Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/60
Karar No: 2018/3095
Karar Tarihi: 18.04.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/60 Esas 2018/3095 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2018/60 E.  ,  2018/3095 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ...ve diğerleri aleyhine 08/10/2014 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı Ali Akbulut yönünden husumetten reddine, diğer davalılar yönünden ise kısmen kabulüne dair verilen 09/07/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar ...ve ... Gazete Dergi Basım A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Davalılardan ... Gazete Dergi Basım A.Ş."nin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı Ali Akbulut yönünden davanın husumetten reddine, diğer davalılar yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar ...ve ...vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, Takvim Gazetesi"nin 07/10/2013 tarihli nüshasında, ""Doktor psikopat"" başlıklı haber ile davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu belirterek, uğranılan manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur.
    Davalılar vekili; davalı gazetenin sorumlu müdürü olan davalı ...ın pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davaya konu haberin ... 16. Aile mahkemesinin 2013/393 D.İş sayılı dosyasında yer alan iddialara ve mahkeme kararına dayandığını ve haberin görünür gerçeğe uygun olduğunu belirterek, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
    6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Tarafta iradî değişiklik başlıklı 124. maddesi; ""(1) Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. (2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. (3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. (4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder."" şeklindedir.
    Dava dosyasının incelenmesinde; dava dilekçesinde, davalı olarak eser sahibi sıfatıyla ..."a, sorumlu yazı işleri müdürü sıfatıyla ..."a ve imtiyaz sahibi olarak ..."a davanın yöneltildiği, davalılar ... ve ... vekili adına
    verilen cevap dilekçesinde, davalı ..."ın gazetenin sorumlu yazı işleri müdürü olması nedeniyle Basın Kanunu"nun 13. maddesi uyarınca kendisine husumet yöneltilemeyeceği gerekçesi ile bu davalı yönünden davanın husumetten reddi gerektiğinin savunulması üzerine, bu defa davacı vekili tarafından makul bir yanılgıyla yazının yayınlanma aşamasında onayı olduğu düşüncesiyle davalı ..."a husumet yöneltildiği, bu yanılgının davacı taraf açısından kabul edilebilir bir yanılgı olduğu belirtilerek HMK"nun
    124. maddesi uyarınca iradi taraf değişikliği talep edildiği ve davaya ... Gazete Dergi Basım A.Ş."nin dahil edilmesinin istendiği, mahkemece de bu talebin, dava dilekçesinin davalı asil tarafından hazırlanıp mahkemeye verildiği, ilgili gazete künyesinin incelenmesinde sorumlu müdür olarak ..."ın isminin yer aldığı, davacının bu kişiyi sehven yayıncı yerine davalı göstermesinin makul bir sebebe dayandığı gerekçesiyle kabul edildiği anlaşılmaktadır.
    Şu durumda, mahkemece dava dilekçesinde yayın sahibi yerine sorumlu yazı işleri müdürü davalı ..."ın davalı olarak gösterilmesinin makul bir yanılgıya dayandığı gerekçesi ile 6100 sayılı HMK"nun 124. maddesi uyarıncaTurkuvaz Gazete Dergi Basım A.Ş"nin taraf olarak davaya dahil edilmesi, yukarıda belirtilen yasal düzenleme hükümlerine aykırıdır. Davaya konu edilen ve ... Gazetesi"nin 07/10/2013 tarihli nüshasında gazetenin künyesinin yer aldığı bölümde, yayın sahibi, sorumlu yazı işleri müdürünün kim olduğu açık ve net olarak belirlenebilir niteliktedir. Bu nedenle usul ve yasaya uygun olmayan kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Davalılardan..."ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Basın özgürlüğü, Anayasanın 28. maddesi ile 5187 sayılı Basın Yasası"nın 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde basının özgürce yayın yapmasının güvence altına alındığı görülmektedir. Basına sağlanan güvencenin amacı; toplumun sağlıklı, mutlu ve güvenlik içinde yaşayabilmesini gerçekleştirmektir. Bu durum da halkın dünyada ve özellikle içinde yaşadığı toplumda meydana gelen ve toplumu ilgilendiren konularda bilgi sahibi olması ile olanaklıdır. Basın, olayları izleme, araştırma, değerlendirme, yayma ve böylece kişileri bilgilendirme, öğretme, aydınlatma ve yönlendirmede yetkili ve aynı zamanda sorumludur. Basının bu nedenle ayrı bir konumu bulunmaktadır.
