Esas No: 2021/32533
Karar No: 2022/10477
Karar Tarihi: 19.04.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/32533 Esas 2022/10477 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında hakaret suçundan verilen cezanın niteliği ve niceliğine göre karar temyiz edilemez olduğu, tehdit suçundan verilen hüküm ise temyiz edilebilir nitelikte olduğu ancak savunma hakkının kısıtlanması, uzlaştırma kapsamına alınması ve basit yargılama usulünün Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi sebepleriyle kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Bu sebeple, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanıkın temyiz istemi reddedilmiştir. Ancak tehdit suçu sebebiyle kararın bozulması gerektiği, Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunlu olduğu belirtilmiştir. 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/1. madde hükmü uyarınca, sanığa atılı TCK’nın 106. maddenin 1. fıkrasının 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması, anılan Kanunun 35. maddesiyle değişik CMK’nın 254. maddesi gereğince sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır. 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. m
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A- Sanık hakkında hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu,
Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...'in tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
B-Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1-Başka suçtan farklı yargı çevresindeki cezaevinde hükümlü olduğu anlaşılan sanığa duruşmadan bağışık tutulma hakkının hatırlatılmadığı ve bağışık tutulma talebi de bulunmadığı halde, hükmün açıklandığı son oturumda bizzat veya SEGBİS vasıtasıyla hazır bulundurulmadan yokluğunda hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
2-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/1. madde hükmü uyarınca, sanığa atılı TCK’nın 106. maddenin 1. fıkrasının 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında; anılan Kanunun 35. maddesiyle değişik CMK’nın 254. maddesi gereğince sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
3-Bozma ilamının 2 nolu bendine uyulup uzlaşmanın sağlanamaması halinde ise;
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan "hükme bağlanmış" ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 esas, 2021/4 sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden; Anayasanın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren suç yönünden; Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden ve sanık ...'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 19/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.