Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14214
Karar No: 2019/6564
Karar Tarihi: 16.12.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/14214 Esas 2019/6564 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/14214 E.  ,  2019/6564 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Fulya ..."nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Asıl ve birleşen dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal-tescil istemine ilişkindir.
    Asıl ve birleşen davada davacılar, mirasbırakan babaları ...’in 666 parsel sayılı taşınmazını ara malik kullanarak davalı kızına temlik ettiğini, işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
    Asıl ve birleşen davada davalı, mirasbırakan babasının taşınmazını dava dışı ...’a temlik ettiğini, temlik işleminin gerçek bir satış olduğunu, kendisinin de ...’ten taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...’in 22.05.2014 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacılar, davalı ve dava dışı eşi ...’nın kaldığı, ...’nın da 26.08.2015 tarihinde öldüğü, mirasbırakanın 666 parsel sayılı taşınmazını 07.02.2014 tarihinde 19.600TL bedelle dava dışı ...’e, ...’in de 21.07.2014 tarihinde 1500TL bedelle davalıya temlik ettiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, mirasbırakanın taşınmazını ara malik kullanarak davalı kızı ...’e temlikinin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu saptanarak kabul kararı verilmesi kural olarak doğrudur.
    Ancak bilindiği üzere; davalar birleştirilse bile ayrı dava olma özelliklerini sürdürür. Bu nedenle birleştirilen her bir dava bakımından ayrı ayrı hüküm kurulması zorunludur.
    Öte yandan; 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesinde “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Yasa maddesinin bu açık hükmüne göre, mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır.
    Somut olayda; asıl davada davacılar miras payları oranında tapu iptal ve tescil , birleşen davada ise mirasbırakan ...’dan ölen ...’ya gidecek paydan miras payları oranında tapu iptal-tescil istemişlerdir.
    Ancak hükümde muris ...’ın veraset ilamından söz edilerek, birleşen dava bakımından istek açıkta bırakıldığı gibi, davacıların miras payı oranında tesciline, kalan payların davalı uhdesinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken davalı adına yeniden tescil hükmü kurulması isabetsiz olduğu gibi, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda dava değeri, taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet eden değer olduğu halde bu husus gözardı edilerek davacılar yararına fazla vekalet ücreti tayini de doğru olmamıştır.
    Hal böyle olunca; her iki dava bakımından ayrı ayrı hüküm kurulması, kalan payların davalı uhdesinde bırakılması, vekalet ücretinin davacıların payları gözönünde bulundurularak hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    Değinilen yönler ile tarafların yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 16/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi