Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/3070 Esas 2019/8410 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3070
Karar No: 2019/8410
Karar Tarihi: 27.11.2019

Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/3070 Esas 2019/8410 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın defter ve belge gizleme suçundan mahkumiyetine karar verildiği anlaşılmaktadır. Ancak, sanığın adli sicil kaydında sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin bir ilam mevcut olup, suç tarihi itibarıyla sanık hakkında kesinleşmiş mahkumiyet hükmünün bulunmadığı ve sanığın yeniden suç işlemeyeceği kanaati ile cezasının ertelenmesine rağmen suç işlemekten çekineceği kanaati oluşmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Ayrıca, uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında hak yoksunluklarının alt soy bakımından uygulanamayacağı gözetilmemiş ve 5237 sayılı TCK'nin bazı maddeleri yanlış yorumlanmıştır. Bu nedenlerle, kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı TCK'nin 51., 53/1-c, 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesidir.

11. Ceza Dairesi 2019/3070 E. , 2019/8410 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Defter ve belge gizleme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Suç tarihi itibarıyla sanığın adli sicil kaydında sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin bir ilam mevcut olup, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.02.2008 gün ve 346-25 sayılı kararında vurgulandığı üzere, kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibarıyla karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen bir hüküm niteliğinde olmadığı, dolayısıyla suç tarihi itibarıyla sanığın kasten işlediği suçtan dolayı kesinleşmiş mahkûmiyet hükmünün bulunmadığı ve sanık hakkında yeniden suç işlemeyeceği kanaati ile cezası 5237 sayılı TCK"nin 51. maddesi uyarınca ertelenmesine rağmen suç işlemekten çekineceği kanaati oluşmadığı gerekçesiyle 5271 sayılı CMK 231. madde uyarınca hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilerek çelişki oluşturulması,
2- Kabule göre; uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53/1-c maddesindeki hak yoksunluklarının alt soy bakımından uygulanamayacağının gözetilmemesi,
3- Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı yanlış yorumlanarak, 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin uygulanmaması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.