Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19798
Karar No: 2019/18640
Karar Tarihi: 10.10.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/19798 Esas 2019/18640 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/19798 E.  ,  2019/18640 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde kaynakçı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işverence haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla ücret, hafta tatili ve fazla mesai alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karartaraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacın tüm davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında işlemiş faiz alacağı bakımından usulüne uygun şekilde açılmış bir dava bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde ücret, fazla çalışma ve hafta tatili çalışmaları bulunduğundan bahisle söz konusu ücret alacağı için ücretin doğduğu tarihten en yüksek banka mevduat faizi, fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarının ise dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte hüküm altına alınması istenmiştir. Davacı vekili, 25/02/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde talep ettiği alacak kalemleri yönünden dava değerini artırırken işlemiş faiz alacaklarını da ayrıca hesaplayarak talep etmiştir. Mahkemece davacının her üç alacağı yönünden işlemiş faiz alacağı da hesaplanarak hüküm altına alınmış ise de davacı tarafça işlemiş faiz alacak kalemleri bakımından dava dilekçesinde herhangi bir talep miktarı belirtilmemiş ve dava açarken harç da yatırılmamıştır.Ayrıca davacının ıslah dilekçesi ile yapmış olduğu işlemiş faiz alacağı taleplerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 119 vd. maddelerinde düzenlenen dava açma prosedürüne ilişkin usuli şartları taşımaması nedeniyle ek dava olarak değerlendirilemeyeceği de dikkate alındığında; söz konusu işlemiş faiz alacağı taleplerine ilişkin usulünce açılmış bir dava bulunmamasına karşın işlemiş faiz hesaplanarak karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Somut olayda fazla mesai alacağı konusunda yapılan işin niteliği ve taraf tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde; dosyada fazla çalışma olgusunun ispatına yönelik olarak davacı ile menfaat birliği içindeki davacı tanık beyanları dışında delil bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yan delillerle desteklenmeyen ve aynı işveren aleyhine aynı iddia ile açtıkları davalar nedeniyle aralarında menfaat birliği bulunan davacı tanıkların beyanlarının fazla çalışma iddiası yönünden hükme esas alınması mümkün olmadığından; diğer bir ifade ile yeterli ve inandırıcı delillerle ispatlanamayan fazla mesai alacağı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    4-Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
    Somut olayda, davacı işçi net 1.300,00 TL ücret aldığını iddia etmiş, davalı davacının asgari ücretle çalıştığını savunmuştur. Davacı tanığı davacının net 1.300,00 TL ücret aldığını beyan etmiştir. Mahkemece yapılan emsal ücret araştırması ve tanık beyanlarına göre davacının net 1.300,00 TL ücretle çalıştığı kabul edilmiştir. Davacının yapmış olduğu iş, kıdemi, emsal ücret araştırması, davalı işyerinde çalışan emsal işçiye ait Dairemiz incelemesinden geçen dosya (Yargıtay 22. H.D. 08/05/2019 tarih 2016/12816 esas ve 2019/10078 karar) ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde Mahkemece kabul edilen ücret isabetsizdir. Davacının ücretinin, emsal işçinin ücreti ve emsal ücret araştırmasına göre net 1.125,00TL olduğu değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
    SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 10/10/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi