Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14021
Karar No: 2019/7120
Karar Tarihi: 24.10.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/14021 Esas 2019/7120 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2016/14021 E.  ,  2019/7120 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11/06/2008 gününde verilen dilekçe ile harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ya da tazminat talebi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 31/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, bir kısım davalılar ile miras bırakanları ... adına kayıtlı 2536 parsel B Blok 28 ve 29 numaralı bağımsız bölümlerin tapu dışı düzenlenen 21.07.1998 tarihli sözleşme ile davalılarca 20.000 ABD Doları karşılığında müvekkiline satıldığını, ancak davalıların tapuları devretmeye yanaşmadıklarını ileri sürerek dava konusu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile müvekkili adına tescilini, olmadığı taktirde taşınmazların rayiç değeri olan 80.000,00TL’nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalılardan ...ile ... imzalı beyanları ile davayı kabul ettiklerini bildirmiş; bir kısım davalılar vekili ise davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 2536 parsel B bloktaki 28 ve 29 No"lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline dair verilen kararın, bir kısım davalılarca temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 11.04.2012 tarihli 2012/2921 Esas 2012/2715 Karar sayılı ilamı ile özetle, terditli alacak isteğiyle ilgili olarak taraf delillerinin toplanması ve satış parasının dava tarihi itibariyle ulaştığı değer de gözönünde bulundurularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden söz edilerek sadece temyize gelen davalılar ... ile ... payları yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın tapu iptali ve tescil talebi yönünden reddine; tazminat açısından kısmen kabulü ile 55.505,00TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline dair verilen kararın bu kez davacı vekili, bir kısım davalılar vekili Av. ... ile ... mirasçıları olan bir kısım davalılar vekili Av. ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 27.10.2015 tarihli 2015/4852 Esas, 2015/19315 Karar sayılı ilamıyla; tapu kaydına göre, 2536 parseldeki 28 ve 29 No"lu bağımsız bölümlerin 12.01.1995 tarihinde bir kısım davalılar ile miras bırakanları adına tescil edildiği, davacının 21.07.1998 tarihli tapu dışı satışa dayanarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğu, tapu dışı satışın yapıldığı tarihte dava konusu taşınmazın tapuda kayıtlı bulunan bir yer olduğu, Dairenin 11.04.2012 tarihli bozma ilamında tazminatla ilgili bölüme yönelik bozma sevkedildiği ve bozmanın temyiz edenlerin paylarına yönelik olduğunun açıklandığı, bu durumda tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne ilişkin hükmün temyiz isteğinde bulunmayan diğer davalılar yönünden kesinleştiğinin kabulü gerektiği, mahkemece kesinleşen tapu iptali ve tescil ile ilgili bu bölüm açısından son hükümde yeniden karar verilmiş olmasının, kesinleşen bölüme bir etkisinin bulunmadığı, tapu iptali ve tescil ile ilgili hükmün kendileri yönünden kesinleştiği anlaşılan davalılar ... mirasçıları ... vekili Av. ..."ın hükmü temyiz edemeyeceği düşünülebilirse de tazminat ile ilgili bölüm bakımından hükmü temyiz etmesinde hukuki yararının bulunduğu, bu yüzden tazminatla ilgili yapılan temyiz incelemesinin tüm temyiz edenlerin itirazlarının incelenerek yapıldığı, buna göre de;
    1)Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere, davacının dayandığı sözleşme tarihi itibarıyla dava konusu yapılan taşınmazın tapuda kayıtlı olduğunun belirlendiğine, bozma ilamı doğrultusunda toplanan deliller ve harici satış nedeniyle tarafların vermiş olduktan değerleri geri isteyebilecekleri gözetilerek kademeli olarak açılan isteklerden denkleştirici adalet ilkesi gereğince ödendiği ispatlanan miktar gözetilerek satış parasının uyarlama kuralları çerçevesinde dava tarihindeki karşılığının belirlendiğine, alınan bilirkişi raporları ve hesaplanan miktarda bir hata bulunmadığına göre, bir kısım davalılar vekili Av. ... ile ... mirasçıları bir kısım davalılar vekili Av. ..."ın temyiz itirazlarının bu yönden yerinde olmadığı,
