekten çıkarılmasına ilişkin kararın dayanağını oluşturan bilgi ve belgeler tarafına tebliğ edilmediğinden etkili başvuru ve silahların eşitliği ilkesinin ihlal edildiği, hakkındaki görevden uzaklaştırma kararının 2802 sayılı Kanun hükümlerine göre tesis edilmesi nedeniyle yetkide ve usulde paralellik ilkesi uyarınca meslekten çıkarılmasına ilişkin inceleme ve soruşturmanın da aynı Kanun hükümleri uyarınca yapılması gerektiği, bu kapsamda uyuşmazlığa olağanüstü hal rejiminin uygulanması gerektiğine dair iddiaların temelsiz olduğu, nitekim hukuki güvenlik ilkesi gereğince de soruşturmanın bu şekilde yürütülmesi gerektiği, hakkındaki ihraç kararının ve bu karara yönelik itirazın aynı Kurulca karara bağlanması ve söz konusu Kurul üyelerinin ihraç edilen hakim ve savcıların 2014 HSK seçimlerinde bağımsız adaylara oy kullandığı iddiasına yer vermesinin tarafsızlık ilkesinin ihlal edilmesi sonucunu doğurduğu, meslekten çıkarma cezası verilmeden önce savunması alınması gerekirken tarafına usulüne uygun tebliğ edilen bir savunma hakkının tanınmadığı, meslekten çıkarılmasına ilişkin kararda şahsına yönelik kişiselleştirme yapılmadığı, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihten sonra ortaya konulduğu ileri sürülen delillerin dikkate alınamayacağı, ByLock tespit tutanağında ID numarası ve kullanıcı adının tespit edilemediği, bu durumda bu tutanağın delil olarak kullanılmasının mümkün olmadığı, öte yandan, ByLock kullandığı iddiasına ilişkin verilerin hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmesi nedeniyle özel hayatın ve aile hayatının korunması ilkesinin ihlal edildiği, hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet hükmü bulunmadığından, anılan soruşturmaya istinaden ihraç edilmesinin masumiyet karinesinin ihlali sonucunu doğurduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 01/10/2019 tarih ve E:2017/4472, K:2019/5131 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 20/01/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.