    Bunun içindir ki, bu tür davaların çözüme kavuşturulmasında ayrı ölçütlerin koşul olarak aranması,genel durumlardaki hukuka aykırılık teşkil eden eylemlerin değerlendirilmesinden farklı bir yöntemin izlenmesi gerekmektedir. Basın dışı bir olaydaki davranış biçiminin hukuka aykırılık oluşturduğunun kabul edildiği durumlarda,basın yoluyla yapılan bir yayındaki olay hukuka aykırılık oluşturmayabilir.
    Ne var ki basın özgürlüğü sınırsız olmayıp, yayınlarında Anayasanın Temel Hak ve Özgürlükler bölümü ile Türk Medeni Kanununun 24 ve 25. maddesinde yer alan ve yine özel yasalarla güvence altına alınmış bulunan kişilik haklarına saldırıda bulunulmaması da yasal ve hukuki bir zorunluluktur.
    Basın özgürlüğü ile kişilik değerlerinin karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin çatışan iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Bu iki değerden birinin diğerine üstün tutulması gerektiği, bunun sonucunda da, daha az üstün olan yararın daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Bunun için temel ölçüt kamu yararıdır. Gerek yazılı ve gerekse görsel basın bu işlevini yerine getirirken, özellikle yayının gerçek olmasını, kamu yararı bulunmasını, toplumsal ilginin varlığını, konunun güncelliğini gözetmeli, haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi de korumalıdır.
    Yine basın, objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır. O anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından da basın sorumlu tutulmamalıdır.
    Dava dosyasının incelenmesinde; davacının doktorluk mesleğini icra ettiği, dava dışı spiker olan eşi tarafından ... 16. Aile mahkemesinin 2013/393 D.İş sayılı dosyasında alınan darp raporu uyarınca koruma kararı verildiği ve anılan mahkeme kararının habere konu edinildiği anlaşılmaktadır.
    Şu durumda, dava konusu haberin güncel ve görünür gerçekliğe uygun olduğu, toplumun bilgi edinme, basının haber verme hakkı kapsamında kaldığı, habere yönelik toplumsal ilginin bulunduğu, edinilen bilgilerin gazetecilik tekniği gereği okuyucunun ilgisini
    çekecek nitelikte verilen başlık ile aktarıldığı, demokratik toplum tarafından meşru sayılabilecek nitelikte, basın özgürlüğüne getirilmesi gereken bir sınırlamanın gerekli olmadığı ve davacının kişilik haklarına bir saldırı bulunmadığının kabulü ile istemin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulü yerinde olmamış, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalı ...yararına, (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalı ...yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/04/2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY YAZISI

    Dava kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davalı Ali Akbulut hakkındaki davanın husumetten reddine, davalılar ... Gazete Dergi Basım A.Ş. ile ...hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 30.000 TL manevi tazminatın bu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, bu karar davalı ... yönünden davaya dahilinin usulüne uygun olmadığı gerekçesi ile, davalı ...yönünden ise haberin güncel, görünür gerçeğe uygun olması ve basın özgürlüğü kapsamında kalması sebebiyle reddi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
    Davaya konu haber incelendiğinde "Doktor Psikopat" başlığını taşıdığı ayrıca haber içeriğinde davacının ünvanı ile adının ve soyadının açık biçimde yer aldığı ("Doç. Dr. ... şeklinde) görülmüştür. Haber içeriği görünür gerçeğe uygun olsa bile başlıktaki "psikopat" kelimesi ile davacının adının ve soyadının ünvanı da verilmek suretiyle açık bir şekilde yazılmış olması basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez. Davacının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir. Bu nedenle davacı lehine uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekmekte ise de, mahkemece hükmedilen 30.000 TL manevi tazminat miktarı fazla olmuştur. Mahkemece verilen kararın davalı ...yönünden bu nedenle bozulması gerektiği düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun (2) sayılı bozma gerekçesine katılmıyorum. 18/04/2018







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi