Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20198
Karar No: 2019/18563
Karar Tarihi: 09.10.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/20198 Esas 2019/18563 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/20198 E.  ,  2019/18563 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 18.07.2009-05.07.2013 tarihleri arasında, petrol tankeri şoförü olarak çalıştığını, 04.07.2013 tarihli sefer sırasında rahatsızlandığını, hastaneye gittiğini, 05.07.2013 tarihi için istarahat raporu verildiğini, ancak raporlu olduğunu ve işe gelmeyeceğini işverene beyan etmesi üzerine iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, yasal haklarının ödenmesini talep ettiğini, ancak karşılık verilmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının mzaretsiz işe gelmediğini, rahatsızlığını ve raporlu olduğunu müvekkili şirkete bildirmedğini, davacının raporlu olduğu günlerde başka şirkette çalışmasının olduğunun öğrenildiğini, bu sebeplerle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesi “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesi usule aykırıdır.
    Davacı, dava dilekçesinde ücrete ilişkin açıklamasında sefer primi ödendiğine ve miktarına ilişkin herhangi bir beyanda bulunmamasına rağmen; mahkeme hükme esas alınan bilrikişi raporunda, kıdem ve ihbar tazminatına esas alınan giydirilmiş ücretin hesabında 1.085,83 TL sefer priminin de dahil edilerek hesaplama yapılması anılan Kanun maddesi uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olmakla, talepten fazlasına karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Taraflar arasında iş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 25. maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
    Somut olayda, davacı davalı nezdinde petrol tankeri şoförü olarak çalışmakta iken, aynı şirkette çalışan ...isimli şahısla birlikte 03.07.2013 tarihinde Kırıkkale’den Sivas’a DSİ’ye motorin götürmek için yola çıktığını, bel fıtığı hastası olduğundan dolayı, yolda giderken hastalığının nüksettiğini ve beli tutulduğunu, bu duruma rağmen yine de Sivas’a gittiğini, 04.07.2013 tarihinde saat 18:00 sularında Kırıkkale’ye dönüş yaptığını, davalının tankerini her zaman çektiği yer olan evinin yakınında bulunan ...Petrole çektiğini, eve gittiğini, yanında bulunan ...isimli şahsın hastalandığını baş şoför olan ...’e bildirdiğini, ertesi gün 05.07.2013 tarihinde Kırıkkale Üniversitesi ... ... Araştırma Hastanesi gittiğini, kendisine istirahat raporu verildiğini, aynı gün baş şoförün kendisini arayarak Ankara’ya mal gideceğini söylediğini, hasta olduğunu ve rapor aldığını ve işe gelemeyeceğini belirtmesi üzerine, davalı şirket yetkilisinin arayarak, “ne çok oran buran ağrıyor” ve “artık işe gelme diyerek” iş sözleşmesinin feshedildiğini, daha sonra da, davalı tarafından ...56. Noterliğinin 15.07.2013 tarih ve 15635 yevmiye numaralı İhtarname gönderilerek, iş sözleşmesinin feshedildiğinin yazılı olarak bildirildiğini ileri sürmüştür. Davalı ise cevap dilekçesinde, davacının 05.07.2013 tarihli raporundan haberdar olmadığını, şirkete davacı tarafından keşide edilen ihtarname tebliği ile durumdan haberdar olunduğunu, araştırma yapıldığını, davacının 05.07.2013-12.07.2013 tarihleri arasında raporlu olduğunun, ancak davacının raporlu olduğu dönemde başka işyerinde çalıştığının öğrendildiğini bunun üzerine iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı işverenin davacının iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona erdiğini delilleriyle kanıtlayamadığı gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiş ise de bu kabul hatalıdır. Nitekim, davacının 05.07.2013-11.07.2013 tarihleri arasında raporlu olduğu hususunda ihtilaf bulunmamakta ise de, davacı dava dilekçesinde, yanında bulunan ...isimli şahsın hastalandığını baş şoför olan ...’e bildirdiğini beyan etmiş ise de, davacı tarafından davalıya keşide edilen ...18. Noterliği ihtarnamesinde davacının kendisinin ...’e telefon ederek rahatsızlandığını bildirdiğini beyan ettiği, böylece işvereni rahatsızlığından ve devamsızlığından haberdar ettiği hususunu ispatta çelişkiye düştüğü, davacı tanıklarının davacıdan daha önceden işyerinden ayrıldıklarını beyanla görgüye dayalı bilgi sahibi olmadıkları; davalı işverenin şirket çalışanı ... veya başka şirket çalışanının davacının rahatsızlığı ile ilgili öncesinden haberdar edilmediğini, devamsızlığı üzerine araştırma sonucu öğrendildiğini savunduğu ve bu iddiasının davalı tanığı ... beyanı ile doğrulandığı, davalı tarafından davacıya keşide edilen ihtarname tarihlerinin daha önce olduğu, davalı tarafından davacının iş sözleşmesinin davacının rahatsızlığı sebebiyle almış olduğu raporu ibraz etmeksizin ve izin almaksızın devamsızlık yaptığı; ayrıca raporlu bulunan sürede başka bir şirkette çalaışmaya başladığının anlaşılması nedeni ile 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25. maddesinin (II) numaralı bendinin (e ) alt bendi uyarınca feshedildiğinin bildirildiği; öte yandan, dosya içerisinde yer alan 25.02.2014 tarihli ve 297 sayılı ...’a ait yazı cevabından, davacının raporlu olduğu 10.07.2013 ve 11.07.2013 tarihlerinde dava dışı ...Oil Akaryakıt A.Ş. isimli şirkete ait ... ve ... plakalı araçlarla ...’a giriş çıkış yaptığı hususunun sabit olduğu, yani davacının raporlu olduğu dönemde başka şirket adına çalıştığının anlaşıldığı, davacının bu davranışınınn da doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış niteliğinde olduğu; bu sebeple davalı işverenin feshinin haklı nedene dayandığı anlaşılmakla, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





















    H.Y.D.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi