Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
04.10.2007 tarih ve 2007/189-189 D. İş sayılı ihtiyati haciz kararı alınarak 15.10.2007 tarihinde, kararın infazı zımmında hacizler yapılmış ve 15.10.2007 tarihinde asıl takibe de geçilmiştir.
İİK.nun 261.maddesinde; "alacaklının ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren, 10 gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecbur olduğu" aksi halde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkacağı düzenlemiştir. Aynı Kanunun müddetleri düzenleyen 19/3.maddesinde; "bir müddetin sonuncu günü resmi tatil gününe rastlarsa müddetin tatili takip eden günde biteceği" belirtilmiştir.
Somut olayda da tatili takip eden ilk iş gününde asıl takibe geçilmekle, İİK.nun 261.maddesindeki süreye uyulduğu anlaşıldığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayetin kabulüne dair hüküm tesisi isabetsizdir.  
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08/05/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.