10. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4630 Karar No: 2020/3152 Karar Tarihi: 11.06.2020
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/4630 Esas 2020/3152 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2019/4630 E. , 2020/3152 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi No : 2016/284-2018/707
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, tarafların vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Eldeki dava incelendiğinde aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayan davalıların vekili tarafından her bir davalı yönünden ayrı ayrı nispi temyiz harcı ve temyiz başvuru harcı yerine, yalnız bir davalı için harç yatırılmak suretiyle eksik harç yatırıldığı ve hükmü davalı ... adına temyiz eden vekilin, adı geçen davalıyı temsilen münferiden düzenlenmiş herhangi bir vekaletnamesinin de dosya içinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun 434. maddesi (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Yasa"nın temyize ilişkin hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) ile ilgili 25.01.1985 gün ve 5/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı hükmü gereğince, temyiz isteği, dilekçenin temyiz defterine kaydettirildiği tarihte yapılmış sayılır ve temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Temyiz harç ve giderlerinin ödenmemiş veya eksik ödenmiş olduğunun sonradan anlaşılması durumunda, karar veren hâkim tarafından yedi günlük kesin süre tanınarak, bu süre içerisinde ödenmesi veya eksikliğin tamamlanması, aksi hâlde temyizden vazgeçmiş sayılacağı temyiz edene yöntemince ve yazılı olarak bildirilir. Ancak, temyiz harcının mahkeme kalemince hesaplanıp temyiz edenden istendiği hâlde süresinde ödenmediği belgelendirilmiş ise temyiz isteğinin reddi gerekir. Mahkemece öncelikle hükmü davalı ... adına temyiz eden vekilin adı geçen davalı adına düzenlenmiş bir vekaletnamesinin bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa dosyaya celbinin sağlanması gerekmektedir. Bunun yanında, yukarıda sözü edilen yasa ve İçtihadı Birleştirme Kararı hükmüne aykırı olarak hükmü temyiz eden davalılar vekili tarafından temyiz dilekçesinin verildiği sırada ve yasal temyiz süresi içerisinde gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenmemiş bulunmaktadır. Böyle olunca da, (a) Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun anılan maddesinde öngörülen prosedür işletildikten, (b) Eksik harcın/ harçların ikmal edilmemesi hâlinde, yatırılan temyiz harcının hangi davalı adına yatırıldığı tespit edildikten sonra, (c) Adına temyiz harcı yatırılmayan davalı/davalılar yönünden temyiz dilekçesinin reddi yönüne gidilirse ilgili ek karar davalılara tebliğ edilerek, temyiz süresi geçtikten, temyiz edildiği takdirde temyizin süresinde yapıldığı sonucuna varıldığı takdirde doğrudan iade edilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.