Esas No: 2021/38900
Karar No: 2022/10608
Karar Tarihi: 20.04.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/38900 Esas 2022/10608 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında daha önce verilmiş bir hüküm açıklanmasının geri bırakılması kararı alınmış ancak bu kararın usulsüz tebliği nedeniyle kesinleşmediği anlaşılmıştır. Bu nedenle hüküm açıklanmasının geri bırakılması koşulları oluşmamış ve mahkumiyet kararı hukuki değerden yoksun kalmıştır. Ayrıca dava zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan kamu davası düşmüştür.
Kanun maddeleri:
- Tebligat Kanunu'nun 21/1 ve 2. maddeleri
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67/4. maddeleri
- CMK'nın 223/8. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Sanık hakkında Alanya 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/181 esas 2011/113 karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın sanığın yokluğunda verildiği, gerekçeli kararın sanığın aynı zamanda bilinen en son adresi olan MERNİS adresine, öncelikle Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliği, mümkün olmaması durumunda aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca tebliğ edilmesi gerekirken, doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesinden dolayı tebligatın usulsüz olduğu, bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın yöntemince kesinleşmediği ve denetim süresinin işlemeye başlamayacağının anlaşılması karşısında; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 04/10/2018 tarihli ve 2017/8-952 esas, 2018/403 sayılı kararında da açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmemesi nedeniyle zamanaşımının durmayacağı, denetim süresi başlamadığı için de, bu süre içerisinde kasıtlı suç işlendiğinden bahsedilemeyeceği ve açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanması koşullarının bulunmadığından, Yerel Mahkemece verilen 29/03/2016 tarihli, 2015/423 esas ve 2016/197 karar sayılı hükmün açıklanmasına ilişkin kararın hukuki değerden yoksun olduğu, hukuki değerden yoksun olan mahkumiyet kararının da dava zamanaşımını kesmeyeceği ve bu nedenle dava zamanaşımını kesen son işlemin, sanığın sorgusunun yapıldığı 25/01/2010 tarihi olduğu, bu tarihten sonra 5237 sayılı Kanunun 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık olağan dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşılmakla, sanık ...’nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, başkaca yönleri incelenmeyen HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 67/4 ve CMK'nın 223/8. maddesi gözetilerek DÜŞMESİNE, 20/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.