18. Hukuk Dairesi 2016/9466 E. , 2016/9472 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 108 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı ... vekil tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasanın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesine karar verilmiştir. Yasa koyucunun da bu hak ihlalini dikkate alarak 6459 sayılı Kanunun 6. maddesi ile 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenlemenin getirildiği dikkate alınarak (her ne kadar getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de), 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesinin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ile tescil davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerekmekte olup somut olayda, mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli ilk karar ile birlikte davalılara ödenmesine karar verildiğine göre dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten ilk karar tarihine kadar faiz uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki mevcut ipoteğin, tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi ,
3-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan ”2.inci derece kara askeri yasak bölge kapsamındadır” şerhi ile birlikte tesciline karar verilmemesi,
Doğru değil ise de bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendinin hükümden çıkarılarak yerine “... İli ... İlçesi ... Köyü 108 parsel numaralı 1.423,61 m² lik fen bilirkişisinin 03.02.2014 havale tarihli bilirkişi raporu ve ekli krokisinde teknik özellikleri belirtilen taşınmazın kamulaştırma nedeniyle tapu kaydının iptali ile ... adına tesciline ve yol olarak terkinine, tapu kaydında bulunan 13.07.2001 tarih ve ... yevmiye nolu 2.inci derece kara askeri yasak bölge kapsamındadır şerhinin tapu kaydına yansıtılmasına” ibaresinin yazılması, hüküm fıkrasının 2. bendinin sonuna, “tespit edilen kamulaştırma bedeline 12.08.2013 tarihinden ilk karar tarihi olan 23.05.2014 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine ve taşınmazın tapu kaydında bulunan ipoteğin kamulaştırma bedeline yansıtılmasına” yazılması,
Suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 13.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.