    Ancak, dava konusu 28 ve 29 parsellerin tapuda davalılar adına paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı olması, usulüne uygun şekilde bulunan güncel 55.505,00TL"nin tapu kaydındaki tüm paylarla ilgili bulunması, Dairenin bozma ilamı da bir kısım davalı paydaşlarla ilgili olup tapu iptali ve tescile ilişkin verilen evvelki hüküm bir kısım davalı paydaşlar bakımından kesinleştiğine göre, 55.505,00TL"den tapu iptali ve tescille ilgili hüküm bölümü kesinleşen bir kısım davalılara ait paylara tekabül eden toplam 58/88 pay ile Hatice"nin sözleşmeden sonra elde ettiği 3/44 paya tekabül eden miktarın düşüldükten sonra, lehlerine bozma sevkedilen davalıların 24/88 payı açısından, bu paya isabet edecek 15.137,00TL"nin lehine bozma sevkedilen ... ile ..."den tahsiline şeklinde kabule karar verilmesi, hükmedilen kısmın hangi davalılardan ne şekilde tahsiline karar verildiğinin hükümde açık şekilde gösterilmesi gerekirken, bu hususlar gözden kaçırılarak, haksız zenginleşmeye ve mükerrerliğe neden olacak şekilde 55.505,00TL"nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine şeklinde hüküm kurulmasının doğru olmadığı, davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının bu yönden yerinde olduğu,
    2)Hükmedilen miktarın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerektiğine yönelik davacı vekilinin temyiz itirazlarının ise yukarıda bozma sebebi yapılan (1) No"lu bentteki açıklamalar karşısında yerinde görülmediği,
    Diğer yandan, mahkeme karar başlığında dava tarihi 11.06.2008 olmasına rağmen hatalı olarak 31.10.2012 olarak yazılmıştır. Ancak bu husus, mahkemesince mahallinde her zaman düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğundan bu konuda bir bozma sevk edilmediği gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile 15.137,00TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ...."den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının bu davalılar yönünden tapu iptal ve tescil taleplerinin reddine; davalılar ... hakkındaki tapu iptali ve tescil davasının ise kesinleşmiş olduğu gerekçesi ile bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Hükmün hangi hususları kapsayacağı 6100 sayılı HMK’nin 297. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Bu biçim, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır, hükmün hedefine ulaşmasını engeller, kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz. Bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini ve ifa kabiliyetini yitirir.
    Bozma kararından sonra bozmaya uyularak verilen hüküm yeni bir hükümdür. Bozmaya uyularak tesis edilen hükmün, tüm istekleri karşılar şekilde yeniden yazılması gerekir.
    Somut olayda ise mahkemece, davalılardan ... ile ..."ın tapu iptali ve tescile yönelik kabul beyanları esas alınarak tescil hükmü kurulmuş; Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 27.10.2015 tarihli 2015/4852 Esas, 2015/19315 Karar sayılı ilamında da davayı kabul edenler yönünden tescile ilişkin hükmün kesinleştiği belirtilmiş ise de tescil istemi hakkında bozmaya uygun ve infaza elverişli şekilde hüküm tesis edilmediğinden kararın infazında tereddüt yaratılmıştır.
    O halde mahkemece, dava konusu taşınmazlarda tapu iptali ve tescil istemini kabul eden davalılar adına kayıtlı payların iptali ile davacı adına tesciline yönelik usulüne uygun ve infaza elverişli şekilde hüküm kurulması gerekirken, anılan davalılar yönünden tapu iptali ve tescile ilişkin hükmün kesinleşmiş olduğundan söz edilerek "Bu hususta karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    24.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi