23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/8813 Karar No: 2017/893 Karar Tarihi: 22.03.2017
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8813 Esas 2017/893 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/8813 E. , 2017/893 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya 27.04.2005 tarihli sözleşme uyarınca sattığı 500 kg altın bedeli olan 14.213.300,79 USD alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın kaldırılmasını, davalının verilecek depo emrine uymaması halinde İcra ve İflas Kanunu"nun 154 ve izleyen maddeleri uyarınca iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşme uyarınca uyuşmazlıkların İngiltere Mahkemelerinde ve İngiliz Kanunlarına göre çözümleneceğinin kararlaştırıldığını, bu nedenle görev ve yetki itirazları olduğunu, garantörlüğün de geçersiz olduğunu ileri sürerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki 27.04.2005 tarihli sözleşmenin 14/e maddesinde taraflarca alacak borç miktarının belirlenmesi bakımından İngiliz Hukuk ve Mahkemelerinin yetkili kılındığı, buna göre yabancı mahkeme ile MÖHUK"nın 47. maddesi uyarınca alacağın net olarak belirlenmesi ve kesinleşmesinden sonra iflas yollarından birisiyle alacağının tahsili yoluna gidilmesi gerektiği, davacının öncelikle anılan yargı yerlerinde alacağının varlığını ispatlayacak bir karar alması, bununla Türkiye"de borçlu aleyhine iflas yolu ile takip yapması ve iflas davası açması gerekirken, taraflar arası hukuk ve yetkili yargı yeri seçimini ortadan kaldıracak ve özellikle alacağın başka bir yer hukukuna tabi kılınması sonucu doğuracak şekilde doğrudan iflas takibi yapması ve bunu dayanak göstererek iflas davası açmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.