3. Ceza Dairesi 2019/18737 E. , 2020/727 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten Yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyete dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Hüküm fıkrasında sanık ..."ın mağdurlar ... ve ..."a yönelik kemik kırığı oluşturacak şekilde yaralama suçunu işlediğinin sabit olduğu belirtildikten sonra, kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisi her bir mağdur yönünden ayrı ayrı değerlendirilerek, kasten yaralama suçundan mağdur sayısınca ceza verilmesi gerektiği gözetilmeden bir kez ceza tayin edilmesi,
2) Mağdur ... hakkında...Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nca tanzim edilen 24.06.2013 tarihli adli raporda; mağdurda saptanan kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin ağır (5) derecede olduğu ve mağdurun yüzünde sabit iz, duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması/yitirilmesi açısından değerlendirme için olay tarihinden itibaren en erken 12 ay sonra şahsın yeniden muayenesi gerektiği belirtilmesine rağmen, mağdur ... hakkında...Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nce tanzim edilen 20.06.2014 tarihli adli raporda ise, mağdurda saptanan kemik kırığının hayat fonksiyonlarını orta (3) derecede etkilediği belirtilerek, yüzünde sabit ize ya da duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına/yitirilmesine neden olup olmadığı konusunda açık bir tespitinde yapılmadığı görüldüğünden, tüm doktor raporları ve tedavi evraklarının varsa grafileri ile birlikte mağdur ...’in ilgili Adli Tıp İhtisas Kuruluna sevk edilip, mağdurdaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin ne olduğu, yüzünde sabit ize ya da duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına/yitirilmesine neden olup olmadığı ve 5237 sayılı TCK’nin 86 ve 87. maddelerindeki ölçütlere göre yaralanmasının niteliği konusunda duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin raporu alınarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi
3) Mağdur ... hakkında...Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nca tanzim edilen 27.06.2013 tarihli adli raporda; mağdurun yüzünde sabit iz, duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması/yitirilmesi açısından değerlendirme için olay tarihinden itibaren en erken 12 ay sonra şahsın yeniden muayenesi gerektiği belirtilmesine rağmen, mağdur ... hakkında...Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nce tanzim edilen 20.06.2014 tarihli adli raporda ise, yaralanmasının yüzünde sabit ize ya da duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına/yitirilmesine neden olup olmadığı konusunda açık bir tespitinde yapılmadığı görüldüğünden, tüm doktor raporları ve tedavi evraklarının varsa grafileri ile birlikte mağdur ...’nin en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ne gönderilerek, yüzünde sabit ize ya da duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına/yitirilmesine neden olup olmadığı ve 5237 sayılı TCK’nin 86 ve 87. maddelerindeki ölçütlere göre yaralanmasının niteliği konusunda duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin raporu alınarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre,
4) 5271 sayılı CMK"nin 231/8. maddesine, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 72. maddesi ile eklenen "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanması geri bırakılmasına karar verilemez." şeklindeki hükmün ancak yürürlük tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından uygulanabileceği, sanığın adli sicil kaydında yer alan ve 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önce 03.03.2011 tarihinde kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilmeden, hakkında takdiri indirim maddesi de uygulanan sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinden bahisle şartları oluşmadığı şeklindeki kanuni olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, üst Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 14.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.