1. Ceza Dairesi 2017/238 E. , 2018/2791 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürme, 6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : TCK.nun 81, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca; 12 yıl 6 ay hapis cezası,
6136 sayılı Kanunun 15/1, TCK.nun 62, 52, 5271 sayılı CMK.nun 231. maddeleri uyarınca; 10 ay hapis ve 2.000 TL. adli para cezası ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçu nedeniyle 5271 sayılı CMK’nun 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar, aynı Kanunun 231/12. maddesi uyarınca itiraz yasa yoluna tabi olup temyiz kabiliyetleri bulunmadığından; aynı zamanda sanık müdafiinin itirazının reddine dair Adana 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.10.2015 tarih ve2015/773 değişik iş sayılı kararı ile aynı Kanunun 271/4. maddesi gereğince kararların kesinleşmiş olması karşısında söz konusu hükmün temyiz incelemesi dışı tutulmasına karar verilmiştir.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanık ..."in maktul ...’ya yönelik eyleminin sübutu kabul, takdire ve tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi kabul ve takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin; sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle;
Sanık ... hakkında maktul ...’ya yönelik kasten öldürme suçu yönünden yapılan incelemede;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanık ve maktülün hem amca hemde teyze çocuğu oldukları, maktülün uyuşturucu kullandığı, sanığın maktülü bu alışkanlıktan kurtarmak için uğraştığı ve zaman zaman uyardığı, olay günü maktülü göremeyince bir yerde esrar içiyorlardır düşüncesiyle aramaya başladığı ve boş bir arsada yanında tanıklar Hasan ve Mahmut ile birlikte sızmış halde görünce ayıltmak amacıyla bir iki tokat vurduğu, bunun üzerine ayağa kalkan maktülün sanığa tekme ile vurmasına sinirlenen sanığın üzerinde bulunan bıçağı savurarak maktülü sağ uyluk ön yüz üst kısmından isabet eden bir darbe ile yaraladığı, daha sonra çevreden yardım isteyerek olay yerine gelen ambulans ile hastaneye götürdüğü, maktülün yedi gün sonra bu yaralanmaya bağlı büyük damar yaralanmasından gelişen dış kanama sonucu öldüğü olayda;
1)Sanık ile maktül arasında öldürmeyi gerektirecek bir husumet bulunmaması, bıçağın kullanılış şekli, isabet bölgesi, darbe sayısı, engel neden olmadan eylemine kendiliğinden son vererek çevreden yardım isteyip maktülü hastaneye götürmesi karşısında, sanığın ortaya çıkan kastının yaralamaya yönelik olduğu ancak yaralama kastı ile gerçekleştirilen eylem sonucunda maktülün ölmesi nedeniyle eylemin kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçunu oluşturduğu, bu nedenle 5237 sayılı TCK.nun 87/4. maddesi uyarınca, temel cezada alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm tayin edilmesi yerine, yazılı şekilde kasten öldürme suçundan hüküm kurulması,
2)Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. ve 2015/85 K. sayılı Kararı ile TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
Kabule göre de;
Hükme esas teşkil eden kısa kararın verildiği 16/09/2015 günlü celseye ait zaptın tüm sayfalarında katip imzasının bulunmaması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmekle hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 06/06/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.06/06/2018 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ..."nın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."in yokluğunda 07/06/2018 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.