Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3437
Karar No: 2020/8668
Karar Tarihi: 22.09.2020

Banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/3437 Esas 2020/8668 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, bir bankada müşterilere araç kredisi işlemlerini takip ettiği sırada, müşteri adına yapılan kredi başvurusunda kendisini kefil olarak gösteren kişiyle işbirliği yaparak, özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçları işlemiştir. Hükümde, sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan beraat, nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet, özel belgede sahtecilik suçundan açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Özel belgede sahtecilik suçundan verilen beraat kararı bozulmuş, ancak zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür. Ayrıca, mahkumiyete karar verilen sanık için avukatlık ücreti talebi göz önünde bulundurulmamış, hükmün bu nedenle düzeltilerek onanması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- TCK 158/1-j, 62/1, 52/2, 52/4, 53: Nitelikli dolandırıcılık suçu
- TCK 207/1, 62/1, 53: Özel belgede sahtecilik suçu
- CMK 223/2-e, 231: Beraat, hüküm açıklanmasının geri bırakılması
- 5320 sayılı Kanun 8/1, 1412 sayılı CMUK 321, 322: Hüküm bozma, düzeltme mümkün olması durumunda yeniden yargılamadan kaçınılması
15. Ceza Dairesi         2018/3437 E.  ,  2020/8668 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında CMK."nun 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat , sanık ... hakkında TCK."nun158/1-j, 62/1, 52/2, 52/4, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet, TCK."nun 207/1, 62/1, 53. maddeleri uyarınca kurulan hükmün CMK."nun 231. maddesi gereğince açıklanmasının geri bırakılması

    Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’in beraatine, nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ...’nin mahkumiyetine, özel belgede sahtecilik suçundan sanık ... hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair hükümler, sanık müdafi ve katılan ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Gerekçeli karar başlığında “03/06/2008” tarihi olan suç tarihinin “2008” olarak gösterilmesinin mahalinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
    Katılan ...’in Citroen bayiine arakadaşı tanık ..."e kefil olmak amacı ile kendisi adına ikametgah senedi, maaş bordrosu ve nüfus cüzdan sureti teslim ettiği, aynı bayide müşterilere araç kredisi işlemlerini bankalardan takip işini yapan sanık ...’in bu belgeler ile Garanti bankası .... şubesine kendi adına kredi başvurusunda bulunmuş ve katılanı kendisine kefil olarak gösterdiği, 12.000 TL tutarında kredi aldığı, banka çalışanı sanık ...’in de katılanın kefil gösterilmesine göz yumduğu, bu suretle sanıkların iştirak halinde katılanı zarara uğratarak üzerilerine atılı suçları işlediklerinin iddia edildiği olayda;
    1-Özel belgede sahtecilik suçundan sanık ...’in beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
    Sanığın üzerine atılı özel belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 207/1, 66/1-e ve 67/2-a maddelerine göre hesaplanan 12 yıllık dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 03/06/2008 tarihi ile inceleme tarihi arasında dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
    2-Özel belgede sahtecilik suçundan sanık ... hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
    5271 sayılı CMK"nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK" nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından, katılan banka vekilinin temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
    3-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ...’in beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
    Sanık savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı suça iştirak ettiğine dair mahkumiyete yeter kesin veya inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesine dayanan mahkemenin beraat hükmünde isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, sanığın mahkumiyetine yetecek delil elde edilemediği gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan banka vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    4-Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ...’in mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz başvurusunun incelenmesinde;
    T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Sanık savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin ve sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, sanığın mahkumiyetine karar verilmesi halinde kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ilgili kısmına "katılanın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 2.400 TL vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılana verilmesine" fıkrasının eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi