Abaküs Yazılım
12. Daire
Esas No: 2019/1580
Karar No: 2022/147
Karar Tarihi: 25.01.2022

Danıştay 12. Daire 2019/1580 Esas 2022/147 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 12. Daire Başkanlığı         2019/1580 E.  ,  2022/147 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONİKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2019/1580
    Karar No : 2022/147

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
    VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …

    İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davalı idarede 04/01/2013 tarihinde iletişim uzman yardımcısı olarak göreve başlayan davacı tarafından, mali, sosyal hak ve yardımların, 15/01/2012 tarihinden önce göreve başlayan uzman yardımcıları ile eşitlenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile göreve başladığı tarihten itibaren yoksun kaldığı parasal hakların işletilecek yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesi istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince, Mahkemelerinin davanın reddi yolundaki kararının, Danıştay Onbirinci Dairesinin 09/05/2017 tarih ve E:2016/1186, K:2017/4171 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyulmak suretiyle; “uzman” tanımı kapsamında bulunan uzman yardımcısı kadrosunda görev yapan davacının mali ve sosyal haklarının hesaplanmasına dayanak alınan 27/06/1989 tarih ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye, 11/10/2011 tarih ve 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 1. maddesiyle eklenen Ek 11. maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan "...uzman..." ibarelerinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi nedeniyle, 15/01/2012 tarihinden önce ve sonra göreve başlayan uzman yardımcıları arasındaki mali, sosyal hak ve yardımlara ilişkin farklılığa yol açan sınırlamanın yasal dayanağı kalmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, davacının göreve başladığı 04/01/2013 tarihinden itibaren eksik ödenen mali ve sosyal haklarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kamu görevinden çıkartıldığı, 6704 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 30. maddesiyle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Ek 11. maddesinde yapılan değişikliğin Anayasa'ya aykırılığı iddiasıyla görülen davada, Anayasa Mahkemesinin 15/11/2017 tarih ve E:2013/133, K:2017/155 sayılı kararıyla iptal isteminin reddine karar verildiği; öte yandan, benzer konuda açılan davaların reddi yolunda verilmiş yargı kararları bulunduğu; dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ: …
    DÜŞÜNCESİ : Daire kararında belirtilen gerekçelerle, temyiz isteminin kısmen reddi ve kısmen kabulü gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    MADDİ OLAY :
    Davalı idarede iletişim uzman yardımcısı olarak 04/01/2013 tarihinde göreve başlayan davacı tarafından, Kurum'da 15/01/2012 tarihinden önce uzman yardımcısı olarak göreve başlayan personele verilen mali ve sosyal hakların tarafına da sağlanması istemiyle 16/01/2015 tarihinde yapılan başvuru, davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemiyle reddedilmiştir.
    Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT VE HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, temyize konu Mahkeme kararının "dava konusu işlemin iptaline" ilişkin kısmında 49. maddede belirtilen bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, kararın bu kısmına yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir.
    Kararın, " davacının işe başladığı 04/01/2013 tarihinden itibaren eksik ödenen mali ve sosyal haklarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine " ilişkin kısmına gelince;
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinde, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay'da ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu; 12. maddesinde ise, ilgililerin haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştay'a, idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilecekleri, bu halde de ilgililerin 11. madde uyarınca idareye başvurma haklarının saklı olduğu, kurala bağlanmıştır.
    Belli bir uygulama tarihi esas alınarak istekte bulunulan davalarda, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesine göre uygulama tarihinden itibaren 60 gün içinde, uygulama üzerine davacı tarafından idareye başvurulmuş ise, 12. maddenin yollamada bulunduğu 11. maddeye göre, idarenin bu başvuruya cevap vermemiş olduğu hallerde, uygulama tarihinden itibaren en geç 120 gün, idarenin cevap verdiği durumlarda ise, uygulama tarihine kadar geçen süre de hesaba katılmak koşuluyla cevabın davacıya tebliğ edildiği tarihten itibaren 60 gün içinde idari davanın açılmış olması gerekmektedir.
    Başka bir anlatımla dava, davacının idareye başvurduğu tarihten itibaren 120 gün içinde açılmış ise, ilgiliye, davanın açıldığı tarihten geriye doğru 120 günü geçmemek üzere, başvuru tarihinden geriye doğru 60 günlük süre içindeki ilk uygulama esas alınarak parasal hakların verilmesi, idareye başvuru tarihinden itibaren 120 günlük ya da idarenin cevabının tebliğ tarihinden itibaren 60 günlük süreler geçtikten sonra açılmış olan davalarda ise, ancak dava tarihinden geriye doğru 60 günlük süre içinde kalan ilk uygulamadan doğan parasal hakların ödenmesi mümkündür.
    Bu durumda; davalı idaredeki görevine 04/01/2013 tarihinde başlayan davacı tarafından, Kurum'da 15/01/2012 tarihinden önce uzman yardımcısı olarak göreve başlayan personele verilen mali ve sosyal hakların tarafına da sağlanması istemiyle 16/01/2015 tarihli dilekçeyle yapılan başvurunun, davalı idarenin 19/01/2015 tarihli işlemiyle reddi üzerine, 23/01/2015 tarihinde bakılan davanın açıldığı dikkate alındığında; Mahkemece, idareye başvuru tarihinden geriye doğru 60 günlük süre içindeki ilk uygulama tarihinin belirlenerek, söz konusu tarihten itibaren, davacının yoksun kaldığı parasal hakların, başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine; istemin, belirlenecek tarihten öncesine isabet eden kısmı yönünden ise, davanın süreaşımı yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, İdare Mahkemesince, davacının işe başladığı 04/01/2013 tarihinden itibaren eksik ödenen mali ve sosyal haklarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalı idarenin temyiz isteminin kısmen reddi ile ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararının dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının ONANMASINA;
    2. Davalı idarenin temyiz isteminin kısmen kabulü ile Mahkeme kararının, davacının işe başladığı 04/01/2013 tarihinden itibaren eksik ödenen mali ve sosyal haklarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine ilişkin kısmının BOZULMASINA;
    3. Dosyanın bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemeye gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi