23. Hukuk Dairesi 2016/7045 E. , 2017/937 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflasın açılması davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar ..., ... ve ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, davalı kooperatif ile müvekkilleri arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, dairelerinin zamanında teslim edilmediğini, teslimde gecikme nedeniyle sözleşmelerde kararlaştırılan cezai şart bedellerinin tahsili için başlatılan adi iflas yolu ile icra takibinin, davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ve iflasa karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların sözleşme kapsamında kendilerine kalan daireleri kendi rızaları ile satıp devrettiklerini, dava açma haklarının olmadığını, müvekkilinin daireleri davacılara, kiracılarına ya da satım yaptıkları üçüncü kişilere teslim ettiğini, ayrıca davanın zamanaşımına uğradığını, geçerli bir cezai şart anlaşması olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; davacı ..."ın 3 adet, davacı ..."ın 1 adet daire yönünden taleplerinin yerinde olduğu, dairelerin 14.06.2002 tarihinde teslim edilmesi gerekmesine rağmen 14.02.2003 tarihinde teslim edilmesi nedeniyle 8 aylık tazminata hak kazandıkları, bilirkişilere hesaplattırılan rayiç kira bedelleriyle cezai şart miktarı kıyaslandığında arada yaklaşık 7 misli fark olup, cezai şart miktarının pek fahiş olduğu, tarafların tacir olmaması sebebiyle cezai şart miktarında % 50 indirim yapılarak buna göre davacı ..."ın 17.678,42 TL, davacı ..."ın ise 5.892,78 TL tazminata hak kazandıkları, bu miktar nazara alınarak çıkartılan depo kararının yerine getirildiği, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmuştur.
Kararı, davacılar ..., ..., ... vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacılar ..., ..., ... vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Mahkemece davacılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı yararına hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davacılar yararına bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamaya gerektirmediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Davacılar ..., ..., ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının (1) numarada açıklanan nedenlerle reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazının kabulü ile kararın (HÜKÜM) bölümünün 5 no"lu bendin hükümden çıkartılarak aynı bendin ""1.500,00 Tl maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine"" şeklinde düzeltilmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.