22. Hukuk Dairesi 2019/6998 E. , 2019/18654 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette 2006 yılının Ağustos ayından 09.09.2013 tarihine kadar ... Tuz Gölü İşletmesinde 2 yıl temizlik elemanı olarak, sonraki yıllarda ise aşçı olarak çalıştığını, davalı şirketin müvekkili hakkında izinsiz olarak işe gelmediği yönünde tutanaklar tuttuğunu, ancak bu tutanakların davalının tazminatlardan kurtulması maksadıyla düzenlendiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece verilen ilk kararda, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemece verilen karara karşı, dairemizce; dosya kapsamında dinlenen taraf tanık beyanlarının çelişkili olup, mahkemece beyanlar arasındaki çelişki giderilmeden davacının fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti talepleri hakkında hüküm kurulmasının hatalı olduğu, o halde mahkemece yapılması gereken işin, taraf tanıklarının yeniden dinlenmesi ve mübayenet giderildikten sonra tanıkların davacı ile birlikte çalıştıkları dönemde esas alınmak sureti ile varsa fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınması olduğu, davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı noktasında da uyuşmazlık olup, fazla çalışma ücreti talebi sonrası çıkan tartışma üzerine 09.09.2013 günü davacının işyerini terk ettiği tutulan devamsızlık tutanakları ile sabit olup tanık beyanlarına ilişkin çelişki giderildikten sonra davacının fazla çalışma ücret alacağına hak kazandığının anlaşılması halinde davacının kıdem tazminatına hak kazanabileceği ancak haklı sebeple de olsa iş akdini eylemli olarak sona erdiren davacının ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken bu hususların gözetilmemesinin hatalı olduğu, talep sonucu açık değilse, hakimin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesi gereği, davacıya talep sonucunu açıklattırması gerektiği, yine aynı Kanun"un 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi gereği, talep edilenden fazlasına karar verilemeyeceğinden davacının, nelerin hüküm altına alınmasını (davalının neye mahkûm edilmesini) istediğini, açık ve noksansız bir şekilde dava dilekçesinin talep sonucu (netice-i talep) bölümünde bildirmesi gerektiğini, saptanan bu durum karşısında mahkemece öncelikle, dava dilekçesinde toplam 50,00 TL miktarlı olarak belirtilen fazla çalışma ve hafta tatili ücreti talebinin, her bir kalem için ayrı ayrı ne kadar miktarda olduğu açıklattırıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiği, mahkemece, hüküm altına alınan alacakların net mi brüt mü olduğunun hüküm sonucunda belirtilmemesi suretiyle infazda tereddüte yol açacak şekilde karar verilmesinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297/2. maddesinde düzenlenen amir hükme aykırı olduğu belirterek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyulmakla, mahkemece yapılan yargılama sonucunda, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Mahkemece, dairemizin bozma kararına uyulduğunun belirtilmesine rağmen bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
Davacı, dava dilekçesinde fazla mesailerinin ödenmediğini, bu alacaklarının ödenmesi istemiyle davalı işverene başvurduğundan iş sözleşmesinin feshedildiğini ifade etmiştir. Dairemizce yapılan bozmada; fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının hesabında tanık beyanlarına dayanıldığı ancak tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu, öncelikle tanıkların yeniden dinlenmek suretiyle beyanları arasındaki çelişkinin giderilip bunun sonucuna göre fazla mesai alacağının çıkması halinde davacının iş sözleşmesinin feshinde haklı olacağı ve davacı tarafından iş sözleşmesinin feshinin kabulü gerektiği , bu durumda da haklı nedenle iş sözleşmesini fesheden davacıya ihbar tazminatı ödenemeyeceği belirtilmiştir. Ancak mahkemece, bozma kararının gerekleri yerine getirilmeden farklı bir gerekçeyle yeniden kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir. Öncelikle Yargıtay bozma ilamına uyan mahkemenin, bozma ilamı gereklerini yerine getirmesi gerekmektedir. Bozma ilamında belirtilen bozma gerekçeleri yerine getirildikten sonra tüm delillerin değerlendirilip birlikte karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.