12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/26095 Karar No: 2018/335 Karar Tarihi: 18.01.2018
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/26095 Esas 2018/335 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İcra Hukuk Mahkemesi'nin verdiği bir karar temyiz edildi. İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulması gerektiği halde, mahkeme takibin iptaline karar verdi. Ancak bu kararın yanlış olduğu ve alacaklının tazminat ile sorumlu tutulamayacağı belirtildi. Bu nedenle, mahkeme kararı düzeltilerek onandı. İİK'nun 170/3. maddesi, takibin durdurulması hakkında hüküm içermektedir. Borçlu tarafından inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirilmesi durumunda itirazın kabulüne karar verilir ve takip durur. Borçlu senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına ve takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edilir.
12. Hukuk Dairesi 2016/26095 E. , 2018/335 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK"nun 170/3. maddesinde; "İcra mahkemesi, 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkâr edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. İtirazın kabulü kararı ile takip durur. Alacaklının genel hükümlere göre dava açma hakkı saklıdır. İnkâr edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip ikinci fıkraya göre durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına ve takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edilir ve itiraz reddedilir " hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece, borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK"nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulması ile yetinilmesi gerekirken; takibin durdurulması ile beraber iptali yönünde de hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, icra takibi, bonoyu dördüncü ciranta olan ... Ltd. Şti."nden ciro yolu ile eline geçiren yetkili hamil ... tarafından muteriz lehtar hakkında yapılmaktadır. Bu durumda, hamil ile lehtar arasında doğrudan ilişki bulunmadığından adı geçen hamil, takibe dayanak bonodaki ciro imzanın lehtara ait olup olmadığını bilebilecek durumda değildir. Ayrıca, borçlu tarafından, alacaklının senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu da kanıtlanamadığına göre, mahkemece, alacaklının tazminat ile sorumlu tutulması da doğru görülmemiştir. O halde; mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle bozulması gerekir ise de; anılan yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 6. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 22.6.2016 tarih ve 2015/1001 E, 2016/580 K. sayılı kararının hüküm bölümünün (1) nolu bendinde yer alan, "iptali ile" sözcüklerinin ve tazminata ilişkin (2) nolu bendinin tamamının karar metninden çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.