16. Hukuk Dairesi 2016/10401 E. , 2019/376 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle duruşma için belli edilen 29.01.2019 gün ve saatte, temyiz eden taraftan gelen olmadı. Aleyhine temyiz istenilen ... vekili Avukat ... geldi. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 17 parsel sayılı 7.985,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına, 121 ada 1 parsel sayılı 1.168,47 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz aynı sebeple dava dışı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, murisleri ... adına tapu kaydına dayalı olarak tespit ve tescil edilen 102 ada 18 parsel sayılı taşınmaz ile kendi adlarına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve tescil edilen 121 ada 2 parsel sayılı taşınmazların miktarlarının, dayandıkları tapu kayıtlarının miktarından eksik tespit edildiği iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda çekişmeli 102 ada 17 parsel sayılı taşınmaz yönünden kesin hüküm sebebiyle dava şartı yokluğundan usulen reddine, çekişmeli 121 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle çekişmeli 121 ada 1 parsel sayılı, taşınmaz hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Davacılar vekilinin 102 ada 17 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, çekişmeli taşınmaz hakkında ... Kadastro Mahkemesi"ne ait ... Esas, ... Karar sayılı dava dosyası ile davacılar murisi lehine tescil talepli açılan davada verilen kararın kesinleştiği anlaşılmakla bu taşınmaz yönünden kesin hüküm sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın usulen reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Kesin hükme esas alınan ... Kadastro Mahkemesi"ne ait 2009/24 Esas, ... Karar sayılı dosyasında muris ... mirasçılarından ... tarafından davalı ... aleyhine eldeki dava ile aynı iddiayla dava açılmış, keşif sırasında tarafların anlaşmaları sonucunda davalı ... adına tespit olunan çekişmeli 102 ada 17 parsel sayılı, taşınmazın 500,82 metrekarelik bölümünün muris ... adına tespit gören 102 ada 18 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verilmiştir. 3402 sayılı Yasa"nın 29/2. fıkrası gereğince "bir mirasçı diğerlerinin muvafakati olmadan dava açabilir ve yalnız başına davaya devam edebilir". Ancak böyle bir durumda verilen karar diğer mirasçılar aleyhine kesin hüküm oluşturmaz. Somut olayda Kadastro Mahkemesinin bahsi geçen kararı, muris ... "ın diğer mirasçıları açısından kesin hüküm olmayacaktır. Ne var ki yüzölçümünün düzeltilmesi istenilen 102 ada 18 parsel sayılı, taşınmaz muris ... adına tapuda kayıtlı olup murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin TMK’nın 701 ve 702. maddeleri gereğince elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğu kuşkusuzdur. Elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazlar üzerinde mirasçıların belirlenmiş payları olmayıp, her birinin payı taşınmazın tamamı üzerinde söz konusudur. Bu nedenle de TMK’nın 702. maddesi gereğince tasarrufi işlemlerin ancak tüm mirasçıların oybirliği ile yapılması mümkündür. Dava da bir tasarrufi işlem olup, kural olarak üçüncü kişilere karşı tüm mirasçılar tarafından birlikte ya da terekeye temsilci atanmak suretiyle dava açılması gerekir. Hal böyle olunca, davada yer almayan diğer mirasçı ...’ın yöntemine uygun bir biçimde muvafakatinin alınması, davaya katılmasının sağlanması veya TMK"nın 640. maddesi uyarınca miras ortaklığına bir temsilci atanarak onun huzuruyla yargılamaya devam edilmesi zorunlu olup, bu husus dava şartıdır. Mahkemece bu şart yerine getirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 29.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.