Esas No: 2022/8853
Karar No: 2022/11253
Karar Tarihi: 05.10.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/8853 Esas 2022/11253 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/8853 E. , 2022/11253 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı işverenler yanında çalıştığını, asıl işveren ve alt işveren ilişkisinin muvazaa nedeniyle geçerli olmadığını, davalı ...Ş.'nin (...) kadrolu işçileriyle aynı işi yaptığını ve aynı ücreti alması gerektiğini ileri sürerek davalı ... ile davalı Şirket ve diğer alt işverenler arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespitine, kullandırılmayan yıllık izin ücretinin tespitine, ücret farkı, yemek ücreti, fazla çalışma ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; yetki itirazında ve zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davalı ...'ın işçilerin sevk ve idaresi, işe alımı ve çıkarılması ile ilgili emir ve talimat verme yetkisinin olmadığını, yalnızca alt işveren ile akdedilen sözleşme kapsamında işin büyüklüğü veya niteliğine göre sözleşme kapsamındaki şartlara göre denetim ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirdiğini, işçilerin iş sözleşmelerine ilişkin tüm inisiyatifin ... Ltd. Şti.'ye ait olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı ... Elektrik Gıd. İnş. Tr. İt. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. (... Ltd. Şti.) vekili cevap dilekçesinde; davacının talebine göre öncelikle muvazaanın tespitinin gerektiğini, şayet muvazaa var ise ancak o zaman asıl işveren-alt işveren arasındaki ücret ve diğer alacakların belirlenebileceğini, davacı tarafın alt işveren işçisi olarak bir talepte bulunmadığını, doğrudan asıl işveren işçisi olması gerektiğini ve buna bağlı olarak da kendisine eksik ödeme yapıldığını iddia ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile toplanan kanıtlar ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak;
"...
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Elektrik Piyasası Dairesi Başkanlığı'nın 28/12/2016 tarih ve 93868378-110.02.05 sayılı yazısı ile, ...'ın, sayaç okuma, bildirimde bulunma, kesme -bağlama gibi işlemler konusunda dağıtım şirketlerinin hizmet alımı yapabileceği bildirilmiştir.
23/02/2017 tarih ve 9865-İNC-06/10082-İNC-06 SAYILI İş Teftiş Kurulu raporunun; işyeri ve çalışanlar ile ilgili incelemelere ilişkin olduğu ve muvazaa tesbitine ilişkin olmadığı, davalı şirketler arasındaki hizmet alım sözleşmesinin 6446 Sayılı ve Mülga 4628 Sayılı Kanunlar kapsamında ve EPDK yazı cevabı doğrultusunda, hizmet alım sözleşmesi yapılabilecek işlerden olduğu, davacı tarafça muvazaa iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmakla davalı ve alt işveren şirketler ile son alt işveren şirket arasında muvazaa ilişkisinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ücret farkı talebi açısından mahkememizce muvazaanın bulunmadığı, davalı taraflar arasında alt işveren ve üst işveren ilişkisi bulunduğuna hükmedilmesi sebebiyle ücret farkı alacağının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ödenmeyen fazla mesai ücreti iddiası açısından mahkememizce yapılan incelemede; Çalışma ve SOsyal Güvenlik Bakanlığı 23.02.2017 tarihli İş Teftiş Kurulunun Raporunun Sonuç ve Kanaat kısmında günlük 11 saati bulunan çalışmaların bulunması sebebiyle 4857 Sayılı yasanın 63.maddesine muhalefet edildiği bu yöndeki eksikliklerin giderildiği ve tahakkuk ettirilmemiş ve ödenmemiş fazla çalışma ücretinin bulunmadığının belirlendiği, davacı tarafça ödenmeyen fazla çalışma alacağı bulunduğunun ispatlanamadığı anlaşılmakla davacı tarafın fazla mesai ücret talebinin reddine karar verilmiştir.
Fark Yemek ücreti açısından mahkememizce yapılan değerlendirmede :emsal ücret bordrolarının tetkikinde emsal çalışanların sendika çalışanları olduğu ve TİS kapsamında çalışmalarının bulunduğu bu durumda emsal teşkil edemeyeceği, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı yine davalı taraflar arasında alt işveren ve asıl işveren ilişkisinin bulunduğu anlaşılmakla yemek ücret farkı alacağının bulunmadığı davacıya hizmet alım sözleşmeleri ve iş sözleşmeleri uyarınca kararlaştırılan yemek ücretlerinin ödendiği anlaşılmakla..." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalılardan ... alt işvereni dava dışı Sena Yatırım İnş. Mal. Pet. Mad. Nak. Müh. Mim. Tem. Gir. Ta. San. Tic. Ltd. Şti. isimli işveren bünyesinde 01.09.2010 tarihinde çalışmaya başladığını, davalılardan ... Ltd. Şti. tarafından haksız olarak işten çıkarıldığı 31.12.2016 tarihine kadar kesintisiz çalışarak elektrik sayaçlarının okunması, akım kesme ve akım açma işlemlerinin yapılması, ihbarnamelerin abonelere tebliği işlerini yaptığını, davacının yapmış olduğu işin, davalılardan ...'ın elektrik dağıtım işinin asli faaliyet alanında olduğunu, ..., ... ve ... Elektrik şirketleri ile sayaç okuma, akım kesme ve açma işlerini yapan alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğuna ilişkin müfettiş raporlarının da emsal mahiyetinde olduğunu, dayanak gösterilen 4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 15 nci maddesinin bu dava açısından uygulama alanına sahip bulunmadığını, davalıların her ikisinin de kamu tüzel kişisi olmadığını, aynı işyerinden çalışma arkadaşları adına açılmış olan benzer mahiyetteki dosyalarda davalılar arasındaki muvazaa ilişkisinin kabul edildiğini ve alacaklar yönünden davaların kısmen kabulüne karar verildiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
Somut olayda, davalılar arasında ... Elektrik Dağıtım A.Ş. Alçak Gerilim (Ag) Kullanıcıları İçin GPRS’li Endeks Okuma, GPRS'li İhbar Dağıtımı, GPRS'li Enerji Kesme-Açma Hizmet Alım İşi Sözleşmesi alımı yapıldığı, uyuşmazlık konusu döneme ilişkin hizmet alım sözleşmeleri ve eki şartnameler getirtilerek, genel muvazaa denetimine ilişkin olarak gerekirse uzman bilirkişi incelemesi ile davacının fiilen yaptığı işin kabulünde olduğu üzere, bu işin hizmet alım sözleşmesi kapsamında olduğunun belirlendiği, bu nedenle mahallen keşif yapılmamasının sonuca etkisi olmadığı, davalı tanıklarının beyanlarına göre işyerinde asıl işveren işçilerinin “Davalı ... şirketinin de bizim gibi açma, kesme ve endeks okuma ekipleri var, ancak onlar yüksek gerilim hatlarına bakmaktadırlar, biz düşük gerilim hatlarına bakmaktayız. Orta gerilim ve yüksek gerilim hatlarına bakan personellerin belgeleri vardır. Bu belgeler olmadan orta ve yüksek gerilim hatlarına bakamayız” içerikli beyanlarından anlaşıldığı üzere davalı alt işveren işçileri gibi alçak gerilim kullanıcıları için sayaç okuma işini yapmadıkları, uyuşmazlık konusu dönem ile muvazaanın tespitine yönelik düzenlenen iş müfettişi raporu bulunmadığı, düzenlenen teftiş raporun fazla mesai alacaklarına dair olduğu görülmüştür.
6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 22. maddesinin “Lisans sahibi tüzel kişiler, lisansları kapsamındaki faaliyetlerle ilgili olarak hizmet alımı yapabilirler.” Hükmü ve 03/03/2001 Tarihli ve 24335 Mükerrer Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Mülga 4628 Sayılı Elektrik Piyasası Kanununa 09/07/2008 tarih ve 5784 Sayılı Kanunun 5. Maddesiyle eklenen 15/g maddesinde :"Elektrik enerjisi üretim, iletim ve dağıtım faaliyeti gösteren kamu tüzel kişileri, gerekli hallerde üretim, iletim ve dağıtım tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini tabi oldukları ihale mevzuatı çerçevesinde hizmet alınması yoluyla yaptırabilirler." hükmü ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Elektrik Piyasası Dairesi Başkanlığı'nın 28/12/2016 tarih ve 93868378-110.02.05 sayılı yazısı ile, ...'ın, sayaç okuma, bildirimde bulunma, kesme -bağlama gibi işlemler konusunda dağıtım şirketlerinin hizmet alımı yapabileceği dair yazısı dikkate alındığında davalı ile dava dışı alt işverenler arasındaki ilişkinin kanuna uygun kurulduğu, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaaya dayalı olmadığı kabulünün yasaya ve yerleşik içtihatlara uygun olduğu; davacının kesintisiz çalışma yaptığı, ihale dışı dönemlerde hizmetin sürekliliği ve aksamamasını temin amacıyla asıl işveren nezdinde yapılan hizmet bildirimlerinin de tek başına muvazaa kabulü için yeterli olmadığı anlaşılarak davacının istinaf başvurunun yerinde olmadığı kabul edilmiştir.
Davacının istinaf dilekçesinde belirtilen muvazaa kabulüne dair dosyaların gerek Dairemiz, gerekse ... BAM 30 Hukuk Dairesi tarafından muvazaa tespitine yönelik inceleme ve araştırmanın eksik incelemeye dayandığından bahisle kaldırılarak yeniden yargılaması yapılmak üzere mahkemesine gönderildiği ..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı ... ile davalı ... Ltd.Şti. ve diğer alt işverenleri arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı, buna göre davacının dava konusu alacaklarının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 22 nci maddesi, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 29 uncu maddesinin ikinci fıkrası ve 48 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.