Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20686
Karar No: 2018/10378
Karar Tarihi: 07.11.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/20686 Esas 2018/10378 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalılarla yüklenici olan davacı, 691.200,00 TL ödeyerek gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladı. Ancak bağımsız bölüm başka birine satıldı ve ödenen bedelin iadesi yapılmadı. Bunun üzerine davacı, bağımsız bölümün rayiç değerinin tespiti ve davalılardan tahsil edilmesini istedi. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne ve davalılardan 6.912,00 TL ve vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine karar verdi. Ancak dosya içerisinde farklı gerekçeli kararlar mevcut olup, çelişki yaratmaktadır. Bu nedenle karar, bozulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 294, 297/2 ve 298/2 maddelerine göre mahkeme kararının tefhimi ve gerekçeli karar olamayacak şekilde aykırılığı düzenlenmiştir. Kararda ayrıca, Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliği'nin Uyap'ın kullanılması başlıklı 5. maddesine atıfta bulunulmuştur. Kararda, belirtilen kanun maddeleri tefhim ve gerekçeli kararın aykırılığına ilişkin açıklamaları içermektedir.
13. Hukuk Dairesi         2016/20686 E.  ,  2018/10378 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ile davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, 691.200,00 TL ödeyerek yüklenici olan davalılar ile gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladığını ancak sözleşmeye konu bağımsız bölümün dava dışı şahsa satıp devredildiği gibi ödediği bedelin de iade edilmediğini ileri sürerek dava konusu bağımsız bölümün rayiç değerinin tespiti ile davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, kısa kararda “davanın kısmen kabulü ile 6.912,00 TL"nin 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacıya verilmesine” karar verilmiştir. Uyap sistemi üzerinde kayıtlı gerekçeli kararın hüküm kısmında ise “Davanın kısmen kabulü ile 6.912,00-TL nin 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacıya verilmesine,Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükteki ... 9. maddesi uyarınca takdiren 900,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,” karar verilmiştir. Dosya içerisinde ayrıca Uyap sisteminde kayıtlı olan gerekçeli karardan farklı olarak başka bir gerekçeli karar daha tesis edilerek, bu kararın hüküm fıkrasında ise “Davanın kısmen kabulü ile 691.200-TL"nin 11/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacıya verilmesine, Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükteki ... 9. maddesi uyarınca takdiren 41.598,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,” karar verilmiştir. Karar, davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 sayılı HMK.nun 294.maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK.nun 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK.nun 298/2 maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile HMK.nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir.
    Somut olayda, dosya içerisinde iki farklı gerekçeli karar mevcut olup Uyap sisteminde kayıtlı olan gerekçeli karar ile kısa karar birbirinden farklı hükümler ihtiva etmektedir. Her ne kadar mahkemece, sistemdekinden farklı yeni bir karar tesis edilmiş ve bu gerekçeli karar, kısa karar ile uyum içerinde ise de, dosya içerinde bir birinden farklı gerekçeli kararlar çelişki yaratmakta ve infazda tereddüde neden olmaktadır. Bu düzeltilmiş kararın sistemde ek karar olarak yer alması da infazda tereddüt oluşmasına engel teşkil etmemektedir. Kaldı ki, Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğinin Uyap"ın kullanılması başlıklı 5. maddesinin 11. Fıkrasında, güvenli elektronik imzalı belgenin elle atılan imzalı belge ile çelişmesi halinde UYAP"ta kayıtlı olan güvenli elektronik imzalı belge geçerli kabul edilir, hükmü düzenlenmiş olup, sistemde gerekçeli karar olarak kayıtlı olan elektronik imzalı hükmün geçerli olduğunun kabulü gerekir. Daha sonra sistemde ek karar başlığı altında yeni bir gerekçeli karar tesis edilmesi, ve fakat dosyada yukarıda değinildiği gibi birbirinden farklı, çelişki ve ikilik yaratır mahiyette birden fazla gerekçeli karar bulundurulması, kısa kararın da geçerli sayılan karardan farklılık içermesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir.
    2-Bozma şekil ve sebebine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte yazılı nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi